Müzik yasakları bitmiyor. Yasaklanan konserlere hemen hemen her ay bir yenisi ekleniyor. Pandemi ile başlayan müzik saat yasağı sınırlaması ise hâlâ devam ediyor. Önceki günlerde Şile Kaymakamlığı, kıyafetleri nedeniyle hedef gösterilen şarkıcı Gülşen‘in konserini “İşletmenin ‘Canlı Müzik İzin Belgesi’ yok” diyerek iptal etmişti. Bunun üzerine kaymakamlık bir açıklama yapmış, biz de dün sayfamızda bu açıklamaya yer vermiştik.
Hatırlayalım, yakın zamanda yasaklanan konserler arasında, Müzisyen Niyazi Koyuncu da Pendik Halk Eğitim Merkezi’nin 25 Mayıs’ta Sahil Meydanı’nda düzenleyeceği etkinlikte sahne almasının AKP’li Pendik Belediyesi tarafından engellendiğini duyurmuş ve Koyuncu, engellemeye ilişkin “Belediye, iptal gerekçesi olarak kurumlarının ‘değer yargılarını ve görüşlerini’ paylaşmayan bir müzisyenin, Pendik meydanlarında konser yapmasına müsaade edilemeyeceğini sunmuştur” ifadelerini kullanmıştı.
SANAT...
Isparta Uluslararası Gül Festivali’nde 3 Haziran’da yapılacak Melek Mosso konseri yine belediye tarafından iptal edilmiş ve Melek Mosso yaptığı açıklamada, “Ben bu ülkenin kadınıyım. Fikirlerimle, vizyonumla, hayallerimle her yeni gün geleceğe sanatımı işliyorum. Genci yaşlısı milyonlarca sevenim var. Birkaç kendini bilmeze kalmadı benim ahlakımı sorgulamak, kadınlık onuruma laf atmak. Bu zihniyetteki insanlar kendi yüreklerindeki karanlığı ve sapıklığı bizim hayatımıza da sokmaya çalışıyorlar ama buna asla izin vermeyeceğim, vermeyeceğiz... Ben Isparta’ya elbet gidecek ve şarkılarımı söyleyeceğim. Bugün olmazsa yarın sarılacak kalplerimiz” demişti.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 19 Mayıs etkinliğinde konser verecek olan Apolas Lermi, iki konserinin iptal edildiğini açıklamıştı. Lermi, “Malum kişinin beni hedef gösteren açıklamaları ve paylaşımları sonucu 29 Mayıs Denizli konserimiz Pamukkale Belediyesi tarafından, 11 Haziran Bostancı konserimiz organizasyon tarafından iptal edilmştir. Son günlerde hakkımda çıkan yalan haberlerle ilgili bir açıklama yapacağım” açıklamalarını yapmıştı.
Bunlar sadece yakın zamanda olanlar. Geçmişi kurcalarsak tüm yasakları vermeye sayfalar yetmez.
Gazetemize müzik yasaklarıyla ilgili görüş veren müzisyenlerin ortak cümlesi ise, “Müziği yasaklamak olmaz, Müzik susmaz. Susmayacak” şeklinde...
"ONLAR SANAT DÜŞMANI!"
CAHİT BERKAY
Ortada çok aşikâr bir sanat düşmanlığı var. Düşmanlık derken, sanatın herhangi bir dalını, anlamadıkları ya da onlara hitap etmediği için çok kolay yasaklayabiliyorlar. Yaşamlarında sanatın değerlerinden ve güzelliklerinden yoksun, eksik yaşıyorlar. Onlar için, o yasak, bu yasak... Ama yasakladıkları şeyin ne olduğunu bilmiyorlar. Sanat toplumun çimentosudur. Ama onların çimetodan anladıkları beton. Ülkenin her yanını beton ile kapladılar.
Oysa ki sanatın her dalı insanları ortak duygularda buluşturur; gülümseten bazen ise hüzünlendiren bir olgudur. Bizlerin omuz omuza, yan yana durmasını istemiyorlar. Bahaneler çok, şimdi kıyafet bahane... Bunlar sanattan nasiplerini almadıkları için yasaklamak da kolay. Kasıtlı sürüyor müzikte saat yasağı. Sabaha kadar konuşuruz ama dinleyen yok.
