Küresel markaların bulundukları ülkeye uyum sağlamak için ürünlerini adapte ettiklerini biliyoruz. Aslında ürün çeşitliliğinde de benzer bir durum söz konusu.
Tek farkı, şirketler bu sefer ürünün kendisini değil satış stratejisini ülkelere göre adapte ediyor. Bazen bu durum, Türkiye’de daha sınırlı sayıda ürün çeşidi görülmesine sebep oluyor.
Örneğin Japonya’da 300 adet Kit Kat çeşidi varken ülkemizde bu kadar çeşit bulunmuyor.
Tabii bu durumun ardındaki sebepse, Kit Kat’ın telaffuz esnasında "kazanç" anlamına gelen “kitto katsu” (き っ と 勝 つ) ifadesini çağrıştırması. Bu sebeple Kit Kat Japonlar tarafından âdeta bir şans tılsımı gibi görülüyor.
Bunun da farkında olan marka, Japonların bu ürüne olan ilgisinden de faydalanmak adına çeşitli aromalara sahip Kit Kat’lar üretiyor.
Türkiye'deki ürün çeşitliliğinin daha az olmasının en temel sebebi pazarın büyüklüğü ve talep!
Markalar bir pazara giriş yaparken ya da o pazarda faaliyetlerine devam ederken öncelikle o pazarın özelliklerine bakarlar. Örneğin, Türkiye'nin nüfusu ve ekonomik büyüklüğü, bazı markalar için diğer ülkelerdeki pazarlara kıyasla daha küçük olabilir.
Bu durumda, markaların Türkiye'deki tüketici taleplerine ve satış potansiyeline göre ürün çeşitliliğini azaltmalarına şahit olabiliriz.
Kit Kat örneğinden ilerleyecek olursak, zencefil ya da vasabi aromalı bir çikolatanın ülkemizin damak tadına uymayacağı bir gerçek. Bu sebeple, bu çeşitlere talep de az olacağından marka ürünün bu çeşitlerini ülkemizde satmayı tercih etmiyor olabilir.
Bu da bizi ikinci sebep olan tüketici tercihleri ve kültürel farklılıklara getiriyor.
Ülkelerin kültürel özellikleri de markaların ürün çeşitliliği konusunda alacağı kararları belirlemede etkili oluyor.
Daha önce de bahsettiğimiz gibi damak tadı, toplumsal normlar, kültürel yapı gibi ülkelere has özellikler dolayısıyla yurt dışında olan bazı ürünler veya varyasyonlar Türkiye'de talep görmeyebilir veya kültürel olarak uygun olmayabilir.
Ülkenin ekonomik durumu da oldukça etkili tabii.
Bir marka ya da ürün farklı bir ülkeye giriş yapmak istediğinde en önemli faktör ürünlerini o ülkede satabilecek olması.
Bu sebeple o ülkenin alım gücü de ürün çeşitliliği söz konusu olduğunda markaların göz önünde bulundurduğu temel faktörler arasında yer alıyor.
Buna ek olarak, ülkenin tedarik zinciri alt yapısı ve ülkenin ticaret konusundaki yasaları da bir markanın o ülkeye getireceği ürünleri seçerken dikkate aldığı noktalardan.
Sonuç olarak, çok uluslu şirketler çeşitli ülkelerde faaliyetlerini yürütürken birçok faktörü dikkate almak zorunda kalıyor.
Markalar çoğu zaman bir standart yakalamaya çalışsa da, her ülkenin kuralları, kültürü ve koşulları birbirinden oldukça farklı olduğundan dolayı bazı ülkelerde daha fazla çeşit görürken, ülkemizde de olduğu gibi, bazı ülkelerde de daha az çeşit ürün görebiliyoruz.
Kaynak: HBR, Stratejik Küresel Pazarlamaİlginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz: