Sigortalılar ile sigorta şirketleri arasındaki sorunların önemli çözüm adreslerinden Sigorta Tahkim Komisyonu’na (STK) yapılan başvurular, yeni yıla da tam gaz girdi. Artan taşıt değerleri ve yükselen maliyetlerin bu gelişmede önemli etkisi oldu. Değer kaybı ise temel tartışma kaynağı.
KASKODA DÜŞÜŞ
Yılın ilk üç ayında 2022’nin aynı dönemine kıyasla toplam başvuru sayısı yüzde 29.4 artarak 146 bin 174 adet oldu. Bunların yüzde 29.5 artışla 145 bin 999’u hayatdışı, yüzde 6.9 düşüşle 175’i hayat branşıyla ilgili. Ayrıca toplam başvuru son beş yılın en yüksek üç aylık verilerini ifade ediyor.Poliçe türüne göre en çok başvuru yüzde 30.6 artış ve 139 bin 586 dosya ile zorunlu trafik sigortasında yapıldı. Bunu yüzde 3 düşüş ve 4 bin 248 dosyayla kasko sigortası izledi.Yine, zorunlu trafik kapsamındaki başvuruların ilk sırasında 77 bin 75 dosya ile “değer kaybı” sorunları bulunuyor. Bunu 30 bin 453 dosya ile “araç hasarları”, 22 bin 917 dosya ile “hasar+değer kaybı”, 5 bin 324 dosya ile “sürekli sakatlık”, 2 bin 477 dosya ile “geçici maluliyet” izliyor.Başvuruların temel gerekçesi ise yüzde 27.4 artışla 113 bin 582’ye yükselen “tazminatın ödenmemesi” oldu. “Tazminatın eksik ödenmesi” başvurusu da yüzde 38.1 artışla 32 bin 553 adet.‘RET ‘KARARI’ ARTTI
STK hakemleri de ilk üç ayda yüzde 26.8 artışla 89 bin 611 başvuruyu karara bağladı. Bu kapsamda “başvuruda belirtilen talep”le ilgili “kabul” sayısı yüzde 33.1 artışla 58 bin 279, “kısmen kabul” sayısı yüzde 4.7 düşüşle 14 bin 369 ve “ret” sayısı yüzde 44 artışla 16 bin 963 adet oldu. Buna göre 2022’den 2023’ye kabul oranı yüzde 62’den yüzde 65, ret oranı yüzde 16.7’den yüzde 18.9’a çıkarken kısmen kabul oranı yüzde 21.4’ten yüzde 16’ya düştü.‘GÜVENCE’ ÖDEMESİ 307 MİLYON TL OLDU
Trafik, tehlikeli madde, maden çalışanları gibi zorunlu sigortalar kapsamında özellikle sigortalının belirlenememesi halinde kişilere koruma sunan Güvence Hesabı’yla ilgili 2022 verilerine göre geçen yıl bu hesaptan toplamda 2 bin 73 adet hasar dosyası için 307 milyon lira ödeme yapıldı. 2021 yılında dosya sayısı 2 bin 580 adet, ödeme tutarı 256.8 milyon liraydı. Bu hesap kapsamında detaylara bakınca “maluliyet” için yapılan ödemelerin 179.7 milyon liradan 214 milyon lira, “ölüm” için yapılan ödemelerin 73.4 milyon liradan 85.7 milyon lira ve “tedavi” için yapılan ödemelerin 3.8 milyon liradan 7.4 milyon liraya çıktığı görülüyor.
‘SAĞLIK SİGORTASINDA ARTIŞ İVMESİ DEVAM EDECEK’
Polaris Sigorta Yönetim Kurulu Üyesi Yalın Kılıç, DASK, konut, trafik vb. bireysel poliçelerde farkındalıkla beraber ciddi satış potansiyeli gördüklerini dile getirdi ve “Ayrıca pandemi döneminden sonra sağlık poliçelerinde ciddi bir farkındalık oluşmaya başladı. Dolayısıyla sağlık sigortasında da ivmenin devam edeceğini düşünüyoruz. Yaşanan depremler sonrasında bireysel veya kurumsal bütün işlerde primlerin ve bilincin artacağını öngörüyoruz” dedi. Kılıç ayrıca sektörün dijitalleşerek sürdürülebilirliğe katkı sağlayacağını vurguladı.
Yalın Kılıç, sene sonunda sigortacılığın kalbi olan Londra’da ofis açmayı planladıklarını belirtti.
‘GENÇLERE ACENTELİK FIRSATLARI SUNUYORUZ’
Anadolu Sigorta’nın, 2021’de başlattığı ve “Genç Anadolu” projesi kapsamında sigortacılık deneyimi olan 35 yaş altı gençlere sunduğu acentelik fırsatı devam ediyor.
Anadolu Sigorta Genel Müdürü Mehmet Tuğtan bu konuda şuna dikkat çekti: “Attığımız her adımda gençleri dinliyor, onların vizyon ve bakış açılarından besleniyoruz. Sektörümüzün geleceğinin teminatı olan gençlerimize acentelik mesleğinde hayalini gerçekleştirme fırsatı sunmaya devam edeceğiz.” Projeden yükseköğretim kurumlarının sigortacılık ile bankacılık ve sigortacılık, risk yönetimi ve aktüerya gibi ilgili bölümlerinden mezun veya yakın zamanda mezun olacak gençler yararlanabiliyor.
SANAYİCİ DOĞRU RİSK ANALİZİ TALEP EDİYOR
Gaziantep Sanayi Odası (GSO) ve Nart Sigorta işbirliğinde düzenlenen toplantıda konuşan GSO Başkanı Adnan Ünverdi, deprem sonrası ödemelerde ortaya çıkan sorunlara atıf yaparak şu çağrıyı yaptı: “Poliçe yapılırken risk analizlerinin doğru yapılmaması ve poliçede yer alan klozların eksik ve teminat miktarlarının düşük tutulması gibi sorunlarla karşı karşıya kaldık. Bu noktada öncelikle yapıcı ve pozitif bir yaklaşımın olması gerekiyor. 11 il için depremin etkisinin üzerinde bir risk algısıyla yaklaşılmaması ve buna bağlı olarak maliyetlerin yüksek tutulmamasını istiyoruz.”
Adana Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kıvanç da “Sigorta şirketleri poliçe yaparken oluşum dışında olan kısımları da önceden söylemeli. Hasar olduktan sonra oluşum dışı konuları öğrenmenin bir faydası yok ve bu büyük mağduriyetlere sebep olabiliyor. Bir de sigorta şirketleri sektör ve firma farkı yapmadan sigorta yapmalılar. Maliyetler çok yüksek” dedi.
‘PARAMETRİK VERİDEKİ KALİTEYLE BÜYÜYOR’
Swiss Re Corporate Solutions Kuzey Amerika Kıdemli Modellemecisi
Cole Mayer, doğal afetlerin sıklığı, ciddiyeti ve maliyeti nedeniyle parametrik sigortaya olan talebin arttığını dile getirdi.
Doğal afetlerin insanları riskleri nasıl yönetebileceği konusunda farklı yollar düşünmeye ittiğini vurgulayan Mayer, parametrik sigortaya talebi artıran bir diğer önemli faktörün ise sektörün sahip olduğu veri kalitesi olduğuna dikkat çekti. Mayer “Ayrıntılı verilerin kalitesi ve ulaşılabilirliği öncekinden çok daha iyi ve gelişmeye devam ediyor. Bu da spesifik alanlarda neler olduğunu daha da iyi bildiğimiz anlamına geliyor.”