Daha önce milletvekili dağıtılan CHP’de bu kez belediye dağıtımı yapılıyor. ‘Değişim’ sloganıyla CHP genel başkanlık koltuğuna oturan Özgür Özel, Kemal Kılıçdaroğlu’nun taktiğini uyguluyor.
CHP-DEM PARTİ İTTİFAKI
CHP, İstanbul Esenyurt Belediye Başkanlığı için aday ilan ettiği Ali Gökmen'i HDP/DEM Parti ile yaptığı pazarlık sonucu sağlık sorunlarını gerekçe göstererek geri çekti. Gökmen'in yerine daha önce HDP’den milletvekili adayı olan ve aynı zamanda CHP’li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun başdanışmanı görevinde bulunan Ahmet Özer aday gösterildi.
Esenyurt'ta 'kent uzlaşısı' adı altında ittifak yapan CHP ile DEM Parti'nin yaptığı pazarlığın ayrıntıları belli oldu.
PANİKLEYEN CHP GERİ ADIM ATTI
Akşam gazetesinde yer alan habere göre; ilk olarak CHP Esenyurt İlçe Başkanı Hüseyin Ergin tarafından hazırlanan listeye HDP/DEM Parti tepki gösterdi. Tokatlı olan Ergin'in hemşerilerini listeye yazdığı iddia edildi. HDP/DEM bu listeye karşılık seçilecek yerlerden en az 8 kişi yazdırmak istedi. Bu teklif de CHP tarafından olumsuz karşılandı. Talepleri karşılanmayan DEM, zaten hazırda olan kendi listelerini ilçe seçim kuruluna verdi. HDP/DEM Partili Süleyman Avşar, Esenyurt adayı olarak ortaya çıktı, "Listemizi verdik. Esenyurt'ta seçime giriyoruz" açıklaması yaptı. Bu çıkışın ardından CHP panikledi ve geri adım attı.
CHP, 40 KİŞİLİK LİSTEDE DEM’E 17 SIRA AYIRDI
CHP Esenyurt İlçe Başkanı Hüseyin Ergin tarafından hazırlanan listeye son anda müdahale geldi. Listenin yüzde 42,5'ini DEM Parti'ye ayıran CHP, 40 kişilik meclis üyesi listesinin 17 sırasını ittifak ortağına tahsis etti.
DEM Parti için listenin 3, 7, 9, 13, 16, 19, 20, 22, 24, 25, 27, 29, 31, 34, 36, 38 ve 40'ıncı sıraları boş bırakıldı. HDP/DEM tarafından İlçe Seçim Kurulu'na verilen listede bulunan isimlerin boş bırakılan yerlere yazıldıktan sonra listenin son şeklini alacağı öğrenildi. 23 Şubat saat 17.00'ye kadar listenin son şeklini alması gerekiyor. Listeye göre HDP/DEM Parti'nin meclise en az 7 üye sokması bekleniyor.
STRATEJİSİ DEĞİŞTİ
Bir önceki yerel seçimle bu seçim arasında fark olduğunu kaydeden Özel, "HDP o zaman bir talebi olmaksızın AK Parti'ye kaybettirmek için her şeyi yapıyordu. Bu seçimde gücünü AK Parti'ye değil biraz da muhalefete göstermek talebinde" dedi. DEM'in AK Parti ile 1 Nisan sonrasına yönelik görüşmeler yapıldığını öne süren Özel, "DEM Parti'nin izlediği stratejide kendi sözcüleri, milletvekillerinden okuduğumuz yalanlanmayan bir şekilde, kayyum atama meselesi başta olmak üzere çeşitli görüşmeler yapılıyor. Bize kazandırmak değil, gerekirse kaybettirmek üzerine bir strateji var, bu çok ortada" diye konuştu.
"ŞARTLAR ALEYHİMİZE"
İYİ Parti ve diğer ittifak ortaklarıyla tekrar iş birliği yapmaya gayret ettiklerini aktaran Özel, "Ama bunlar çok sınırlı kalabildi. Ben beyaz çiçeği aldım gittim ama eski ortakları ittifak yapmaya razı edemedim. Elimden geleni yaptım. Şartlar çok lehimize değil gibi gözüküyor. Ancak diğer yandan seçmende ve reflekslerinde bir değişiklik yok" ifadelerini kullandı.
