Vahşi yaşam film yapımcıları Dereck and Beverly Joubert, National Geographic ile birlikte Uluslararası Doğayı Koruma Birliği'nin (IUCN) "Tehdit Altındaki Türler Kırmızı Listesi"ne aldığı aslanların azalan popülasyonuna dikkati çekmek için 2013'te 10 Ağustos'u Dünya Aslan Günü ilan etti.
Sayıları gittikçe azalan aslanların koruma altına alınmasına yönelik dünya genelinde çalışmalar yapılırken, doğal ortamlarından kilometrelerce uzakta Tuzla'daki Aslan Park'ta doğan aslanlara uzun ve rahat bir yaşam sürmeleri için özenle bakılıyor.
Günün büyük kısmını uyuyarak geçiren, iki günde bir tavuk ve kırmızı etle beslenen aslanların, sorumlu veteriner hekim Yücel Yılmaz'ın başında olduğu ekip tarafından beslenmenin yanında temizlik ve tedavi gibi tüm ihtiyaçları karşılanıyor.
Yetişkin çağına geldiklerinde bir araya getirilen erkek ve dişi aslanlardan birbirleriyle anlaşanlar aynı kafese alınırken, gebe kalan dişi aslanlar ayrı bir kafese konulup güvenlik kameralarıyla izleniyor.
Yaklaşık 3 aylık gebelik sürecinin ardından dişi aslanlar, doğada olduğu gibi dış müdahale olmaksızın tek başına doğumunu yapıyor. Doğumun ardından anneler yavrularını büyütüyor, 5 aylık olunca babalarıyla tanıştırılıyor, olumsuz bir duruma rastlanmazsa aile birlikte yaşamaya başlıyor.
Anne aslan doğumdan sonra yavrusuyla ilgilenmediğinde ise iş bakıcılara düşüyor, emzirilmeyerek dışlanan yavrular hayatta kalmaları için anne aslanların yanından alınıyorlar.
- DIŞLANAN 2 YAVRUYA SAHİP ÇIKTI
Parkın sorumlu veteriner hekimi Yücel Yılmaz, vahşi doğada sıklıkla yaşanan bu dışlanmayla yüzleşen 2 yavruya kıyamadı.
Yılmaz, 3 yıl önce beyaz aslan ailesinden dünyaya tek yavru olarak gelen ve annesi tarafından dışlanan Angel'ı henüz bir karış boyundayken evine götürdü, çocuğu gibi biberonla besledi, bu süreçte bağışıklığı düşük olduğu için misafir dahi kabul etmedi.
Kilo alan ve bağışıklık sistemi güçlenen Angel, 45 günlük olunca yeniden parka getirildi. Haziranda 3. yaşını dolduran Angel, yetişkin hale geldi. Bir süre sonra eşiyle aynı kafese alınacak beyaz aslanın, yavrular dünyaya getirmesi umut ediliyor.
Parktaki Afrika aslanı olarak bilinen kahverengi aslan da 5 ay önce 4 yavru doğurdu, ancak kısa süre sonra yavrularından 3'ünü öldürdü.
Yılmaz, Karamel adı verilen bu yavruya da tıpkı Angel gibi sahip çıktı. Evinin kapılarını Karamel'e de açan Yılmaz, kendisi gibi veteriner olan eşi ve 2 çocuğuyla birlikte ailenin geçici yeni üyesinin hayatına dokundu. Karamel de özenli bakımın ardından, bir buçuk ayın sonunda parktaki yeni yuvasına yerleştirildi.
- PARKTAKİ 14 ASLANLA YAKINDAN İLGİLENİYOR
Yavru aslanlarla veterinerden çok bir baba gibi ilgilenen veteriner hekim Yücel Yılmaz, aslan bakımını, yavrularla iletişimi ve 10 Haziran Dünya Aslan Günü'nün önemini AA ekibine anlattı.
Yılmaz, 30 yıldır aslanların yaşam ortamlarını oluşturma, tedavi, yem programı ve bakımını yaptığını belirterek, parktaki 5'i beyaz 14 aslanın kurşun geçirmez cam kafeslerde güvenli bir ortamda tutulduğunu söyledi.
Aslanların doğumlarında yaşanan sıkıntılara değinen Yılmaz, Angel ile Karamel'e bakma sürecine ilişkin şunları anlattı:
"Angel'a da Karamel'e de evde baktık. Eşim de veteriner hekim, 2 çocuğum var. Bu konuda geçmişten de bir tecrübemiz vardı, o şekilde büyütebildik yavruları. Söylerken kolay geliyor tabii, hakikaten zor iş. Özellikle ilk 2-3 hafta saatte bir mamasını ver, gazını çıkar, tuvaletini yaptır, uyusun. Bir saat sonra uyandır, tekrar aynı işlemleri yap. Bir de anne emzirmediği için bağışıklık sistemleri düşüyor. İkisi de bir iki haftalıkken ağır bir enfeksiyon geçirdi. Bir şekilde tedavilerini yaptık, çok şükür büyüttük onları."
İlk 45 gün yavruları yurt dışından getirtilen özel mamalarla beslediklerini anlatan Yılmaz, 5 aylık Karamel'in parkta büyümeye devam edeceğini aktardı. Yılmaz, "Angel'ın eşi var yanında, 1-2 ay içinde onları birleştireceğiz. İnşallah onun da çocuklarını görmüş olacağız." dedi.
Dünya Aslan Günü'nün, aslanların azalışına dikkati çekmek için belirlendiğini vurgulayan Yılmaz, "Yüz yıl önce dünya yüzeyinde 100 bin civarında kahverengi aslan vardı, şu anda 15 bin civarında. Yani yüzde 80'den fazla bir azalış olmuş. Böyle devam ederse ilerde bu sayı da kalmayacak. Bizim yaptığımız da bu hayvanları korumak. Coşkun Bayraktar Doğa Derneğimiz var, bu dernek vasıtasıyla da doğadaki çalışmalara maddi manevi destek oluyoruz." diye konuştu.