Mide botoksu, son yıllarda öne çıkan zayıflama yöntemleri arasında yer alırken, işlem sonrasında bir uzmandan destek alarak beslenme programının düzenlenmesi gerekiyor.
Diyetisyen Kübra Karakuş, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, anestezi gerekmemesi, zahmetsiz olması ve hızlı sonuç sağlaması nedeniyle diyet ve egzersizle sonuç alamayan kişilerin sıklıkla "mide botoksu" yöntemini tercih ettiklerine dikkati çekti.
"AMAÇ, KİŞİNİN TOKLUK SÜRESİNİ UZATMAK"
Söz konusu uygulamayla, midedeki düz kasların kasılmasının sınırlandırılarak, mide boşalmasının yavaşlatıldığını belirten Karakuş, "Mide botoksunda amaç, kişinin tokluk süresini uzatmaktır. İştahta azalma ve daha az yemek yeme ihtiyacı ile beraberinde kişide makul sürede kilo kaybını sağlar" ifadesini kullandı.
Karakuş, mide botoksunun etkisinin ortalama 4-6 ay sürdüğüne işaret ederek, şu değerlendirmede bulundu:
"Mide botoksu geçici bir etkiye sahiptir. Bu süreçten verim alabilmek için kişi, doğru beslenme programı ve egzersiz ile destekleyerek süreci hayat tarzı haline getirmelidir. Kişi, süreci doğru beslenme ve hayat tarzı değişikliğiyle ilerletebilirse botoksun etkisi geçtikten sonra da tekrar kilo alma problemi ile karşılaşmaz."
Karakuş, bu süreçte kişinin bir beslenme uzmanından mutlaka yardım alması gerektiğinin altını çizdi.
"TANESİZ SIVI BESLENME"
Uygulamayı takip eden 3 gün boyunca sıvıyla beslenilmesi gerektiğini belirten Karakuş, metabolizmayı bozmamak ve kas kaybı yaşamamak için proteinden zengin "tanesiz sıvı beslenme" programı uygulanması gerektiğini bildirdi.
Karakuş, uygulama sonrasındaki 4-10 günlük dönemde de sıvı-yumuşak diyete devam edilmesi gerektiğine işaret ederek, şunları kaydetti:
"Bu dönemde de yüksek proteinli beslenmek önem taşıyor. Kişiler, uygulamadan 10 gün sonra normal beslenmeye hazır oluyor. Bu süreçten sonra düşük karbonhidrat ve düşük yağlı, yüksek proteinli, kişiye uygun listeler hazırlanmalı ve bu listelerle birlikte hafif egzersizlerle kişinin beslenmesi desteklenmelidir. Bu süreç boyunca kişinin kas yağ ve su oranları haftalık olarak düzenli takip edilmeli ve oluşacak herhangi bir eksiklik durumunda beslenme tedavisinde buna yönelik değişiklikler yapılmalıdır."