17. İstanbul Bienali, mekana özgü yerleştirmeler ve farklı sergileme yöntemleri ile izleyicileri yeni deneyimler yaşamaya davet ediyor. Bu kapsamda bienal, Balat semtindeki 15. yüzyıldan kalma Küçük Mustafa Paşa Hamamı'nda ses alanındaki yenilikçi ve deneysel çalışmalarıyla tanınan Lübnanlı müzisyen Tarek Atoui'nin yapıtına yer veriyor.
Sesin kulak dışındaki duyu organları tarafından nasıl algılandığı üzerine çalışmalar yapan Atoui'nin yerleştirmesi, bienalde Institut français'in desteğiyle üretilerek sergileniyor.
Yerleştirme, Atoui'nin sürece dayalı iki çalışmasını bir araya getiriyor. İlki "Suların Tanığı"nda, sanatçının Eric La Casa ve bir grup yerel ses mühendisiyle İstanbul'un farklı bölgelerindeki rıhtımlardan aldığı deniz altı ses kayıtları duyuluyor.
Diğer eser ise Atoui'nin Kovid-19 salgını döneminde çocukların devam ettiği kreşte, eğitim pratiklerine, ses algılarına ve ses oyunlarına başvurarak yürüttüğü çalışmalardan yola çıkarak geliştirdiği "Fısıldayan Oyun Alanı" olarak izleyicilerle buluşuyor.
Sanatçının müzisyenler, enstrüman imalatçıları ve farklı alanlardan araştırmacılarla bir dizi iş birliğine dayanan yerleştirmesinde rıhtım seslerinden derleyerek hazırladığı besteler, çocuk yuvalarından gelen eğitim nesneleri ve kaplar kullanılarak çalınıyor.
Tarek Atoui'nin Küçük Mustafa Paşa Hamamı'ndaki mekana özgü bu yerleştirmesi, pazartesi günleri hariç her gün 10.00-18.00 saatlerinde ücretsiz olarak ziyaret edilebilir.
"CAN KULAĞIYLA DİNLEME"
Sanatçının bienaldeki diğer projesi ise kendini, birbirini ve doğayı can kulağıyla dinlemeyi amaçladığı "Can Kulağıyla Dinleme" başlıklı atölye serisi, Vuslat Vakfı iş birliğiyle İKSV Alt Kat'ın hayata geçirdiği atölye, bienalin açık olduğu iki aylık süre boyunca 7-14 yaş aralığındaki çocuk ve gençlerin sanatla olan ilişkilerini kuvvetlendirmeyi hedefliyor.
Atoui'nin ses ve dinleme odaklı sanat pratiğinin temel yapıtaşlarından biri olan atölye çalışmaları, farklı yaş gruplarındaki çocukların ve gençlerin katılımıyla her tekrarında gelişip dönüşerek, İstanbul'un en eski hamamlarından birine kulak verme ve tarihi dinleme fırsatı sunacak.
Atölye Pikolo'nun yürütücülüğünde gerçekleştirilen atölyeler sırasında katılımcılar, özel yapım elektronik enstrümanlarla müziği ve yeni teknolojileri yeniden keşfedebilecek.