“Ben bir insan, ben bir Türk şairi Nâzım Hikmet ben tepeden tırnağa insan tepeden tırnağa kavga, hasret ve ümitten ibaret...”
Bugün büyük şair Nâzım Hikmet’in 60. ölüm yıldönümü! Bugün, memleketine hasret gözlerini yuman ustayı şiirleriyle andığımız gün... Bugün isyan günü, bugün hürriyet günü...
“1902’de doğdum
doğduğum şehre dönmedim bir daha
geriye dönmeyi sevmem
üç yaşımda Halep’te paşa torunluğu ettim
on dokuzumda Moskova’da komünist Üniversite öğrenciliği, kırk dokuzumda yine Moskova’da Tseka-Parti konukluğu ve on dördümden beri şairlik ederim.”
Kendi “otobiyografi”sinde böyle yazmış şair Nâzım Hikmet...
İnandıkları uğruna her şeyi göze alan, sevdaları, şiirleri uğruna savaşan... Vatanına hasret yitirdiğimiz usta şairi evrensel bir değer yapan adalet duygusu değil mi?
Bugün bizlere çok uzak olan adalet arayışı hâlâ devam ediyor. Hayatını ve ülkesinde olup biten çirkin düzeni dizelerine döken usta bugün çeşitli etkinliklerle anılacak.
Moskova Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı olarak her yıl düzenli yapılan etkinliklerde bu yıl müzisyen Onur Akın konser verecek...
Konser öncesi Akın ile konuştuk.
Akın yaklaşık 35 yıllık sanat hayatında en çok Nâzım Hikmet’in şiirlerini bestelemiş. Akın, “Kendi şiirinin içinde bestesinide yapan ve gizleyen bir şairdir büyük usta Nâzım Hikmet, besteciye de yalnızca o melodiyi bulmak kalır. Doğru ezgiyi hisseder ve bestelerseniz de zamana karşı direnen uzun soluklu şarkılar çıkar” diyor. Akın, Moskova’da vereceği konser için ise “Moskova konserimde hem benim hem de başka bestecilerin bestelediği Nâzım Hikmet şiirlerinden oluşan bir repertuarın yanısıra, benim yıllar içinde yaptığım ve klasikleşip sevilen şarkılarımı da seslendireceğim. ‘Bekle Bizi İstanbul’, ‘Asi ve Mavi’, ‘Geceyi Sana Yazdım’, ‘Yağmur Yüreklim’ gibi” diyor.
“Benim için Nâzım Hikmet öncelikle Türk dilinin en büyük şairi olmayı ifade ediyor. Şiirlerinin çevrildiği her dilde, Türkçe kadar güçlü bir etki yaratmasıyla da, evrensel bir şair olmanın en güzel örneği” diyen Akın, “Nazım Hikmet gibi büyük bir ustayla, ozanla aynı toprakların ve kültürün sanatçısı olmanın gururunu yaşıyorum. Keşke kendi ülkesinde özgürce yaşayabilseydi, vatanına ve başta oğlu Mehmet olmak üzere, tüm sevdiklerine hasret kalarak sürgünde ölmeseydi... Anadolu’da bir köy mezarlığına gömülebilseydi vasiyetinde olduğu gibi, hele başında bir çınarın olduğu. Çünkü en büyük vatan şairi ve yurtseverlerin başında gelir Nâzım Hikmet. ‘Kuvayi Milliye Destanı’ ve ‘Memleketimden İnsan Manzaraları’ bunun en güzel örnekleridir...” ifadelerini kullandı.
60. YIL KONSERİNİ BÜYÜK BİR MUTLULUKLA KABUL ETTİ
Akın, etkinlikte yer almasını ise şöyle anlatıyor: “Her yıl Moskova Nâzım Hikmet Vakfı tarafından yapılan bu yıl ki etkinlik için, vakfın başkanı Ali Galip Savaşır beni aradı ve 60. yıl anma konserini benimle yapmak istediklerini söyledi. Ben de büyük bir mutlulukla onur duyacağımı söyledim. Konser Moskova’nın en önemli konser salonlarından Russkaya Pesnya’da gerçekleşecek. Türk ve Rus Nâzım Hikmet severler bu konserde bir araya gelecek.”