Uzaktan eğitim kararına tepkiler sürerken Cumhuriyet’in ulaştığı bilgiye göre bazı vakıf üniversiteleri hibrit modele geçecek. İsteyen öğrenciler derslere katılabilecek isteyenler ise çevrimiçi olarak takip edecek. Tablodaki belirsizlikleri eğitimcilerle konuştuk.
Cumhuriyet’e konuşan Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay, üniversitelerin kendilerince çözüm üretmeye çalıştığını söyledi.
Özbay, “Eğitim ayrıcalık değil, temel haktır. Sosyal devletin temel görevi de tüm yurttaşlarına bu eğitimini eşit ve nitelikli şekilde ulaştırmaktır” dedi. Özbay, “Eğitimde feda edilecek fert yoktur diyen bir Başöğretmenin kurduğu ülkede koskoca bir nesil adeta feda ediliyor. Parası olan ayrıcalıklı olarak bir şekilde eğitime ulaşıyor. Parası olmayan hakettiği eğitimi bile alamıyor. Bu felaketten kurtulabilmenin en doğru yolu eğitime verilecek destek eğitimciliği ortadan kaldıracak iradedir. Ülke olarak enkazın altında kaldığımız bu süreçten akılla bilimle eğitimle çıkabiliriz” diye konuştu.
"EĞİTİM BAŞLAMALI"
Eğitim Sen Genel Sekreteri İkram Atabay, belirsizliğin öğrencileri olumsuz etkilediğini söyledi. Atabay, “Üniversite gençliği aktif şekilde dayanışma yürütecek bir kesim. Gençler eğitimle birlikte bu dayanışmadan da mahrum bırakılıyor. Deprem mağduru öğrenciler için de kısa sürede akılcı çözümler üretilmelidir” dedi.
"SORUNLARI BÜYÜTÜR"
Kültür Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Bahar Akıngüç Günver ise şu ifadeleri kaydetti: “Pandemi nedeniyle eğitiminin yaklaşık iki yılını uzaktan yaşayan ve deprem nedeniyle zaten üzgün olan gençlerimiz bu karardan çok etkilendi. Üniversite, hepimiz gibi depremden derin üzüntü duyan gençlerin psikososyal gelişimleri için de çok önemli. Uzaktan öğretime dönmek gençlerin sorunlarını gelecek kuşaklara aktarmak olur.
EĞİTİM SEN’DEN DAVA
Eğitim Sen, YÖK tarafından alınan üniversitelerde uzaktan eğitime geçilmesi kararının yürütmesinin durdurulması talebiyle dava açtı. Eğitim Sen açıklamasında, “Sosyal bir hukuk devletinde, kamu idaresinin, bir doğal afetin sonuçlarını azaltmak için temel hak ve özgürlükler arasında tanımlanmış ve ancak kanunla sınırlanabilecek eğitim hakkını sınırlandırması veya sekteye uğratması kabul edilemez bir durumdur“ denildi