İlk gün nefes terapisi, sonra da orman terapisi yaptık. Ağaçları dinledik, toprağın, dalların kokusunu içimize çektik. Yere düşmüş bir kökten çıkmış göğe uzanan ikinci dalı, sarmaşıkların yeniden yeşillendirdiği kurumuş ağaçlardaki hayatı keşfettik. Aslında bu bir gastronomi gezisiydi ama yaygın olan viral enfeksiyona Sapanca’ya gider gitmez yakalanınca yemeklerin görsel güzellikleriyle yetindim, tablo gibiydiler! Hele orman terapileri sonrası sunulan çay sofrası, Manet tabloları!
BODRUM İL OLMALI
İstanbul’a dönüp serum, ilaç, toparlanıp bayram öncesi Divan Bodrum’un yeni Japon restoranı Maromi by Divan açılışına yetiştim. Bodrum, lüks tatilin merkezi oldu. Birbirinden ünlü markalar otellerini, lokantalarını açıyor. Dünya zenginleri, ünlüleri, tatillerini geçirmeye Bodrum’a geliyor. Her şey var ama yol yok! Bu dağa taşa yayılmış koskoca şehrin hâlâ ilçe kalması ve altyapısının yapılamamasına yazık. Daha yeni gelmiştik ki havuz kenarında ıslak taşta ayağım bir kaydı, düştüm düşüyorum, hayır düşmüyorum: ama üzerine abandığım dizimin bağlarını incitiyorum. Türkbükü’nden kent merkezindeki Amerikan Hastanesi’ne gidiş iki saate yakın. Acil, röntgen, MR, atel, dönüş bir saati aşkın. Japon davulları şovunu, kılıç balığını törenle kesip yemelerini kaçırdım. Bir buçuk gün bana bebek gibi baktılar, ben de etkinliklere acıklı gözlerle baktım. İki gezi de burnumdan geldi, nazardır diyorum. Kurşun döktüreceğim, tanıdık varsa WhatsApp’tan telini yollayın!
YAĞMUR DEĞİL SEL OLDU!
Harbiye Cemil Topuzlu Sahnesi’nde verilecek “Cazın Üç Dev İsmi: Crosscurrents Trio” konseri yağmur geçişleri nedeniyle CRR kapalı sahnesine alınınca dizimi sakatlamış olmama rağmen bir sokak kedisi olarak gidebilirim dedim. Ne de olsa “dünya müziğiyle cazı harmanlayan tabla üstadı Zakir Hüseyin, dünyanın en çok taklit edilen saksafoncusu ilan edilen Chris Potter ve türler ötesi müziğiyle nam salan besteci ve gitarist (konserde çello çaldı) Dave Holland çalacak.
Hintli Zakir Hüseyin, ülkesinin 75. bağımsızlık gününü de sahneden kutladı, kendisini dinlemeye gelen Hindistan başkonsolosuna da teşekkür etti. Üçlünün emprovize müziği gerçekten ilginç, sanatçılar tek tek alıp gidiyor sazlarıyla. CRR’nin kedisi de hiç çaktırmadan geçti gitti sahneden.
Yağmur bastıracak, sel olabilir uyarısını aldığım için başıma bir de selde boğulma tehlikesi gelmeden kapağı eve attım! Kazasız belasız bayramlar diliyorum. Hayvanları kesmeden önce bir de eziyet ettikleri videoları paylaşılıyor, içim acıyor!
www.idrak34.com