İftar esnasında veya hemen sonrasında tüketilecek tatlı, sindirim sistemine ağır gelecek ve kan şekerinin hızla yükselmesine sebep olacaktır. Bu sebeple tatlının iftardan en az 2 saat sonra tüketilmesi ve az şekerli olması gerekmektedir. Ramazanda sağlıklı beslenebilmek için önümüzde 2 öğün seçenek hakkı var. Bizlerin bu öğünleri mideyi ve karaciğeri yormayacak besinlerle geçirmemiz gerek ki ertesi gün hafif bir oruç geçirelim.
RAMAZAN'DA ŞEKER TÜKETİMİNDEN KAÇININ!
Ramazan'da uzun saatler aç kalındığında ortaya çıkan kan şekeri düşüklüğü sebebiyle tatlı krizleri yaşanabiliyor. Bu yüzden hemen iftar olsun istiyor ve o tatlıyı mideye indirmeyi planlıyoruz. Ancak böyle hızlı ve düşünmeden hareket etmenin bedelini yine midemiz ödüyor.
RAMAZAN'DA HİÇ Mİ TATLI TÜKETMECEĞİZ?
Şayet şeker hastalığımız yok ise haftada ikiyi geçmeyecek şekilde sütlü tatlılardan yana tercih kullanarak tüketebiliriz. Bu tatlıları tükettiğimiz takdirde mevcut diyet listelerimizden 1 su bardağı süt, 1 dilim ekmek veya 1 orta boy meyve hakkınızı eksilterek; haftada bir gün, 1 porsiyon sütlü bir tatlı, 1 porsiyon meyve tatlısı veya 1 porsiyon güllaç tüketebilirsiniz.
İftarda aşırı şerbetli, yağda kızartılan hamur tatlılarından uzak durulmalıdır. İftar sırasında veya hemen sonrasında tatlı tüketimi, sindirim problemlerine ve ani kan şekeri bozulmalarına neden olabilir. öz önünde bulundurulması gereken bir diğer nokta ise hazır satın almaktansa evde kendimizin yaptığı, içeriğini bildiğimiz sütlü tatlıların tercih edilmesi.
Tüketeceğimiz tatlıların meyve ve sütün birleştiği tatlılardan olması fayda sağlayacaktır. Taze mevsim meyveleriyle hazırlanan kompostolar ve kuru incir, kayısı, hurma, üzüm gibi kuru meyvelerle yapılan hoşaflar tatlı tüketiminde en sağlıklı seçenek olacaktır. Meyvelerle hazırlanan tatlıların tercih edilmesi ek olarak günlük posa tüketimini de giderecektir.