Yılbaşı kutlaması, hangi kültüre ait olduğu fark etmeksizin tüm dünyaya yayılan bir gelenek hâline geldi. Her senenin sonunda, yeni yılın gelişini mutlulukla karşılıyoruz; geçmiş yılda yaşanan olumsuzlukları arkada bırakmayı planlanıyoruz ve önümüzdeki yıl için hedefler koyuyoruz.
Tabii bunları kuru kuruya da yapmıyoruz. Dostlarımızla veya ailemizle bir araya geliyoruz ve kimi zaman mandalina-tombala ikilisiyle kimi zaman birazcık daha eğlencenin dozunu artıran içeceklerle “partiliyoruz”.
Ancak evde yapılan kutlamaların bir vazgeçilmezi daha var: yılbaşı ağacı. Bazıları yeni yılın gelişinin heyecanıyla henüz aralık ayının başındayken bile yılbaşı ağacını çıkarıp süslemiş oluyor. Sahiden, bu yılbaşı ağacı süsleme ritüeli nereden geliyor?
Yılbaşı ağacı süslemenin Türk geleneği olduğuna dair bir iddia ortaya atılmıştı.
Şu anda 109 yaşında olan Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ, çam ağacı süslemenin Türk geleneği olduğunu söylemişti. Buna karşılık tarihçi Emre Gürbüz ise ağaç süslemenin Baltık Denizi etrafında ve Almanya’da görüldüğünü söyledi.
Ayrıca eskiden Türkler arasında ağaç süsleme geleneği olabileceğini ancak bu geleneğin tüm dünyaya yayıldığı için Türkler arasında da uygulanmış olabileceğini eklemişti Gürbüz.
Peki Noel ağaçları tam olarak hangi dinin geleneğinden geliyor?
Noel ağaçları aslında Pagan geleneklerine uzanıyor. Rivayete göre 732 yılında Almanya’da İngiliz misyoner St. Boniface, tanrıya adanmış bir meşe ağacı kurban eden paganlarla karşılaştı. Boniface, ağaca balta sapladı ve ağaç kesilmedi. Böylece yaprak dökmeyen ağaçları ve çelenkleri, ölümsüz yaşamın simgesi olarak gördüler.
Bu gelenek, Avrupalı Paganlar arasında ağaca değer verme veya kutsal sayma ile birleşti ve Hristiyanlığın benimsenmesinden sonra İskandinavyalıların şeytanı korkutup kaçırma amacıyla yaptığı bir ritüele dönüştü.
Günümüzde de Noel ağacının Almanya’nın batısından geldiği düşünülüyor.
24 Aralık tarihinde, yani Adem ve Havva yortusunda (Adem ile Havva’nın dinî bayramı) Almanlar, evlerine bir cennet ağacı dikip üzerine kutsanmış ekmeği simgeleyen ekmek parçaları asarlardı. Daha sonra ise çörekler ve İsa’yı simgeleyen mumlar eklemeye başladılar.
Ayrıca ağacın olduğu odada Noel piramidi de bulunurdu ve 16. yüzyılda Noel piramidi ile ağaç birleşerek Noel ağacını ortaya çıkardı. Yani aslında en başında ağaçlar, Noel amacıyla süslenmiyordu.
19. yüzyılda da yaygınlaşmaya devam etti.
Göçmen Almanların 17. yüzyılda Kuzey Amerika’ya götürdükleri Noel ağacı, 19. yüzyılda moda oldu. Ağaçlara kurdeleler, mumlar, şekerlemeler ve kekler koyuyorlardı.
Daha sonra Avusturya, İsviçre, Polonya, Hollanda, Japonya ve Çin olmak üzere 20. yüzyıla kadar Noel ağaçları ve süsleri popüler oldu ve günümüze kadar ulaştı.
Kısacası ağaç süsleme geleneği, tek bir milletten gelmiyor.
Pagan ve Germen kültüründe zaten var olan ağaç süsleme, Hristiyanlık öncesi bir gelenekken Hristiyanlık içinde de yeniden kabul edilmiş oldu.
Bizde yılbaşı kutlamak “Hristiyan âdeti” olarak görülse de aslında çok daha öncesinde farklı kültürlerde ve farklı amaçlarda kullanıldığını görebiliyoruz. En çok da “kışın bitip baharın gelmesi, doğanın yeniden canlanması” amacıyla bir nevi “bahar şenliği” olarak yapılıyordu.
Kaynaklar: Country Living, Emre Gürbüz, BritannicaYılbaşı temalı diğer içeriklerimiz de ilginizi çekebilir: