Ülkece oldukça aşina olduğumuz bir konu olan enflasyon, bildiğimiz üzere fiyatlar genel seviyesinin yükselmesini ifade eder. Ancak bunun tam tersi olarak fiyatların düşüş eğilimi gösterdiği durumlarsa negatif enflasyon, diğer bir adıyla deflasyon olarak bilinir.
Ülkemizdeki açıklanan yıllık enflasyon oranı şu anda %67,07. Enflasyon Araştırma Grubu'na (ENAG) göreyse %121,98. Hissedilenden bahsetmiyoruz bile… Enflasyonun negatif olması âdeta bizlere bir rüya gibi gelebilir ancak Japonya’da oldukça uzun yıllar negatif enflasyon baş gösteriyordu.
Son yıllarda Japonya deflasyona karşı verdiği savaşı kazandı ve enflasyonu şu anda %2,2 seviyelerinde seyrediyor. “Ne güzel işte, fiyatlar hep düşüyormuş, niye bununla mücadele etmişler ki?” diyorsanız ülkemizde negatif enflasyon görülmesi durumunda yaşanabilecek senaryoyu sizler için inceledik.
Negatif enflasyon (deflasyon) tam olarak nedir? İyi bir şey mi?
Deflasyon, bir ülkedeki fiyat düzeylerinin sürekli olarak düşmesini ifade eder. Başka bir deyişle, deflasyonun hâkim olduğu bir piyasada ürün ve hizmetlerin fiyatı düzenli olarak ucuzlar.
Deflasyon görülen bir ülkede, fiyatların düşmesi ilk etapta tüketicilerin hoşuna gitse de aslında pek de avantajlı bir durum değildir. Çünkü deflasyon, piyasada fiyatların düşeceği beklentisini yaratır. Bu sebeple de ürün ve hizmetler kolay alıcı bulamaz. Yani fiyatların düşeceği beklentisi, talebin de düşmesine sebep olur.
Bir ekonomide neden deflasyon görülür?
Bu durumun çeşitli sebepleri olabilir. Bunlardan biri, ilgili ülkenin merkez bankası tarafından kredi ve para arzının azaltılmasıdır. Bu durum, piyasadaki tüm ürün ve hizmetlerde fiyatların düşmesine sebep olur.
Bir diğeriyse talepte meydana gelen azalmalardır. Bu durum, tüketicinin tasarruf yapma eğilimi vb. durumlardan kaynaklanır. Talebin az olması harcamaların da az olması anlamına gelir ve bu durum da yine mevcut ürün ve hizmetlerin fiyat düzeylerinde düşüş görülmesine sebep olur.
Son olarak ekonominin piyasada dolaşan para arzından daha hızlı büyümesi de fiyat düşüşlerine sebep olur. Örneğin bir ülkede yaşanan ani teknolojik gelişmeler sonucunda operasyonel süreçlerde yapılacak iyileştirmeler verimliliği arttıracağından fiyatlara düşüş olarak yansır.
Şimdi asıl konumuza gelelim. Türkiye’de deflasyon görülse ne olurdu?
Evet, deflasyonun ne olduğunu, neden gerçekleştiğini anladık. Ülkemizde olası bir deflasyon rüzgârı esmesi hâlinde yaşanabilecek değişimleri gözden geçirelim.
Öncelikle, fiyatların düşeceği beklentisinde olacağımızdan dolayı “Neden şimdi alayım ki, nasıl olsa daha da ucuzlayacak.” diyerek harcamalarımızı ertelememiz söz konusu olabilir.
E bir de enflasyonun negatif olmasının borçlanma maliyetini arttırması durumu var. “Borçlanma maaliyeti de neyin nesi?” diyorsanız şu şekilde açıklayalım; deflasyon döneminde nominal faiz düşük olsa da reel faiz düşük olduğundan dolayı krediler ve kredi kartları gibi araçların geri ödeme maliyeti daha fazla olacaktır. Bu sebeple borçlanma ürünleri kullanımında azalış görülebilir.
Negatif enflasyon görülen bir ülkede yatırımların azaldığı görülür.
Fiyatların daha da düşeceği beklentisiyle harcamaların azaldığı bir piyasada talep düşüktür. Bu sebeple, yatırımcılar talebin düşük olduğu bir piyasaya girmeyi riskli bulabilir.
Az yatırım alan bir ekonomideyse ekonomik büyümenin yavaşladığı görülür.
Taleplerin düşmesi, alınan yatırımların azalması ve ekonomik büyümenin yavaşlamasıysa işsizlik oranında artışa sebep olur. Çünkü insanların para harcamadığı bir ekonomide işletmeler umdukları paraları kazanamazlar bu sebeple de istihdam yaratmaya çalışamazlar.
Ayrıca bireysel yatırım tercihlerinde de değişiklikler görülür. Örneğin, parasını değerlendirmek isteyen bireysel yatırımcılar daha az riskli varlıklara yönelebilir.
Bir zincir gibi birbirine bağlı tüm bu faktörlerin gerçekleşmesiyse bir deflasyon sarmalı oluşabilir.
Deflasyon sarmalı, işletmelerin tüketiciyi harcamaya teşvik etmek adına fiyatlarını gitgide düşürmesi ve bu hareketin sonucunda çeşitli ekonomik aktivitelerde çok daha büyük bir düşüş olması durumunu ifade eder.
Ayrıca negatif enflasyon görülen bir ekonomide fiyatlar düşerken maaşların sabit kalması ya da artması maaşların reel değerini arttırabilir. Fakat bu durum, bir yandan artan işsizlikle dengelendiğinden dolayı ekonominin genel durumunda bir iyileştirme yaratmaz.
Merkez bankalarının, ekonomiyi canlandırmak için faiz oranlarında düşüş yapması gibi para politikalarını gevşetmeye çalıştığı görülebilir.
Ek olarak, negatif enflasyon o ülkedeki dış ticaret dengesinin bozulmasına sebep olur.
Sonuç olarak, negatif enflasyon sebebiyle fiyatların düzenli olarak düşmesi, ilk etapta yüksek enflasyona alışmış olan bizlere rüya gibi gelse de aslında durum pek de öyle olmuyor…
Kaynaklar: The Economist, İş Bankasıİlginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz: