Bir dönemin en çok konuşulan ve kazanan ekran yüzlerinden biri olan Pınar Eliçe'nin hayatı Beyaz TV'de yorumculuk yapmaya başlamasının ardından yeniden merak konusu oldu. Aslen Yugoslavya doğumlu olan Pınar Eliçe, 1972 doğumlu ve şu sıralar yeniden sahnelere ve ekranlara dönme heyecanını yaşıyor. Pınar Eliçe bir kez evlilik yaptı. 2008 yılında Çetin Çapan'dan boşandı ve bir oğlu var.
Bir zamanlar televizyon dünyasının en ünlü simalarından olan Pınar Eliçe 1972 yılında Yugoslavya’da dünyaya geldi. 1987 yılında O Bir Melekti, Son Gün Son Gece, Kuzgun ve Şeytan Sofrası gibi sinema ve dizi projelerinde yer aldı. 1997 yılında Duydun Mu, 2000 yılında Alabora ve 2008 yılında Olur mu Olur isimli albümleri ile müzik severler tarafından uzun süre takip edilmiştir.
Pınar Eliçe, 2008 yılında eşi Çetin Çapan'dan boşandıktan sonra kayıplara karışmıştı. Pınar Eliçe daha önce verdiği bir söyleşide mesleği bırakmasına dair şunları söylemişti: "Ben hiçbir zaman şöhretin esiri olmadım. Evliliğimde alışverişimi kendim yapıyordum. İnsanlar beni gördüklerinde yadırgıyorlardı. Evde tuvaletleri bile ben temizlerdim. Ev kadınlığı çok zor. Keşke bir işim olsaydı, sabah çıkıp akşam eve gelseydim."
Daha önce eski Esenyurt Belediye Başkanı Gürbüz Çapan'ın kardeşi Çetin Çapan ile bir evlilik gerçekleştirmiş bu evliliği 2007 yılında son bulmuştur. Bu evliliğinden bir kızı birde oğlu vardır. Televizyon dünyasında uzun süre dansları ve şarkıları ile gündemde kaldı.
Eşi Çetin Çapan'dan aldatıldığı için boşanan Pınar Eliçe o dönem şu sözleri söylemişti..
* Neden işinizi bıraktınız? Bu, benim tercihimdi. Ben baskıyla bir şey yapmam! Nerede, ne zaman, ne yapacağımı bilirim. 7 yıl önce bir evlilik kararı aldım ve işimi bıraktım. Çok radikal bir karardı ama benim için doğruydu. Ben evliliğimi evlilik yapmış olmak için yapmadım. Gerçekten ciddi bir evlilikti. İki çocuk dünyaya getirdim. Evliliğimin hakkını verdim.
* Tüm Türkiye'nin tanıdığı bir isimken, mesleğinizi bırakmak zor olmadı mı? Ben hiçbir zaman şöhretin esiri olmadım. Evliliğimde alışverişimi kendim yapıyordum. İnsanlar beni gördüklerinde yadırgıyorlardı. Evde tuvaletleri bile ben temizlerdim. Ev kadınlığı çok zor. "Keşke bir işim olsaydı, sabah çıkıp akşam eve gelseydim" dediğim anlar oldu.
* İşinizden vazgeçmenize değecek kadar büyük bir aşk mıydı eski eşinizle yaşadığınız? Kolay aşık olan bir kadın değilim aslında. Nasıl verdim bu kararı, bilmiyorum. Hayatımda ilk ve son kez aşık oldum. Bir daha da olur mu, olmaz mı bilmiyorum. Bundan sonra hayatıma biri girerse, öncelikle Pınar Eliçe gerçeğini hazmetmesi gerekecek. Bu benim kimliğim. Erkeklere karşı güvensiz ve kırılganım. Emek verdiğim, gözbebeğim gibi baktığım değerler bir sabah yok oldu. Bu bir kadın için; hele de aşk için hayatında radikal kararlar alan bir kadın için gerçekten çok zor. Bunu toplumda birçok kadın yaşıyor.
www.idrak34.com