Ancak tahminler çok yanlış! Su samurlarının bu davranışlarının arkasındaki sebep aslında hayati. Yani keyfi değil.
Peki bu hayvanlar, bu hareketi neden yapıyorlar?
Deniz samurlarını daha yakından tanımak için öncelikle onların belli başlı özelliklerine bakalım.
Deniz samurları ile; bir kıyı şeridinde ya da herhangi bir kayanın üstünde otururken veya tekneyle seyahat ederken aşağı baktığımızda karşılabiliyoruz. Ayrıca kabuklu deniz hayvanlarını veya yengeçleri çıtır çıtır yiyen bir hayvan görürseniz bilin ki bu bir su samuru.
Bu canlılar neredeyse her şeyi denizde yapıyor. Denizde yemek yiyorlar, uyuyorlar, çiftleşiyorlar, doğum yapıyorlar ve temizleniyorlar. Yani su, onların yaşam alanı.
Su samurları genellikle Kuzey Amerika’nın engebeli dış kıyılarının korunaklı koylarını ve resiflerini tercih ediyorlar. Kıyıya çok nadiren çıkıyorlar ve çıktıklarında da onlar için işler pek yolunda gitmiyor. Çünkü suyun içinde yaşamaya çok alışmışlar.
Ayrıca su samurlarının sık sık yaptıkları tuhaf bir davranışları var. Sürekli yüzlerini ovuşturmaları.
Su samurları bu hareketi uykudan uyandıklarında ayılmak için veya tatlı görünmek için yapmıyorlar. Aslında onlar, bu hareketleri ile hayata tutunuyorlar.
Şöyle ki tüm hayatını soğuk bir okyanusta geçiren bir hayvanın, yüksek miktarda kalın bir yağ tabakasına sahip olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak en soğuk bölgelerde yaşayan samurların bile vücutlarındaki yağ oranı %3.
Hatta bazılarının vücudunda hiç yağ yok. Yani bu oran 0.
Bu yağsızlık durumu da dünyanın en yoğun tüylerine sahip olmalarına rağmen, vücut ısılarını korumayı zorlaştırıyor.
Bu nedenle derilerinden salgıladıkları özel yağları elleri ile ağırlıklı olarak yüzlerine sürerek, kürklerinin hem pırıl pırıl hem de su geçirmez olmasını sağlıyorlar. Hatta bu muazzam yalıtım güçleri, onların uyurken bile su üzerinde kalabilmelerine destek oluyor.
Ayrıca bu canlılar o kadar sevimli ki su üstünde uyudukları sırada, birbirlerinden uzaklaşmamak için el ele tutuşuyor. Böylece sürü ve anne-yavru birbirinden ayrılmamış oluyor.
Su samurlarının kürklerine geri dönecek olursak, aslında onların sahip olduğu binlerce tüy, hipotermiye karşı en iyi silahları.
Fakat aynı zamanda en büyük zaafları da. Çünkü eğer kürkleri kirlenirse ya da yağ gibi pis şeylere bulaşıp tıkanırsa, ıslanıyorlar ve soğuktan ölüyorlar. İşte bu canlılar bu sebeple günlerinin büyük bir kısmını bakım yaparak geçiriyor.
Pençeleri ve dilleri ile her bir tüyü tek tek ovalıyor, tarıyor ve temizliyor. Ek olarak bunu yaparken yoğun kürk liflerinde hava kabarcıklarını hapsediyor ve böylece derilerinin kuru kalmasına ve mantar gibi rahatsızlıkların önüne geçiyorlar.
Özetle birçok tuhaf özelliğe sahip olan su samurlarının elleri ile yüzlerini ovuşturmasının nedeni, kürklerini temizlemek ve aynı zamanda onları su geçirmez yapmak. Çünkü eğer su tüylerini aşarsa, vücutlarındaki yağ oranı çok düşük olduğu için hipotermi geçirip hayatlarını kaybedebilirler.
Kaynaklar: U.S. Department of the Interior, Sea World, Eagle Wing ToursHayvanlarla ilgili ufkunuzu açacak diğer içeriklerimiz: