Stellantis, Dare Forward 2030 hedefleri çerçevesinde büyümesini sürdürüyor. Bu kapsamda şirket, 14 ikonik otomobil markası ile tüketici ve ticari kullanıcılarının ulaşım deneyimini iyileştirirken, yeni bağlantılı özelliklerle de bu deneyimi geliştiriyor.
Bu çaba, 2021 yılından bu yana 2,5 kat artan yazılım ve bağlantılı hizmetlerden elde edilen yüksek marjlı gelire ivme kazandırdı. Ayrıca aynı dönemde dünya genelindeki abone sayısı 5 milyona ulaştı.
Stellantis, gelir getirebilecek araç parkını yüzde 15 büyüterek 13,8 milyon araca çıkardı. Şirket, 2023 yılında 94 milyonun üzerinde kablosuz (OTA) güncelleme sunarak mevcut araçlara özellikler ekledi ve onları geliştirdi.
Tüm bunlar otomotiv yazılım geliştirme hızını, kalitesini ve dağıtımını yeniden tanımlamak için çığır açan Sanal Mühendislik Atölyesi de dahil olmak üzere bulut tabanlı tasarım ve test araçlarını kullanan Stellantis'teki yazılım gelişiminin bir sonraki bölümünün temelini oluşturuyor.
Şirket içinde ve stratejik ortaklardan oluşan bir kadroyla geliştirilen yazılım, var olan ve yeni Stellantis marka araçlar için yeni nesil özellikler sağlıyor. Şirket söz konusu strateji ile 10 yılın sonuna kadar yıllık yaklaşık 20 milyar euro gelir elde etmeyi hedefliyor.
Şirket içi yetenekler geliştirildi
Stellantis, 7/24 çalışmak üzere bir küresel teknoloji geliştirme merkezi ayak izinden yararlanarak, şirketin araç platformlarının her biri için yazılım ürünleri inşa etti ve bunları kişiselleştirerek kendi yazılımını geliştirmek için şirket içi yeteneklerini geliştirdi.
Stellantis, perakende ve filo müşterileri için "Sürüşü daha güvenli hale getirme, hayatı kolaylaştırma ve sürüşü daha heyecan verici hale dönüştürme" felsefesi altında bağlantılı hizmetler ve yazılım tabanlı özellikler geliştiriyor.
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Stellantis Baş Yazılım Sorumlusu Yves Bonnefont, iki yıldan biraz daha uzun bir süre içinde, geleneksel otomotiv endüstrisi zihniyetinden uzaklaştıklarını ve daha çok bir startup gibi çalışmak üzere kararlı bir değişim gerçekleştirdiklerini belirtti.
Bonnefont, hıza odaklandıklarını ve kendi yazılım oluşturma kapasitelerini geliştirdiklerine değinerek, "Bu bize geleceğe yönelik esneklik ve rekabet avantajı sağlıyor. Şimdi bir sonraki adımı atıyoruz ve dönüştürücü STLA Brain, STLA SmartCockpit, STLA AutoDrive yapay zeka destekli teknoloji platformlarımızın entegrasyonu için teknoloji hazırlığını ölçeklendirmeye başlıyoruz." ifadelerini kullandı.