Bu ÖZETİ| sözleşme her çocuğun doğuştan eğitim, sağlık, yaşama, barınma; fiziksel, psikolojik veya cinsel sömürüye karşı korunma hakkına sahip olduğunu beyan eder. Dünya üzerinde yaşayan 2,5 milyar çocuğun bu haklarını koruyabilmek için önlemler almalı, üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmeliyiz.
Bu konu bağlamında her ne kadar, Cenevre Çocuk Hakları Bildirgesi ve İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’ne eklenen maddeler olsa da günümüzde bu maddelerin çiğnendiğini açıkça görüyoruz. Zira bahsi geçen bildirgelere göre: “Çocukların doğal gelişimine engel olunmayacak. Çocuklar, acıktığında beslenecek, hastalandığında tedavi edilecek. Fikren geri kalmış olanlar eğitilecek, terk edilmiş olanlar koruma altına alınacak. Felaket anlarında önce çocuğa yardım edilecek. Her türlü istismara karşı korunacak ve hayatını kazanacak hale getirilecek.” Oysa bu gün başta Gazze olmak üzere birçok mazlum coğrafyada, değil bu hakların yerine getirilmesi, çocuklara yaşama hakkı bile verilmiyor.
Bu gün; Filistin’de, Lübnan’da, Yemen’de, Doğu Türkistan’da, Suriye’de, Ukrayna’da, Keşmir’de, Arakan’da ve birçok Afrika, Asya, Güney Amerika ülkelerinde çocuklar temel haklarından mahrum durumda. O çocukların, refah içindeki bir Avrupalı çocuktan farkı ne? Çocuk hakları, hangi çocuklar için?
Dünyada 450 milyon çocuk savaş, afet veya insani kriz bölgelerinde hayata tutunmaya çalışıyor. Haklarından yararlanamayan çocuklar ne yazık ki sadece bu bölgelerle de sınırlı değil. Dünya üzerinde yetim, öksüz veya sosyal yetim olarak nitelendirilen çocuk sayısı 1 milyarı aşmış durumda. Aralarındaki en yüksek nüfus ise sosyal yetimlere ait… Yani anne babası hayatta olduğu halde ilgiye, sevgiye ve şefkate muhtaç olan çocuklar.
Dünyanın her yerinde, milyonlarca; anne babası boşanan, aile içi şiddet gören, ihmale veya istismara uğrayan, anne veya babası mahkûm olan, göç etmek zorunda kalan, savaş veya afet mağduru sosyal yetim çocuklar var. İç veya dış sebeplerle anne babasından yeterli ilgiyi ve sevgiyi göremeyen çocuklar…
Biz Yetim Vakfı olarak, bu konuya dikkat çekmek ve bu çocukların fark edilmesini sağlamak amacıyla bir sempozyum düzenliyoruz. Varlık içinde yokluğu, kalabalık içinde yalnızlığı yaşayan sosyal yetim yavrularımız için “Ben Buradayım” diyoruz. Sosyal yetim çocuklarımızın sesini duymak, duyurmak isteyenleri; 23 Kasım 2024 tarihinde, Boğaziçi Üniversitesi Albert Long Hall’da gerçekleşecek olan ve alanında uzman akademisyenlerin katılacağı Sosyal Yetimlik Sempozyumu’na davet ediyoruz.
Unutmayalım ki; iyi bir eğitimi, sağlıklı bir yaşamı, güvenli bir sosyal çevreyi, şefkatle kucaklanmayı, sevgiyle büyümeyi her çocuk hak ediyor. İnsanlığımızın geleceği, yarınların umudu olan çocuklarımıza hak ettikleri hayatı sunabilmek temennisiyle…
Dünya Çocuk Hakları Günü kutlu olsun.
Editor : Şerif SENCER