Hastaneden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Özdemir, uyku düzensizliğinin biyolojik saati bozarak sağlık üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceğini belirtti.
Uyku düzensizliğinin vücutta hormonal dengesizliklere yol açtığını ve bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olabildiğine değinen Özdemir, ayrıca, şeker ve yağ metabolizmasındaki bozulmaların, insülin direnci, artan stres hormonu salınımı ve yüksek kan basıncı gibi problemler, damar sertliğine (ateroskleroz) yol açarak kalp damar hastalıklarını tetikleyebileceğinin altını çizdi.
Uyku ve kalp damar hastalıkları arasındaki ilişkiye dair yapılan bilimsel bir çalışmayı aktaran Özdemir, "Uyku düzenindeki bozukluklar, kalp krizi, felç ve kalp yetmezliği gibi riskleri artırmaktadır. 72 bin 269 kişiyle İngiltere'de yapılan bir araştırmada, uyku düzeni bozuk olan bireylerde, kalp damar hastalıkları riski tüm diğer nedenlerden bağımsız olarak anlamlı derecede yüksek bulunmuştur. Hatta yeterli uyku süresine sahip bireylerde bile uyku düzensizliği varsa, kalp krizi ve felç riski artmaktadır." açıklamasında bulundu.
Uyku düzeni bozukluğu olan kişilerin bağışıklık sistemlerinin zayıfladığını, sık sık hastalandıklarını ve kilo almaya yatkın olduklarını aktaran Özdemir, uyku-apne sendromu gibi uykuda nefesin durması gibi hastalıkların da, kişilerde sürekli yorgunluk hissi yaratabileceğini kaydetti.
Özdemir, uyku düzenindeki bozuklukların yaşa göre kalp krizi riskini artırma oranında farklılık gösterebileceğini ancak uyku düzensizliği olan her yaştan bireyde kalp damar hastalıkları riskinin arttığını vurguladı.
Uyku düzensizliği ile birlikte hipertansiyon, kolesterol yüksekliği ve diyabet gibi hastalıkların da kalp damar hastalıkları riskini artırdığına dikkati çeken Özdemir, "Erkeklerde 45 yaş, kadınlarda ise 55 yaş üstü olmak, kalp damar hastalığı için önemli bir risk faktörüdür. Ancak bayanlarda erken menopoz gibi durumlar, bu yaşı erkene çekebilir." değerlendirmesini yaptı.
Özdemir, sağlıklı bir uyku düzeni oluşturmanın kalp ve damar sağlığı açısından büyük önem taşıdığını vurguladı.
Uyku düzenini düzeltmek için her gün aynı saatte yatıp kalkmanın önemli olduğunu belirten Dr. Özdemir, yatakta yalnızca uyumak gerektiğini, televizyon izlemek, kitap okumak veya telefonda konuşmanın uyku kalitesini olumsuz etkilediğini ifade etti.
Yatmadan önce ılık bir duş almanın uykunun hızla gelmesine yardımcı olabileceğini belirten Özdemir, akşam sekizden sonra kafein içeren içeceklerden ve yemeklerden kaçınılması önerisinde bulundu.
Rahat kıyafetlerle yatmanın uyku kalitesini artıracağını vurgulayan uzman, gün içinde şekerleme yapmaktan kaçınılmasını, odanın karanlık olmasına dikkat edilmesini, düzenli egzersiz yapılmasını ve akşamları fazla sıvı tüketilmemesini tavsiye eden Özdemir, şekerli yiyecekler ve rafine karbonhidratların gece uykusunu bozabileceği bilgisini verdi.