Merkez üssü Kahramanmaraş olan depremlerin ardından bini aşkın refakatsiz ve kimsesiz çocuk tespit edildi.
e-Devlet üzerinden koruyucu aile olmak için yaklaşık 300 bin başvuru yapılırken, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ise deprem bölgesindeki çocuklar özelinde henüz koruyucu aile uygulamasını başlatılmadığını duyurdu.
Durum kamuoyundaki güncelliğini korurken, Diyanet’in de dahil olduğu ortaya çıktı. Diyanet’in dinî konulardaki en yüksek karar ve danışma organı olan Din İşleri Yüksek Kurulu (DİYK), 12 Şubat’ta depremzede çocukların evlat edinilip edinilmeyeceğine yönelik fetva verdi.
‘CAİZ DEĞİL’
“Depremzede çocuklar evlat edinilebilir mi?” sorusuna verilen fetvada, sevgiye, şefkate ve korunmaya muhtaç kimsesiz çocukların topluma kazandırılmalısı gerektiği kaydedildi.
“Dinimizde kimsesiz çocukların bakım ve gözetilmesi tavsiye edilmiş olmakla birlikte hukukî birtakım sonuçlar doğuran bir evlatlık müessesi kabul edilmiş değil” denilen fetvada, “Buna göre, evlat edinenle evlatlık arasındaki bu ilişki sebebiyle bir evlenme engeli doğmadığı gibi, evlatlığın kendi öz anne babasının yerine evlat edinenlerin nesebine (soyuna) kaydedilmesi de caiz değil” ifadeleri kullanıldı. Evlatlık çocuklara vasiyet yoluyla mal bırakılabildiği ancak mirasçılık konusunun söz konusu olmadığı kaydedilen fetvada, “Mahremiyet ile ilgili dinî kayıt ve şartlara riayet etmek kaydıyla çocuğu olmayan ailelerin kimsesiz çocukları büyütmek üzere yanlarına almalarında bir sakınca görülmemektedir. Ancak bu davranış, evlat edinme olarak algılanmamalı ve aralarında mirasçılık cereyan etmemelidir” denildi.
‘ÖZ ÇOCUK GİBİ DEĞİL’
DİYK’in 2017’de “Koruyucu aile olmanın hükmü nedir?” sorusuna verilen bir fetvası da bulunuyor. Bu fetvada da evlatlık müessesesinin olmadığı vurgulanırken, “İslam’ın tavsiyesi; koruma altına almak, bakmak, büyütmek, ihtiyaçlarını karşılamak, hukuk ve helal-haram kuralları bakımından ona öz çocuk gibi değil, bir din kardeşi gibi muamele etmektir” ifadeleri yer alıyor.