Sarıgül, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, toprak kaymasının ardından tüm kamu kurum ve kuruluşlarının dayanışma içerisinde göçük altındaki işçilere ulaşmaya çalıştığını anlattı.
İşçilerin hayatta kalmış olmasını temenni eden Sarıgül, "İnşallah canlarımıza ulaşırız, onlara kavuşmanın mutluluğunu beraber yaşarız." diye konuştu.
Erzincanlı olduğunu anımsatan Sarıgül, memleketinin bu olay nedeniyle yüreğinin yandığını söyledi. Sarıgül, yurdun dört bir yanında siyasi parti ayrımı olmaksızın İliç'teki toprak kaymasına ilişkin telefonlar aldığını da dile getirerek, kendisini arayanlara teşekkür etti.
Maden sahasındaki toprak kayması nedeniyle Fırat Havzası'nın siyanür tehlikesi altında olduğuna yönelik söylemleri hatırlatan Sarıgül, bu yönde bir tehlikenin önlenmesi için gereken adımların atılmasını istedi.
Madeni işleten şirketin insanlığa ve doğaya karşı suç işlediğini belirten Sarıgül, "Bu saatten sonra tedbirler, bilim ve hukuk konuşmalı. Bu olaydaki hukuki sorumlular mutlaka adalet önüne çıkarılmalı." ifadelerini kullandı.
Mustafa Sarıgül, TBMM'de bu konuda araştırma komisyonu kurulmasından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "Komisyonun bu konuyu siyaset üstü olarak inceleyeceğine inanıyorum. Kanada firması neden kendi ülkesinde faaliyet yapmazken ülkemizde siyanürle altın arıyor? Uluslararası madencilik firmalarının altın aramasından ülkemizin ne kazandığını ve ne kaybettiğini belirlememiz gerekiyor." dedi.