Prof. Dr. İsmail Balık, bu yıl hem tedbirlerin bırakılması hem de iki yıllık dönemde bağışıklık sisteminin virüsleri bir miktar unutmasının viral enfeksiyonlarda hızlı artışa sebep olduğuna işaret etti.
"ÖLÜMCÜL SEYREDEBİLİR"
Balık, geçmiş yılların aynı dönemine kıyasla hastane başvurularında artış görüldüğünün altını çizerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şu anda en sık gördüğümüz enfeksiyonlar influenza (grip), Respiratuvar Sinsityal Virüs (RSV ), rhinovirüs, adenovirüs ve Kovid-19. Hastanemizde poliklinik başvurularında son dönemde yaklaşık yüzde 20'lik bir artış var. Burada önemli olan insanların çevresinde hastaların sayısının arttığını gözlemlediği andan itibaren bireysel korunma tedbirlerini almaya başlaması.
Özellikle hastalık belirtisi gösteren kişilerin toplum içine girerken, maske takmayı bir alışkanlık haline getirmesinde kesinlikle yarar var. Solunum yolu enfeksiyonları dinç kişilerde ağır seyretmese bile risk grubundaki kişilerde ağır hatta ölümcül seyredebilir."
"UZUN SÜRE GEÇMEYEN BELİRTİLER OLUŞTURABİLİR"
Uzun dönem geçmeyen hastalık belirtilerinin de dikkate alınması gerektiğini dile getiren Balık, altta yatan hastalığı olanlar, sigara içenler veya sağlıksız bir yaşam sürdüren kişilerde bu tip enfeksiyonların daha geç iyileştiğini vurguladı.
Bazı solunum yolu enfeksiyonlarının özelliği gereği uzun süre geçmeyen belirtiler oluşturabildiğini ifade eden Balık, şunları söyledi:
"Örneğin, RSV uzun süre öksürüğe sebep olabiliyor, Kovid-19'da uzamış semptomlar görülebiliyor. Son dönemde maalesef Kovid-19 testleri eskisi kadar yaygın yapılmıyor, birçok kişi test vermeye gitmiyor. Ancak elimizde bu hastalığa göre ilacımız var, test yaptırılıp Kovid-19 çıkarsa daha kısa süre içinde hastalık engellenebiliyor. Bu sayede özellikle uzamış belirtiler görülmeden önüne geçiliyor.
Bunun yanında solunum yolu enfeksiyonlarına bağlı sinüzit, bronşit gibi komplikasyonlar da gelişebiliyor, bu da uzun süren belirtileri ortaya çıkarıyor. Hastalık belirtileri uzun süren kişiler mutlaka tekrar hekimlerine görünmeli, bunun nedeni ancak bu şekilde anlaşılıp tedavi ona göre yeniden düzenlenebilir."