Partisinin Grup Toplantısı'nda açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, terörle mücadelenin de daimi gündemleri ve öncelikleri olduğunu belirterek, kahraman ordunun sınırlar ve ötesinde destan yazmayı sürdürdüğünü söyledi.
Irak'ın ve Suriye'nin kuzeyinden Türkiye'ye yönelik terör tehditlerini, doğrudan kaynağında yok etme esasına dayalı güvenlik konseptini sürekli geliştirerek uyguladıklarını anlatan Erdoğan, "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Irak ve Suriye'deki görev süresini 2 yıl süreyle uzatan Cumhurbaşkanlığı Tezkeresine destek veren tüm siyasi partilere ve milletvekillerine teşekkür ediyorum. Tezkerenin kabulü ve yürürlüğe girmesiyle Türkiye'nin terörle mücadelesi her alanda daha da güç kazanmıştır. Elbette tarih, operasyonlarımız neticesinde inlerinden çıkamaz hale gelen teröristlere, tezkereye 'hayır' diyerek can suyu olanları da affetmeyecektir. Bu sadece parlamentoya değil parlamento dışındaki kurumların içerisinde de bunlara destek verenleri affetmeyecektir." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, ne içerideki bedhahların desteği, ne de sırtlarını dayadıkları emperyalist güçlerin himayesinin, bölücü terör örgütünü yok olmaktan kurtaramayacağını vurgulayarak, "Bir gece ansızın gelebiliriz" diye ifade ettikleri operasyonlarla terör örgütleri üzerinden kurulmak istenen projeleri çökerteceklerini, teröristlerin başını ezeceklerini söyledi.
Türkiye'ye rahatsızlık verdiği, inanca husumet beslediği için kendi topraklarında faaliyet gösteren terör örgütü mensuplarını ve destekçilerini koruyup kollayanların bir gün hakikati göreceklerini umduklarını dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
"Korkarız ki, koyunlarında besledikleri yılanın kendilerini soktuğu o gün geldiğinde, her şey için çok geç olacak. Her ne kadar onlar, devlet olmanın ve uluslararası hukukun şartlarına uymuyor olsalar da, biz kendi vakarımızın gereğini yerine getirmekten asla vazgeçmeyeceğiz. Sınırlarımız boyunca kurulmaya çalışılan terör koridorunu yeni harekatlarla parçalamaya da ülkemize ve inancımıza karşı yürütülen kirli kampanyalara karşı tavır koymaya da devam edeceğiz. Mazlumların ve mağdurların yanında sergilediğimiz hasbi tavrımızı bozmayacak, bu onurlu duruşu günübirlik çıkarlara asla değişmeyeceğiz. Filistin halkına uygulanan zulme karşı, en başından beri gösterdiğimiz ilkeli yaklaşım, bunun en somut örneğidir."