Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, CNN Türk canlı yayınında gündemi değerlendirdi: Hava kazalarından sosyal medya düzenlemelerine, dijital telif yasasından Türkiye'nin ulaşım projelerine kadar pek çok konuda önemli açıklamalarda bulundu.
TÜRKİYE 5G’YE NE ZAMAN GEÇECEK?
Türkiye’nin 5G teknolojisine geçiş süreci hakkında bilgi veren Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 2025 yılının ikinci yarısını hedeflediklerini açıkladı:
"Hem yerli teknolojiyi geliştirmek hem de yurt dışından alınacak ekipmanları daha avantajlı fiyatlarla temin etmek için bu zamanlamayı daha doğru buluyoruz."
Şu an Türkiye genelinde 34 farklı noktada 5G testlerinin sürdüğünü belirten Bakan,şu ifadeleri kullandı:
Bu testlerin 33’ü sanayi tesislerinde gerçekleştiriliyor. Ancak İstanbul Havalimanı’nda 5G’yi aktif olarak deneyimleme imkanı da bulunuyor. Eğer telefonunuz uyumluysa, İstanbul Havalimanı’nda 5G hızını test edebilirsiniz.
UZAY VE HABERLEŞME TEKNOLOJİLERİ: TÜRKİYE'NİN UYDU SERÜVENİ
Türkiye’nin uzaydaki haberleşme gücüne de değinen Bakan Uraloğlu, şu anda beş aktif haberleşme uydusunun bulunduğunu hatırlattı:
1994 yılında başlayan uzay çalışmalarımız, haberleşme ve gözlem uyduları alanında önemli bir seviyeye ulaştı. Türksat 3A ihalesi sürecinde, mühendislerimizin ve teknisyenlerimizin eğitim almasını şart koşmuştuk. Bu vizyon doğrultusunda, 2013 yılında tamamen yerli ve milli bir uydu üretme kararı aldık.
2018’de üretim süreci başlatılan ve %81 yerlilik oranıyla geliştirilen bu uydu sayesinde, Türkiye'nin sivil ve askeri haberleşmede bağımsız ve güvenilir bir altyapıya kavuştuğunu vurgulayan Bakan, “Yaklaşık 300 milyon dolarlık bir yatırım yaptık ancak en değerlisi, bunu artık kendi mühendislerimizin başarabiliyor olmasıdır.” dedi.
KARAYOLU PROJELERİ: DENİZLİ’DEN ANTALYA’YA KESİNTİSİZ ULAŞIM
Türkiye’nin kara yolu altyapısındaki gelişmeleri de değerlendiren Uraloğlu, İzmir-Aydın otoyolunun Denizli’ye kadar uzatıldığını belirtti:
163 kilometrelik bu projeyle hem liman bağlantısını güçlendirdik hem de Denizli'yi Antalya ile bütünleşmiş bir turizm destinasyonu haline getirmeyi amaçlıyoruz.
Projenin devamında Burdur, Afyonkarahisar ve Isparta üzerinden uzanan entegre bir otoyol ağı oluşturulacağını vurgulayan Bakan, "Bu sayede, ülkemize gelen turistlerin daha uzun süre kalmalarını sağlayacak bir ulaşım kolaylığı sunacağız." ifadelerini kullandı.
HIZLI TREN AĞI: ANKARA-İSTANBUL’A YENİ HAT
Türkiye’nin hızlı tren altyapısına yönelik eleştirilere değinen Uraloğlu, şunları söyledi:
Muhalefet, Çorum milletvekili aracılığıyla projelerin neden geciktiğini eleştirse de biz, ülkemiz için en gerekli projeleri hayata geçirme konusunda kararlıyız. Eleştirileri dikkate alıyoruz, ancak önceliğimiz, Türkiye’nin ulaşım ihtiyacını en iyi şekilde karşılamak.
Ankara-İstanbul arasında halihazırda bir hızlı tren hattının bulunduğunu ancak bu hattın kapasitesinin zamanla dolacağını belirten Bakan, "Ankara ile İstanbul arasında hem yeni bir demiryolu hem de ek bir otoyol projesi için çalışmalara başladık. Bunlar uzun vadeli projeler, ancak hayata geçtiğinde Türkiye’nin ulaşım ağına büyük katkı sağlayacak.” ifadelerini kullandı.
Ayrıca, İstanbul ve Ankara arasında Bolu Dağı tünelli geçişi gibi alternatif yolların bulunduğunu ancak kapasitenin artırılması gerektiğini vurgulayan Uraloğlu, "Yeni otoyol projemizin çalışmaları başladı. Önümüzdeki dönemde daha kapsamlı detayları paylaşacağız." dedi.
TOPLU TAŞIMADA TEK KART DÖNEMİ: TÜRKİYE KART
Bakan Uraloğlu, toplu taşıma sistemlerinde farklı şehirlerde farklı ödeme kartlarının kullanılmasının yarattığı zorluklara da değinerek, Türkiye Kart uygulamasıyla bu sorunu çözeceklerini belirtti:
Şu an İstanbul ve Ankara gibi şehirlerde farklı kart sistemleri var. Biz, bu sistemleri tek bir çatı altında toplayarak Türkiye genelinde kullanılabilecek ortak bir kart geliştirdik. PTT öncülüğünde hayata geçirilen Türkiye Kart projesi, şu an 18 belediye ile görüşme aşamasında. Bazı şehirlerde uygulanmaya başlandı bile.
Türkiye Kart’ın sadece toplu taşıma ile sınırlı kalmayacağını vurgulayan Bakan, "Bu kart, zamanla farklı ödeme sistemlerinde de kullanılabilir hale gelecek. Hayata geçtiğinde, hem ulaşımda hem de günlük ödemelerde büyük kolaylık sağlayacak." ifadelerini kullandı.
