Dünyanın her yerinde, ilginç ve eski geleneklerin çoğu günümüzde bile devam ediyor. Özellikle Nepal, gelenek ve görenek konusunda oldukça ilginç bir bakış açısına sahip.
İşte Kumari ismi verilen çocuk tanrıçalar da bu geleneklerden bir tanesi. Ayaklarının yere değmesi bile yasak olan bu kız çocukları nasıl bir hayat sürüyor?
Nepal'de bazı kız çocuklarının kutsal olduğuna inanılıyor.
Katmandu Vadisi’nin tanrıçası Taleju’nun ruhunun bir küçük kız çocuğunun bedeninde reenkarne olduğuna inanılıyor. Tanrıça Kumari olarak adlandırılan bu çocuklar sadece kızlar arasından, Newari kökenli Shakya ailesinden seçiliyorlar.
2-6 yaş arasındaki kız çocukları arasından seçilen tanrıçaların bu kriterlere uyması ve birçok ritüeli tamamlaması gerekiyor.
Kumari olabilmek için ilk kriterler neler?
Çocukların tanrıça olabilmeleri için 32 güzellik kriterinin hepsinden tam puan alması gerekiyor. Bu kurallardan bazıları; deniz kabuğu gibi bir boyna, ördek gibi yumuşak ve net sese, kapkara gözlere ve kıvrımlı cinsel organlara sahip olmak.
Bu sözde güzellik kriterlerinin hepsine sahip olan kız çocuklarının Kumari olmayı belirleyen iki aşamayı daha tamamlamaları gerekiyor.
Seçim aşamaları nasıl oluyor?
Kumari adayı çocuklar, kendilerinden önceki Kumari’nin sahip olduğu oyuncaklar ve ona ait olmayan oyuncaklarla birlikte bir odaya konuluyor. Gerçek Kumari’nin, bir önceki Kumari’ye ait oyuncakları hissedip seçmesi bekleniyor.
Bu aşamayı geçen çocukların ise ölmüş inek, domuz, tavuk ve bufalo kafası bulunan karanlık odalarda bir geceyi soğukkanlılıkla geçirmesi gerekiyor. Tüm bu aşamaları başarılı bir şekilde tamamlayan kız çocuğu, Nepal’in tanrıçası olarak seçiliyor.
Tanrıça seçilen çocuklar çok zorlu bir hayat yaşıyor.
Tanrıçaların Katmandu’da kendilerine tahsis edilen evde yaşamaları gerekiyor. Ne yazık ki çocuklar bu evden yalnızca 13 kez çıkabiliyor. Bu 13 kısıtlaması ise yalnızca dinî bayramları ve festivalleri kapsıyor.
Kumariler, gün içerisinde yalnızca bir defa pencereden dışarıyı seyredebiliyor. Kısıtlı zamanlarda yalnızca ailesiyle iletişim kurabilen bu çocuklar, okula da gitmiyor.
Ayaklarının yere değmesi yasak olan tanrıçalar, 17. yüzyıldan beri bu geleneğin kurbanı oluyor.
Özel günlerde halk arasına karışan Kumariler, hediyelerle ve büyük coşkuyla karşılanıyor. Hatta ayaklarının yere değmesi yasak olduğu için halk bu kızları omuzlarında taşıyor.
2300 yıllık bir kökeni olan bu gelenek, ne yazık ki birçok küçük çocuğu zorlu bir hayata sürüklüyor.
Kumariler genç kız olduklarında tanrıçalıktan men ediliyorlar.
Çocuklar ilk regl olduklarında, Nepal halkı onların masumiyetlerini kaybettiklerine inanıyor. Bu yüzden, ergenliğe giren Kumariler, tanrıçalıktan atılıyor ve onların yerine daha küçük kızlar seçiliyor.
'Kumari ile evlenenlerin çabuk ölecekleri' şeklindeki batıl inanç ise bu çocukların ömür boyu yalnız kalmalarına ve asosyal yaşamalarına sebep oluyor.
Gerçekten bu gelenek, insanın tüylerini ürpertiyor. Bunun gibi daha birçok ilginç gelenek günümüzde hâlâ devam etmekte.
Kaynaklar: The New York Times, Heaven Himalayaİlginizi çekebilecek diğer içerikler: