Türkiye’nin çeşitli üniversitelerinde eğitim alan 9 veteriner fakültesi öğrencisi, Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesinin Eğitim, Araştırma ve Uygulama Çiftliğinde bir gece yatılı kaldığı 2 günlük uygulamalı eğitim aldı.
Çiftlik yaşamını yakından tanıyan öğrenciler; kanatlı hayvancılık, koyunculuk, besicilik gibi üniteler hakkında bilgi sahibi oldu. Buradaki hayvanların sağlığı noktasında olumsuz durumlarda nasıl müdahale edilmesi gerektiğini de öğrenen öğrenciler; atlar ve inekler ile iç içe 2 gün geçirdi.
Kırıkkale Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğrencisi Mina Nur Güler, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, aldıkları eğitimden dolayı çok mutlu olduğunu belirterek, “Bu eğitimde bize çok fazla şey kattılar. At ünitesi, besicilik, inek sağdık ve testler yaptık. Tavukçuluk ve arıcılık gibi eğitimin yanı sıra tavşanlarla da ilgilendik. Aksaray’dan, Van’dan Siirt’ten ve Kırıkkale Üniversitesinden birçok arkadaşımızla Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi sayesinde bu imkanlardan yararlandı. Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesine bu imkanları sağladığı için teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.Eğitim boyunca öğrendiklerini de aktaran Güler, “At nalı temizleme, tımarlama, muayene önemli. Gözlerine ilk önce bakarız. Kulakların içerisinde mantar oluşma ihtimali çok fazladır. Bunlara önem veririz. Bunları takiben bizim dosyalarımız vardır. İlk önce dosyaları inceleriz. Buna göre de muayenelerimizi yaparız” diye konuştu.
Mustafa Kemal Üniversitesi Veteriner Fakültesi 5’inci sınıf öğrencisi Meliha Nur Salgara ise açıklamasında, söz konusu çiftlikte eğitim almaktan dolayı mutlu olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
“Bu sene zorunlu stajımızı yaparken hocalarımız sayesinde böyle bir çiftliğe geldik. Kanatlı hayvan ve büyükbaş ile küçükbaş ünitelerinde çok fazla deneyim kazanma şansımız oldu. Muayene yöntemleri ve bir hayvana nasıl yaklaşacağımız konusunda tecrübe edindik. Bizim mesleğimiz sahada öğrenilen bir şey. O yüzden ne kadar çok uygulama yaparsak bizim için tecrübe oluyor.”
Mesleğini çok sevdiğini söyleyen Salgara, “Sağlıklı bir hayvan nasıl olmalı bunu öğrendik. Çünkü sağlıklı bir hayvanı bilmeden hasta bir hayvanın teşhisini yapamayız. Muayeneleri, hangi durumda ateşi olacağını ve dehidrasyonları öğrendik. Buza besledik. Benim en sevdiğim kısım da buydu” dedi.
Eğitim Araştırma ve Uygulama Çiftliği Sorumlu Veteriner Hekimi Hilmi Başer ise açıklamasında, “Türkiye’nin çeşitli üniversitelerinden 9 tane arkadaşımız ile bu programda 2 günlük yoğun bir eğitimimiz oldu. Bu programa dahilinde suni tohumlama, hayvan besleme, sürü yönetimi ve dijital istasyon, meme sağlığı, ayak hastalıkları, tavukçuluk ünitesi, at ünitesi, koyunculuk ünitesi gibi genel olarak çiftliğimizin işleyişi ile ilgili yoğun bir program oldu” diye konuştu.
Başer, “Bir gece yatılı kaldığımız için bu anlattığım eğitim programını aslında çok uzun sürelerde olması gereken eğitimi kısa sürede etkili bir şekilde gösterdik. Bu tür programların artması ve devam etmesi bizim isteğimiz. Çiftliğimiz süt sığırcılık ünitesi 50 baş sağmal kapasite de düzenli ve kurulu bir sistem olarak öğrencilerimize çok katkı verdiğini düşünüyorum” ifadelerine yer verdi.