HAVACILIK GÜVENLİĞİ VE SON YAŞANAN KAZALAR
Son günlerde art arda yaşanan uçak kazalarına değinen Bakan Uraloğlu, özellikle Japonya’daki kazanın ardından küresel havacılık güvenliğine dair soru işaretlerinin arttığını belirtti:
Hava trafik kontrolü bir uçağa iniş izni verdiğinde, orada herhangi bir engelin olmaması gerekir. Ancak kule, pilota ‘Uçağı görüyor musun?’ diye sormak yerine, helikopteri hızla uzaklaştırması yönünde bir uyarı yapmalıydı. Ayrıca, hareket halindeki bir hava aracının olduğu noktaya uçuş izni verilmesi konusunun detaylı şekilde incelenmesi gerektiğini düşünüyorum.
Türkiye’nin havacılık altyapısına da değinen Uraloğlu, ülkemizin dünyanın en yoğun hava koridorlarından biri üzerinde bulunduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:
Şu ana kadar küresel çapta tartışmaya yol açan bir sorun yaşamadık. Ancak düzenli denetimlerle güvenlik standartlarını en üst seviyede tutmaya devam edeceğiz.
SOSYAL MEDYA DÜZENLEMESİ: 16 YAŞ ALTI KULLANIM ENGELİ GELİYOR MU?
Sosyal medyanın çocuklar üzerindeki etkilerine dikkat çeken Uraloğlu, 16 yaş altındaki bireylerin sosyal medya platformlarına erişiminin sınırlandırılması için 2025 yılı içinde yeni bir düzenleme üzerinde çalıştıklarını açıkladı:
Bu sadece çocukları değil, toplumu da ilgilendiren bir konu. Dünya genelinde 13 ve 16 yaş sınırı tartışılıyor. Biz, 16 yaş altı bireylerin sosyal medyaya erişimini tamamen kısıtlamak istiyoruz.Oyun platformlarını da kapsayacak bu düzenlemede ebeveyn onayıyla hesap açma seçeneğinin değerlendirilmeyeceğini belirten Bakan, şu ifadeleri kullandı:
Bazı ülkelerde çocuklar, anne baba onayıyla sosyal medya hesabı açabiliyor. Ancak biz, çocukların tamamen bu ortamdan uzak tutulması gerektiğini düşünüyoruz.
ROBLOX VE DISCORD YENİDEN AÇILABİLİR Mİ?
Türkiye'de temsilciliği bulunmayan oyun platformlarına karşı yaptırımların uygulandığını hatırlatan Uraloğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
Mahkeme kararlarıyla yaptırımlar uyguladıktan sonra bazı platformlar bizimle iletişime geçti. Eğer zararlı içerikler temizlenirse, faydalı içeriklere sahip platformların tekrar açılması değerlendirilebilir.Ayrıca, sosyal medya platformlarının sorumlulukları konusunda "Dünyada bu şirketlere çeşitli yaptırımlar uygulanıyor. Biz de önümüzdeki süreçte benzer adımları atacağız." ifadelerini kullandı.
GOOGLE’IN ARAMA SONUÇLARINDA ÖNE ÇIKMA KRİTERLERİ İNCELENİYOR
Google’ın arama sonuçlarında belirli içerikleri ön plana çıkarmasıyla ilgili Rekabet Kurulu’nun yürüttüğü sürece değinen Uraloğlu, "Bu durumun nedenini sorduk ancak tatmin edici bir yanıt alamadık. Bu nedenle cezai yaptırım süreci işletildi ve sürecin takipçisi olacağız." şeklinde konuştu.
DİJİTAL TELİF YASASI ÜZERİNDE ÇALIŞILIYOR
Dijital platformlardan gelir elde eden herkesin belli kurallara tabi olması gerektiğini belirten Bakan Uraloğlu, "RTÜK, bu alanda çeşitli düzenlemeler üzerinde çalışıyor. Eğer bir içerik üreticisi gelir elde ediyorsa, belirli kurallara uymak zorunda. Bu konu yakında netleşecek." dedi.
YAPAY ZEKAYA YENİ DÜZENLEMELER GELEBİLİR
Sosyal medya platformlarının yapay zekayı sorumlu bir şekilde kullanmaları gerektiğini vurgulayan Bakan, "Şu an için bu alanda doğrudan bir yaptırım ya da ceza mekanizması yok. Ancak yeni düzenlemelerle yapay zekanın denetlenmesi zorunlu hale gelecek. Kişisel veri güvenliği bizim için öncelikli. Yapay zeka, kullanıcının yaşını belirleyerek platformların sorumluluklarını artıracak." dedi.
SURİYE’DE ŞAM VE HALEP HAVALİMANLARINA DESTEK
Suriye'deki Şam ve Halep Havalimanlarında yapılan incelemeler hakkında da bilgi veren Bakan, "Bölgedeki eksiklikler tespit edildi ve ihtiyaç duyulan malzemeler gönderilecek. Hava yolu öncelikli olarak ele aldığımız bir konu." ifadelerini kullandı.
KALKINMA YOLU PROJESİ: TÜRKİYE'YE STRATEJİK AVANTAJ
Türkiye’nin lojistik gücünü artıracak Kalkınma Yolu Projesi hakkında da değerlendirmelerde bulunan Uraloğlu, "1200 kilometrelik demiryolu ve karayolundan oluşan bu hat, Süveyş Kanalı üzerinden yapılan 35 günlük deniz taşımacılığını 25 güne düşürecek. Bu, ticari açıdan büyük bir avantaj sağlayacak." dedi.