AHMET ÖZER’İN SİCİLİ KABARIK
CHP ile DEM Parti’nin İstanbul’un Esenyurt ilçesindeki ortak adayı Prof. Dr. Ahmet Özer’in sicilinin kabarık olduğu ortaya çıktı. Özer’in HDP/DEM Parti çizgisinde makalelerinin ve açıklamalarının olduğu belirlendi.
2015’TE HDP ADAYI
Aydınlık gazetesinde yer alan habere göre, CHP’nin Özer’den önce aday gösterdiği ve “Sağlık sıkıntıları nedeniyle çekildi” dediği Ali Gökmen’in sağlık gerekçesiyle değil, kendisiyle yapılan şartlı anlaşmadan dolayı Özer’in aday olabilmesi için çekildiği öğrenildi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İstanbul Planlama Ajansı’na danışmanlık hizmeti veren Özer’in CHP’ye de "Kürt meselesi" raporları hazırladığı aktarıldı. Özer’in köşe yazısı ve makalelerinde terör örgütü PKK’ya hiç kusur bulmaması, yeniden açılım önermesi ve CHP’ye DEM Parti konusunda cesur olma çağrıları yapması da göze çarpıyor.
"KÜRTÇE RESMİ DİL OLMALI"
CHP’nin DEM Parti’yle uzlaşarak Esenyurt’ta aday gösterdiği Prof. Dr. Ahmet Özer, Kürtçenin eğitim dili olarak kabul edildiği, ideolojik olarak “tarafsız” vurgulardan oluşan, Kürt kimliğine de atıf yapılan çok kimlikli bir vatandaşlık tanımı içeren hukukî düzenlemeleri savunuyor. Bu talepler de Anayasa’nın ilk dört maddesinin değiştirilmesi anlamına geliyor. Özer, 12 Ocak 2023’te Rudaw TV’ye verdiği röportajında Kürtçe tartışmalarına “Bir toplumu ileriye götürmek istiyorsanız en önemlisi ona dilini öğretmelisiniz. Kendi anadili ile öğrenmeli, bilim yapmalı. Gelişmiş toplumlar çok dilli toplumlardır” sözleriyle dahil oluyor. Özer, Kürtçenin seçmeli dil olarak müfredatlarda yer almasını yetersiz buluyor. Pek çok yazı ve demecinde Türkçe ve Kürtçe iki dilli eğitimin “gerekliliğinin” altını çiziyor.
"TÜRK KAVRAMI DAYATILIYOR"
Ahmet Özer, ilk dört madde ile 66. maddeyi ilgilendiren anayasal taleplerini CHP’nin düşünsel merkezlerinden Sosyal Demokrasi Vakfı’nın (SODEV) Dergisinde 14 Ocak 2015’te şöyle tarif ediyor: “Kürt sorunu bağlamında en acil çözmemiz gereken başlık, vatandaşlık meselesidir. 1982 darbe anayasası, vatandaş olan herkesi ‘Türk’ diye niteliyor. ‘Türk kelimesi aslında etnik değil, Kürdü de kapsayan bir üst kimliği ifade eder’ iddiası ise hem temelsiz hem de inandırıcı değil. Çünkü söylemlere, uygulamalara, mevzuata ve mahkeme kararlarına baktığımızda Türk kavramının açıkça bir ırkı tarif ettiğini ve diğer etnik gruplara dayatıldığını görüyoruz. Burada gereken, Mustafa Kemal Atatük’ün 1921 Anayasası’nda kullandığı ‘Türkiye halkı’ veya ‘Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı’dır... Bütün bunlar ortada dururken bir kimliği diğerlerinin arasından çekip hepsine hakim kılmaya çalışmak, ulus devletin bütün farklılıkları teke indirgeme dönemine aittir ki; bu dönem de artık geride kalmıştır/kalmalıdır.”
"ETNİK YAPILARIN MÜTABAKAT SENEDİ"
Özer, Anayasa ile ilgili fikirlerini SODEV Dergisinin 105/106 numaralı nüshasında “Yasalardaki ırkçı ve antidemokratik söylem, tanım ve belirlemelerin ayıklanması ve fiili uygulamaların buna uyması gerekir. Hiç kuşkusuz bütün değişikliklerin ilk adımı ve temeli anayasa değişikliğidir. Başta 66. madde -’Türkiye devletine vatandaşlık bağıyla bağlı herkes Türk’tür’ ibaresi- olmak üzere diğer etnisiteleri dışlayan milliyetçi ve ırkçı maddeler değiştirilmelidir... İnsanın şerefi olan kimliğini reddetmeyen, çokluk içinde birlik bu sayede ve bu temelde sağlanabilir” cümleleriyle sürdürüyor. Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı (TOHAV) Dergisinin 17. sayısında bu anayasayı “Farklı etnik yapıların, mezheplerin milli mütâbakat senedi olan bir anayasa” diye tarif ediyor. 12 Şubat 2021’de Mersin Kent Haber Sitesinde “Yeni anayasanın felsefesi ne olmalı? Her şeyden önce ideolojik olarak tarafsız olmalı, etnik bakımdan kör olmalı, din ve inanç açısından tamamen tarafsız durmalıdır” tezini paylaşıyor.