Bakın dün Eşref Kolçak anısına Gemlik Film Festivali’ndeydik. CHP’li belediyeler sayesinde toplum nefes alıyor. Halka açık bir konserdi ve neredeyse bütün Gemlikliler oradaydı. Bu zor günlerde insanlar biraz olsun gülümsediler, hoşluklar yaşadılar bunlar çok önemli.
Bir yanda sanatla ilgisi olmayan, sanat yasakları. Diğer tarafta sanata önem veren belediyeler var. Ben bu CHP’li belediyelere teşekkür ediyorum. Yasağa takılmadan konser verdik. Türkan Şoray, toplumun kendisine olan sevgisini yaşadı. Keşke ülkemizdeki tüm insanlar bu güzelliklere şahit olsa bu güzellikleri yaşasa.
Doğru ve hakkaniyetli bir seçim olursa ve halk düşünerek seçim yaparsa düzelir birçok şey.
FERHAT GÖÇER (MÜZİSYEN)
Müzik sınırlama ve konser yasağı kabul edilemez... Etkinlik alanı dışında kalan insanları rahatsız etmeyecek şekilde desibel denetimi ve konum seçimleri yapılarak tüm yasakların kaldırılması gerektiğini düşünüyorum...
ASYA (MÜZİSYEN)
Müzik emekçilerinin nefes almaya ihtiyacı var. Alan şartlarının uygunluğu ve desibel ölçüsünün diğer insanları rahatsız etmeyecek şekilde kontrolü sağllanarak yola devam edilmeli.
GÜLSİN ONAY (PİYANİST)
Müzik ve sanatın tüm dalları, insanların kendilerini özgürce ifade edebildiği, duygularını dile getirebildiği zenginlikler. Özellikle pandemi dönemi sanatçılar için bunu yapmakta büyük kısıtlar yaşadıkları, maddi manevi büyük zorluklar yaşadıkları bir dönem oldu. Şimdi sağlık önlemlerine dikkat ederek, gürültü kirliliği yaratmayan konser için ayrılmış mekânlarda hiçbir kısıtlamanın olmadan sanatlarını icra etmeleri gerektiğini düşünüyorum. Kısıtlamalar, yasaklamalar insanlığın yaratıcı, iyileştirici gücünü zedeler, hür ve özgürce ifadeye zarar verir.
ERSİN ANTEP (MÜZİKOLOG)
Müzik insanlar arasındaki en eski iletişim vasıtalarından... Çoğu zaman sözlerin anlatamadığı birçok şeyi düşündürür ve fark ettirir. Özellikle toplum yaşamında anlaşılmayacak kadar büyük bir değeri vardır. Günümüzde Endonezya ve Filipinler gibi tahmin edilmeyecek ülkelerin koro müziğine büyük yatırımlar yaparak olağanüstü sonuçlar almasıyla Almanların II. Dünya Savaşı sonrasında kendi bestecilerinin müziklerine ve kültürlerine güçlü şekilde önem vermesinin altında aynı sebep yatar: Bir kültür olan müzikten azami yararlanmak... Planlanan, ardından yasaklanan konserler konusunda ilgili kurumların yaklaşımını kavrayamadığımı söylemeliyim. Bebek mevlidinden statlardaki şarkılara, camiden okul çatısındaki etkinliklere kadar müzik varken ve var olmalıyken işitme sağlığına yönelik desibel konusunda kısıtlamalarla ses çoğaltan cihazlara dair denetim yapmak yerine tamamen müziğin yasaklanmasının gereğinin de topluma açıklanması gerektiğine inanıyorum. Birbirimize her devirde ihtiyacımız var. Birbirimize müziğin kurduğu köprüyle ve dolaysız anlatımla yaklaşmaya, değer katmaya ise çok daha fazla ihtiyacımız var.
www.idrak34.com