Şehirlerin gün geçtikçe düşen hava kalitesi, insanlığın çok uzun zamandır mücadele ettiği konulardan bir tanesi. Sanayi devrimi sonrasında hava kalitesini korumanın önemini daha iyi anlayan insanlık, özellikle Barcelona’nın genişleme planının ardından bu ihtiyaca yönelik olarak yaşam alanları özel olarak tasarlamaya başladı.
Zaman içerisinde hava kalitesini korumaya ya da arttırmaya yönelik pek çok adım atılmış olsa da yine de her yerde ideal şartların oluştuğunu söylemek mümkün değil. Dünya Hava Kalite Endeksi projesi kapsamında yapılan ölçümlerin anlık olarak yayınlandığı bu site, hava kalitesi açısından istenilenin çok gerisinde olduğumuzu ortaya koyuyor. Sitedeki en çarpıcı verilerden biri ise Ankara/Ulus'un Türkiye'deki en kötü hava kalitesine sahip olması. Ayrıca Türkiye genelinde de durum pek iç açıcı değil.
Türkiye'nin hava kalitesi ortalaması, Avrupa'ya göre oldukça düşük
Anlık verilere baktığımızda Türkiye'nın hava kalitesinin genel olarak sağlıksız ve kısmen sağlıksız diyebileceğimiz turuncu ve sarı seviyede olduğunu görürken; özellikle Batı Avrupa'da 'iyi' seviye olan yeşil derecelendirmenin fazlasıyla bulunduğunu görüyoruz. Bununla birlikte Doğu Avrupa ve Balkan'larda da hava kalitesi Türkiye'ye yakın sayılabilecek kadar düşük görünüyor.
Türkiye genelinde 'iyi' derecede hava kalitesine sahip neredeyse hiçbir yer yok
Yukarıda görmüş olduğunuz harita, Türkiye genelindeki anlık hava kalitesi durumunu gösteriyor. Veriler saatten saate değişmekle birlikte genel olarak Türkiye'de birkaç istisna hariç neredeyse hiçbir istasyonun 'iyi' hava kalitesi bildirmediğini görüyoruz. Özellikle Türkiye'nin en büyük şehri olan İstanbul'da neredeyse tamamen 'sağlıksız' diyebileceğimiz kırmızı ve turuncu seviyede hava kalitesi görülürken; İzmir ve Ankara'da nispeten daha sağlıklı sayılabilecek sarı ve yeşil bölgeler de bulunuyor. Ancak Ankara'da öyle bir bölge var ki, hava kirliliği seviyesinin Çin'de ve hatta Hindistan'da bile eşi benzeri yok.
Ankara/Ulus’ta korkutan sonuç
Ankara Ulus’ta bulunan istasyon gün içinde dünya çapındaki en yüksek ölçümlerin yapıldığı noktalardan biri olarak dikkat çekiyor. Öyle ki 300 puanın üstü herkes için zararlı ve tehlikeli kabul edilirken Ulus’ta bu rakam zaman zaman 800'ün bile üzerine çıkıyor. Bu veri, Çin'de ve Hindistan'da bile en kötü 400-500 seviyelerinin görüldüğünü düşününce oldukça kulağa daha da kötü geliyor. Zira bu seviye, sokağa çıkıp nefes almanın bile tehlikeli olduğu anlamına geliyor.
Hava Kalite Endeksi’nin hesaplanmasında parçacık, ozon, nitrojen dioksit, sülfür dioksit ve karbon monoksit salınımları ölçülüyor. Kurulmuş olan istasyonların büyük kısmı iki farklı parçacık için ölçüm gerçekleştiriyor. Her saat sonunda, o saat içinde yapılan ölçümlere göre bir sonuç ortaya konuyor.
Türkiye'de havanın en 'temiz' olduğu yer Doğu Anadolu!
Havanın en temiz olduğu bölgeler ise Siirt, Bitlis, Van, Ağrı, Ardahan gibi doğudaki illerimiz ile batıda Datça ve Fethiye gibi ilçelerimiz oldu. Kuzeyde ise Sinop, havası en temiz bölge olmayı başardı. Genel anlamda baktığımızda ise Türkiye'nin hava kirliliği oranı ortalamanın üzerinde ve genel olarak hava kirliliği herkese karşı bir tehdit oluşturuyor. Özellikle de en tehlikeli parçacık grubu olan PM2.5 parçacık grubu salınımının ülke çapında yüksek olduğu görülüyor.
Öte yandan bu ölçümlerin ne kadar sağlıklı olduğu da bir başka tartışmalı nokta. Zira Ulus ile arasında çok az bir mesafe bulunan Sıhhiye’de kalite seviyesi, kısmen sağlıksız olan 151 puana kadar düşüyor. Bahçelievler’de ise hava kirliliğinin ölçüm değeri 77 oluyor. Dolayısı ile Ulus özelinde istasyonun yanlış ölçüm yapıyor olma ya da ölçümün yapıldığı noktada spesifik olarak emisyon gerçekleştiren bir tesis olabilir. Elbetteki Ulus bölgesindeki havanın bazı özel nedenlerden dolayı ekstra 'kirli' olma ihtimali de bulunuyor.