Çeşitli alanlarda gerçekleştirdiği büyük projelerle dikkat çeken Çin’in imza attığı bir diğer proje ise Sunqiao Tarım Bölgesi.
Modern tarım teknikleri, sürdürülebilirlik ve yüksek teknolojiyi harmanlanarak geleceğin gıda üretim modelini şimdiden hayata geçirmeyi planlayan bu bölgenin ilk adımı 2017 yılında atıldı.
Sunqiao, yaklaşık 1000 dönümlük bir alanı kaplıyor.
Tarım ve yüksek teknolojinin buluştuğu bu projenin oldukça büyük bir bütçeyle finanse edildiği biliniyor.
Ayrıca bu bütçenin büyük kısmının yalnızca arazi için değil, aynı zamanda içerdiği ileri teknoloji ve yenilikçi mühendislik çözümleri için de harcandığı söyleniyor.
Sunqiao’nun en dikkat çekici özelliklerinden biriyse dikey tarım teknolojisinin yoğun bir şekilde kullanılması.
Bu teknoloji ile kentleşme sebebiyle 123.000 kilometrekareden fazla tarım arazisini kaybeden Çin’in sınırlı alanlarda daha fazla tarım yapması mümkün kılınıyor.
Yüksek binaların içine yerleştirilmiş bitki rafları, alanın verimli kullanılmasını sağlarken, aynı zamanda şehir içinde taze gıdaya erişimi de artırıyor.
Şanghay gibi yoğun nüfuslu bir metropolde, bu tür çözümlerin hayati önem taşıdığı da belirtiliyor.
Projenin mühendislik harikalarından biri de tamamen kapalı devre çalışan su ve enerji yönetim sistemleri.
Bu sistemler hem su israfını en aza indiriyor hem de enerji tüketimini optimize ediyor.
Ayrıca geri dönüştürülebilir su kaynakları ve güneş enerjisi kullanımı, Sunqiao’nun çevre dostu ve sürdürülebilirlik odaklı yapısını da pekiştiriyor.
Bu sayede, sadece ekonomik değil, aynı zamanda ekolojik olarak da sürdürülebilir bir tarım modeli oluşturuluyor.
Ek olarak Sunqiao Tarım Bölgesi’nin, sadece tarımsal üretim için değil, aynı zamanda eğitim, araştırma ve turizm için de bir merkez olması amacıyla tasarlandığı belirtiliyor.
Örneğin, bölgedeki araştırma laboratuvarlarının yeni tarım teknolojilerinin geliştirilmesine ve uygulanmasına olanak tanıyacağı, ayrıca ziyaretçilere yönelik rehberli turlar ve eğitim programları ile de geleceğin çiftçilerine ilham olacağı söyleniyor.
Kaynak: Sasaki, Futurism, Arch Daily