Raporda, terör örgütü PKK'nın, Avrupa'da çok aktif olduğu, idari, istihdam ve finansman amaçları için AB üyesi ülkeleri üs olarak kullandığı kaydedildi.
Avrupa'da aşırı sol eğilimli kişilerin çatışma bölgelerinde terör örgütü PKK'ya katıldığı aktarılan raporda, terör örgütü saflarında savaştıktan sonra geri dönen bu kişilerin, AB üyesi ülkeler açısından tehdit oluşturduğu vurgulandı.
PKK'nın, AB'deki aşırı sol örgütler ve anarşist gruplarla yakın ilişki içerisinde olduğu belirtilen raporda, bu ilişkiler kapsamında Suriye'de YPG unsurlarının bulunduğu bölgelerde aşırı solcu ve anarşist gruplara silahlı eğitim verildiği ifade edildi.
Toplanan paralar YPG'ye de gönderildi
YPG'nin Türkiye tarafından PKK'nın uzantısı olarak kabul edildiği anlatılan raporda, terör örgütünün AB'de topladığı paraları, Suriye'de YPG militanlarını desteklemek için kullandığı vurgulandı.
Raporda, PKK'nın "kampanya" adını verdiği para toplama etkinlikleriyle AB topraklarında büyük miktarda fon elde ettiği bildirildi.
2022'de İtalya'da bir kişinin, Almanya'nın Bremen, Kassel, Leverkusen ve Nuremberg şehirlerinde de 4 kişinin PKK terör örgütü üyeliği sebebiyle gözaltına alındığı aktarılan raporda, terör örgütünün AB içerisinde uyuşturucu ticareti ve kaçakçılık yoluyla gelir elde ettiğine işaret edildi.
Raporda, AB vatandaşlığı veya oturumu sahibi olan terör örgütü PKK mensuplarının, Suriye ve Irak'taki çatışma bölgelerine giderek buralarda silahlı çatışmalara katıldıkları ve tüm bu faaliyetlerin PKK'nın ana organizasyonu tarafından yürütüldüğü belirtildi.
Raporda, PKK'nın, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın serbest bırakılması ve PKK'nın terör örgütleri listesinden çıkarılması için AB'de lobicilik faaliyetlerinde bulunduğu aktarıldı.
Terör, Avrupa için tehdit oluşturmaya devam ediyor
AB üyesi ülkelerde, 2022'de terörün ciddi tehdit oluşturduğu ifade edilen raporda, geçen yıl AB topraklarında planlanan, başarısız olan ve hayata geçirilen terör saldırısı sayısının 28 olduğu belirtildi.
Hayata geçirilen terör saldırısı sayısının 16 olduğu, 13'ünün aşırı solcu, 2'sinin radikal, birinin aşırı sağcı gruplar tarafından düzenlendiği kaydedildi.
Geçen yıl 93'ü Fransa, 46'sı İspanya, 30'u Almanya ve 22'si Belçika'da olmak üzere, AB üyesi ülkelerde toplam 380 kişinin terör şüphesiyle gözaltına alındığı, sosyal medya ve internetin, terör propagandası ve zayıf kişilerin terör örgütlerince istihdam edilmesi amaçlı kullanıldığı dile getirildi.
Raporda, Europol Direktrü Catherine De Bolle'nin "Rusya'nın Ukrayna'ya karşı başlattığı savaş, AB'de terörist ve radikallerin olduğu çevreler için olumsuz sonuçlar meydana getirdi. Savaş ilk olarak özellikle aşırı sağcılar olmak üzere radikal gruplarda tepkiye neden oldu ve bazı yabancı savaşçılar çatışmalara katıldı." değerlendirmesine yer verildi.