Çift toynaklı hayvanlarda görülen şap hastalığı, son zamanlarda hayvan pazarlarının kapatılmasına, görüldüğü yerlerin karantina altına alınmasına sebep olmuştur. Tespit edildiği andan itibaren aşılamanın başlanması gereken şap hastalığının insandan insana bulaşıp bulaşmayacağı ise merak konusu. Peki, büyükbaş hayvanlardaki şap hastalığının tedavisi nedir ve şap hastalığı insanlara bulaşır mı?
ŞAP HASTALIĞI NEDİR?
Şap hastalığı, çift toynaklı hayvanlarda görülen viral bir enfeksiyondur. Halk arasında tabak veya dabak olarak bilinir. Evcil veya yabani tüm çift tırnaklı hayvanlarda görülebilen, kronik durumlarda zayıf ve yavru hayvanlarda ölüme sebebiyet veren, genellikle et, süt ve iş gücü kaybına sebep olan viral bir rahatsızlıktır.
Akut seyirli, çok bulaşıcı ve zoonotik viral bir enfeksiyon olan şap hastalığının bulaşma oranı oldukça yüksektir. Hassas hayvan topluluklarında (popülasyonlarında) % 100'e kadar ulaşabilmektedir. Bu yüzden ekonomik, siyasi ve ticari açıdan büyük öneme sahiptir. Virus fiziksel etkenlere karşısında duyarlılık göstermektedir. Isıya dayanıksız olup 37 C'de 12 saatte, 60-65 C’de 1/2 saatte, 85 C’de ise birkaç dakikada etkisiz hale gelebilmekte.
HAYVANLARA ŞAP HASTALIĞI BELİRTİLERİ NEDİR?
Büyükbaş hayvanlarda görülen şap hastalığının ilk belirtileri; iştahsızlık, depresyon, ateş ve süt veriminde azalmadır. Gün içerisinde salya akışı gerçekleşir ve dil-dişetinde kesecikler şekillenir.
Bu keseciklere; iki parmak arasında, koroner kısımda, meme derisinde, ağız ve burun mukozasında rastalanır. Keseciklerin yırtılmasıyla geniş ülseratif yaralar ortaya çıkabilir. Dil üzerindeki yaraların genel olarak birkaç gün içerisinde iyi olmasına karşın ayaklardaki ve nazal alandaki lezyonlar genellikle ikinci bakteriyel virüslerle karşılaşabilir.
HAYVANLARDA ŞAP HASTALIĞI TEDAVİSİ, KAÇ GÜNDE GEÇER?
Bulunulan bölgede çıkan şap hastalığının önünü alabilmek için o bölgenin sosyo-ekonomik durumu ve hayvanların oranı göz önünde bulundurulmalıdır. Şap hastalığının tedavisi ve kontrolü için 3 yöntem karşımıza çıkmaktadır:
1. Kesim: Şap hastalığına yakalanmış hayvanların ve bunlar ile temas etmiş hayvanların kesime tabi tutulması esas alınır. Amaç, virüs kaynağının tüketilmesi (eliminasyonu) ve virüs yayılımını kesmektir. Bu yöntemin dezavantajı, büyük ölçüde hayvan kaybına neden olabilir çünkü şap hastalığının hayvanlar arası bulaşıcılığı çok yüksek.
2. Karantina: Şap virüsü ile sadece bu yöntemden sonuç alınamayacağı açıktır. Ancak diğer yöntemler ile birlikte dikkat edildiğinde karantina oldukça önemlidir.
3. Aşılama: Hastalığın yaygın olduğu ülkelerdeki hayvan topluluğunda (popülasyonunda) yüksek antikor düzeyinin sağlanması hedeflenir. Bu yüzden düzenli ve yoğun aşılama ile hayvanlarda virüse karşı direnç hedeflenir. Ancak tam başarı sağlanabilmesi için karantina ve önleyici (profilaktik) takviyelere ihtiyaç duyulur.
ŞAP HASTALIĞI İNSANA GEÇER Mİ?
Şap hastalığı nadir de olsa insana bulaşabilir ancak halk sağlığını tehdit edecek bir durum söz konusu değil. Şap hastalığı görülen hayvanların eti, 4 derecede en az 24 saat dinlendirildikten sonra yenilebilecek kıvama gelir. Et bu şekilde hem virüslerden tamamen arınmış olur hem de lezzeti daha iyi duruma gelir.