ÖZERKLİK İSTEDİ
Ahmet Özer, “kent yönetiminde özerklik” adı altında eyalet sistemi talep ediyor. Avrupa Konseyi Yerel Yönetimler Özerklik şartına konulan çekincelerin kaldırılmasını teklif eden Özer, TOHAV Dergisinin 17. sayısında şu ifadeleri yazıyor:
“Yerel yönetimler kendi parlamentolarıyla idare edilmelidir. Kendi güvenliğini asayişini kendi sağlamalıdır. Kendini idare etmek kamçılayıcı olacaktır; öz savunmalarını yapma gibi sorumlulukları yerel yönetimler üstleneceğinden ulusal projelere yönelim hız kazanacaktır.”
Özer pek çok söylevinde terörle mücadele yasasını, milli savunmaya ayrılan bütçeleri ve koruculuk sistemini de eleştiriyor:
“Bütçesinin önemli bir kısmı her yıl savunma giderlerine ayırmakta; çatışmalar bölgenin iç dinamiklerini ve ulusal zenginlikleri, köylerini, kasabalarını, kentlerini, ormanlarını, topraklarını, hayvanlarını ve hatta insanlarını yok etmekte; devlet, çözemediği sorunun çözümünde, koruculardan medet ummakta, koruculuğu yaygınlaştırmakta, bunu yaparken hem sorunu besleyen çağdışı kurumları korumakta ve geliştirmekte hem de iç barışı sağlayacak toplumsal dengeyi dinamitlemektedir.” (24 Haziran 2021 Independent Türkçe)
"KÜRTLER’İN DEVLET KURMA HAKKI VARDIR"
CHP’nin İstanbul’un Esenyurt ilçesinde DEM Parti’yle uzlaşarak aday gösterdiği Prof. Dr. Ahmet Özer’in önceki gün 7 Ağustos 2014’te Rudaw TV’de söylediği “Irak bölünürse, bağımsızlık ilanı daha meşru hale gelebilir. Ancak, Irak bölünmese de Kürtler’in devlet kurma hakkı vardır. Nitekim Kürtler referanduma gidecek. Güney Kürtleri için tarihi adım olan bağımsızlık mukadder görünüyor” ifadeleri gündem olmuştu.
Özer’in yine aynı kanalda Türkiye’nin, Suriye’nin kuzeyini ABD desteğiyle işgal eden PKK uzantısı YPG’yi korumasını istediği de görüldü. Özer, “Kürtler Kasr-ı Şirin’de ikiye bölünmüştü. Lozan’da da dörde bölündüler. Uzun süre bölünmenin her türlü dezavantajını yaşadılar. Ama sanırım ilk defa Kobani’de birleştiler, bir oldular. Bunun getirisini, tadını, onurunu yaşayarak gördüler... (Türkiye) Şimdi de Suriye'de yanlış politikaya bir yenisini ekleyerek birçok bahaneyle, tarihsel ve akrabalık bağlarından ötürü koruyup kollaması gereken ve Suriye'de ancak bu yolla etkin olması olası Kürtleri karşısına alarak kazanımlarını sönümlendirmeye uğraşmaktadır” dedi.
________________
ÖZEL'DEN 'KANDIRILDIK' İTİRAFI
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "HDP önceki seçimde AK Parti'ye kaybettirmek için her şeyi yapıyordu. Bu seçim bize kaybettirmek üzerine stratejileri var" dedi.
Meclis'te gazetecilerle bir araya gelen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, DEM Parti'ye yönelik çarpıcı ifadeler kullandı. Özgür Özel, kent uzlaşısı kapsamında DEM ile bir protokol yapmadıklarını ancak bir seçim bölgesinde DEM Parti'nin kendi kriterlerine uyan aday olması durumunda onu destekleyebileceğini ifade ettiğini söyledi.