Dünyanın güdümlü ilk torpidolarını icat eden Louis Brennan’ın buluşu olan tren, zamanının ötesinde bir teknoloji kullanarak tek rayda dengede gidebiliyordu.
Winston Churchill’i bile epey heyecanlandıran fikir, test sürüşlerinden öteye gidemedi. Şimdi gelin, bu ilginç trenin özelliklerine ve neden hayata geçirilemediğine bakalım.
Mono-ray tren, uluslararası bir fuarda sergilendi.
Bir İrlandalı-Avustralyalı mühendis ve bilim insanı Louis Brennan’ın icat ettiği tren, 1910 yılında Londra’da; Anglo-Japon ilişkilerinin yenilenmesini kutlamak için yapılan uluslararası bir fuarda sergilendi.
Fuarda; şehrin ünlü simgeleri, yapıları, ağaçları, heykelleri vardı. Bir de Louis Brennan’ın treni. Tren fuarda, saatte 32 kilometre hızla, dairesel bir rayda çalıştırılmıştı.
Bu treni diğerlerinden ayıran neydi?
Mühendis, Avustralya'nın belirli bölgeleri gibi engebeli arazilerde geleneksel demir yolu rayları inşa etmenin inanılmaz derecede zor olduğunu fark etmişti. Tek raylı yeni bir sisteminin işleri çok daha kolaylaştırabileceğini düşünüyordu ve hatta trenlerinin o dönemdeki çoğu trenden iki kat daha hızlı gidebileceğine inanıyordu.
Ancak Brennan'ın tek raylı treninin raydaki her dönüşte ekseninden çıkma riski daha yüksekti, bu yüzden vagonları sabitlemek için trenleri jiroskopik teknolojiyle donattı.
Jiroskop, bir nesnenin yönelimini ve açısal hızını kontrol etmeye yarayan bir cihaz. Bir trende jiroskopik teknoloji kullanıldığında, trenin hareket ederken dengesini ve yönelimini hassas bir şekilde kontrol etmek mümkün oluyor.
Louis Brennan’ın trenini özel kılan şey de tek rayda dengede durabilmesini sağlayan, zamanının ötesindeki bu teknolojiydi. Yana ne kadar eğilirse eğilsin dengesini kaybetmiyordu. Hatta yolcuların tümü trenin tek bir tarafına otursa bile tren dengede kalıyordu.
Trenin prototipi hazırdı fakat hayata geçirilemedi.
22 tonluk trenin boyutu 12 metre uzunluğundaydı ve 22 tona kadar ağırlık, 32 kişi taşıyabiliyordu. Ayrıca 35 kilometre kadar hıza ulaşıyordu.
Bu trene destek gösteren isimlerden biri de Birleşik Krallık Başbakanı Winston Churchill’di. Yine de yatırımcılar yeterince ikna olmadı çünkü her ne kadar jiroskoplar teoride dengeyi sağlasa da herhangi bir araza durumunda ciddi sonuçlara yol açabilirdi.
Bunun yanı sıra trenin kullandığı teknoloji çok ileri seviye olduğundan üretimi, bakımı ve çalıştırılması çok maliyetli oluyordu. Özellikle dar raylarda avantaj sağlaması planlanmıştı fakat bu tür rayların yaygınlaşması için de gerekli altyapı yatırımları lazımdı.
İşte tüm bu sebeplerden tren, yatırımcılardan tam puan alamadı ve tarihin tozlu sayfalarında yerini aldı.
Kaynaklar: Midnight Trains, Science Museum Groupİlginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz: