Özdağ, Çanakkale'de bir kahvaltı ve yemek salonunda düzenlediği basın toplantısında, yerel seçimlerle ilgili çalışmalara devam ettiklerini söyledi.
Yerel yönetimlerden sorumlu genel başkan yardımcısı ve kadrosunun şu ana kadar 45'in üzerinde ili gezdiğini belirten Özdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Zafer Partisi tek başına Türkiye'nin her yerinde seçimlere girmek üzere hazırlıklarını yapıyor. Zafer Partisinin belediye başkanlarını seçen ilçeler ve iller, işgalci teröründen kurtulacaklar. Çünkü Zafer Partisine oy verdiğiniz takdirde yaşadığınız ilçede veya ilin belediyesinden, sığınmacılara ve kaçaklara ekonomik destek verilmeyecek. Biz bu parayı Türk halkı için harcayacağız. Zafer Partisini belediye başkanlığına getirirseniz, ilinizde veya ilçenizde sığınmacıların açtığı dükkanlara müsaade etmeyeceğiz. Yeni dükkan açılmayacak, ruhsatsız açılanların tamamı kapatılacak, ruhsatlı açılanlar da yoğun bir denetim altına alınacak."
Belediye memurlarını, zabıtayı güvenlik istihbaratı konusunda görevlendireceklerini anlatan Özdağ, uyuşturucuyla mücadele kapsamında bütün belediyelerin spor okulu açacağını ve her tesisin başına belediyede istihdam edilecek atanamayan öğretmenlerden görevlendirme yapacaklarını kaydetti.
Özdağ, Cumhurbaşkanı Seçimi'nin ikinci turu öncesinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile imzaladıkları protokole ilişkin soruya, şu yanıtı verdi:
"28 Mayıs'ta seçimleri kazansaydı Kemal Bey, Zafer Partisi 3 bakanlık alacak mıydı? Alacaktı. İçişleri Bakanlığı bunlardan bir tanesi miydi? Evet. Konuşmaya gerek yok, durum ortada açık. Kemal Bey de zaten 'Ben böyle bir protokol imzalamadım' demiyor, 'İmzaladım' diyor. İkimizin arasında 28'ine kadar kalması kaydı vardı. Biz de 28'ine kadar, bunun yanlış olduğunu bilmemize rağmen Kemal Bey'e bir tane ekstra oy getirmeyen ama birçok oy kaybetmesine neden olan ortaklarının baskısından dolayı açıklamadık."