Kahramanmaraş merkezli depremlerin en çok etkilediği 11 ilden biri olan Hatay'da bulunan Kalp Damar Cerrahları Dr. Mehmet Öz ile Prof. Dr. Halit Yerebakan değerlendirmelerde bulundu.
Dr. Öz, Hatay'da depremde yıkılan binaların bulunduğu sokakta yürürken bunların "kabus" olduğunu umduğunu söyledi. Öz, "Şahit olduğum bu kabusta binaların içine baktığınızda, bu aileler evlerinden çıkamamış" diye konuştu.
İnsanların, yıllarca yaşadıkları binaların altına gömülü bedenlerinin olduğunu ifade eden Öz, Türk insanının dayanışmasının halihazırda bir "güvence" oluşturduğunu, bunun iyi bir haber olduğunu belirtti. Öz, "Bu kabusta bile her yerde umut görüyorum" ifadesini kullandı.
Hatay'da dün hastanede ziyaret ettikleri depremzede Samir Muhammed Accar'ın, depremin 296. saatinde enkazdan çıkarılmasını anımsatan Öz, bu kişinin hayatta kalacağına inandığını vurguladı. Öz, "Zarar görenlerin çoğu, sağlık görevlileri. Bu insanlar topluma ilk yardımı sağlayanlar ve şimdi yoklar. Bu durum insanların, normal şartlarda beklenenin ötesinde işler yapmaları ihtiyacına yol açtı" değerlendirmesinde bulundu.
ACCAR'IN KURTARILMASI 'OLAĞANÜSTÜ BİR MUCİZE'
Prof. Dr. Halit Yerebakan da yıkılan binaların bulunduğu sokaklarda yürürken felaketin ilk 24 saatinde neler yaşanmış olabileceğini tahayyül etmeye çalıştığını belirtti.
Yerebakan, depremin 296. saatinde Accar'ın enkazdan çıkarılmasını "olağanüstü bir mucize" olarak niteledi. Accar'ın anlattıklarından alınacak büyük dersler olduğunu vurgulayan Yerebakan, bunlardan, gelecek nesillere aktarılacak birçok tavsiye olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Yerebakan, arama kurtarma çalışmalarının ardından mümkün olan en kısa sürede düzen kurulması ve yaşam koşullarının sürdürülebilir olması gerektiğini belirtti.
Dr. Öz ile Prof. Dr. Yerebakan, dün Hatay'da bulunan Mustafa Kemal Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesinde tedavi gören depremzedeleri ziyaret etmişti.
Öz ve Yerebakan, depremin 13. gününde enkazdan çıkarılan Samir Muhammed Accar ile yakından ilgilenmişti.