Sık sık gittiğiniz büyük marketleri düşünün. Fırın ve ekmek reyonu genellikle nerede, arkada değil mi? İşte bu, sıradan bir tesadüf değil.
Ekmek almak için girdiğiniz marketten çikolata, meyve ve daha birçok şey alıp çıkanlardansanız üzgünüz ama stratejilerin kurbanı olmuşsunuz. Neden mi? Gelin anlatıyoruz.
Tüketici psikolojisi iş başında
Temel ihtiyaçlarımızın başında ekmek geliyor. Genelde ekmek almak için markete giriyoruz ama yalnızca ekmek alıp çıkmak marketlerin işine gelmez. Bu yüzden de ekmek reyonunu en arkaya yerleştirerek bizi mağazanın tamamını dolaşmaya zorluyorlar.
Bu süreçte de gözümüz yeni ürünlere, indirimlere, kampanyalara veya cazip paketlemelere takılıyor. Sonuç? Bir ekmek almak için girdiğimiz marketten koskoca bir poşetle çıkıyoruz.
İşletmeler, bu konuda yapılmış araştırmalara göre de taktik geliştiriyor. Bir araştırmaya göre de harcanan para, alışverişe harcanan zamanla ilgili değil, alışveriş yaparken yürünen mesafe ile belirleniyor. Yani o, arka reyona gidilecek!
Market koridorları, tüketicilerin göz hizasına göre düzenlenmiş birer reklam alanından ibaret.
Ekmek reyonuna doğru yürürken çikolata, kraker, sos, belki de şampuan bile dikkatimizi çekiyor. Araştırmalar, insanların farkında olmadan planladıklarından daha fazla ürün aldıklarını gösteriyor.
Bu yöntem, marketlerin satışlarını artırırken bizim “Aslında bunu almam gerekmiyordu?” diye düşündüğümüz ürünlerin çoğalmasına yol açıyor.
Kokunun gücünü de kullanıyorlar.
Ekmek reyonları genellikle fırınların yanında bulunuyor. Taze pişmiş ekmek kokusu marketin içine yayılırken aslında o koku bizi daha fazla alışveriş yapmaya teşvik ediyor.
Kokuların insan davranışları üzerindeki etkisi de kanıtlanan bir gerçek olduğu için özellikle aç karnına alıveriş yapıyorsanız daha fazla harcama yapmak kaçınılmaz.
Her şey planlı.
Her ürünün yeri planlı ve marketler düzenlerini rastgele oluşturmuyor, her şey tüketici alışkanlıklarına göre değişiyor. Meyve ve sebze reyonları genelde girişte yer alıyor çünkü renkleri ve tazelikleri alışverişe motive ediyor. Bunun bir diğer nedeni de insanlar sağlıklı yiyecek aldığı için kendi içlerinde bir tane de sağlıksız alabilirim düşüncesini yaratmasında yatıyor.
Çikolata ve sakız gibi kasaların yanında duran ürünler de bu stratejinin bir parçası. Ekmek reyonu da son dokunuş etkisi yaratarak markette dolaşırken hissettiğimiz yorgunluğu ekmeği alıp çıkmak gibi bir dürtüyü ortaya çıkarıyor.
Peki, bu bilgiyle bir dahaki sefere markete girerken ne yapacaksınız? Sadece ekmek mi alacaksınız yoksa gözünüz yine başka reyonlara mı kayacak? Şimdi, bunu düşünmenin tam sırası!
Kaynaklar: The New York Times, Research Gate, Gale AkademikBunları da inceleyerek alışveriş alışkanlıklarınızı değiştirebilirsiniz: