Liselere Geçiş Sınavı’nda (LGS) başarılı olmanın ilk koşulu planlı ve programlı çalışmak. Sınava hazırlanmaya 5. sınıfta başlanması ve dört yıllık bir program yapılması öneriliyor.
İSTEK Okulları Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Birimi öğretmenleri, sınava hazırlığın hangi sınıfta ve ne kadar süreyle başlaması gerektiğini anlattı, öğrenci ve anne-babalara önerilerde bulundu.
HANGİ SINIFTA NE YAPMALI?
- 5. SINIF: Dört yıl sürecek aşamalı bir hazırlığın söz konusu olduğunu kabul edersek; 5. sınıf yeni bir kademeye başlamanın ve değişen sisteme alışmanın ilk yılı. Öğrenci, ilkokuldayken sınıf öğretmeni eşliğinde yaptığı çoğu ders etkinliğini 5. sınıftan itibaren farklı branş öğretmenleriyle gerçekleştiriyor. Bunun sonucunda yeni düzene uyum sağlamakla beraber, etkin ders dinleme, anlamadığı konuyu sorabilme ve ödevleri zamanında yetiştirme becerilerinin kazanılması öncelikli.
- 6. SINIF: Bu sınıf itibarıyla yeni beceriler ekleniyor. Artan sosyalleşme ihtiyaçlarının sağlıklı şekilde doyurulmasının yanında okul sonundaki zamanın planlanması için günlük çalışma programı hazırlanarak etkili zaman yönetimi üzerine yoğunlaşmak gerekiyor. Bu programlar her öğrencinin eksik ve ihtiyaçlarına göre bireysel hazırlanmalı ve belirli periyodlarla yenilenmeli. 6. sınıfta yapılacak deneme sınavlarında test çözerken süre tutulması önerilebilir.
- 7. SINIF: Bu sınıfta konular çok iyi öğrenilmeli, bol bol yeni nesil soru çözülmeli, hem soru pratiğinin artırılmasına hem de zaman yönetimine önem verilmeli. LGS’de yer alan bazı konuların 7. sınıfla bağlantılı olduğu düşünülürse özellikle 7. sınıfta öğrendiğimiz konuların yeni nesil sorularla desteklenmesi LGS’ye hazırlıkta çok önemli.
Diğer taraftan 7. sınıfın hem akademik müfredat açısından hem de LGS’ye hazırlık açısından çok önemli olduğunu görüyoruz. 7. sınıfta planlama alışkanlığı edinmek ve iyi bir zaman yönetimi, gelecek yıl çok işimize yarayacaktır. Sadece bu iki maddeyi bile yaşamımıza uyarlasak LGS için büyük adım atmış oluruz.
- 8. SINIF: Sonuç ne olursa olsun elimizden gelen çabayı göstermenin esas olduğunu hatırlamalıyız. Günlük çalışmalarda, yeni nesil sorulara ağırlık vererek ilerlemek de oldukça önemlidir. Üzerinde çok durduğumuz konu olan planlı çalışmanın ve yapılamayan soruların önemsenmesi gerekir. Çünkü hem denemelerde hem diğer sınavların tümünde daha evvel çözemeyip bıraktığımız sorular çıkabilir. Her deneme sınavının, soruları tanıma ve verilen sürede çözebilme ile yakından ilgili olduğunu unutmamalıyız. ”
OLUMSUZ OLMAYIN
“En az şu kadar net yapmalısın.”, “Türkçe ve matematiği ‘eksiksiz yapmalısın.’’, “Başarılı olmalısın.’’, “Mutlaka kazanmalısın’ türünden zorunluluk ifade eden cümleler öğrencinin kaygısının artmasına neden olur. Yıkıcı diyaloglar yerine “Sonuç ne olursa olsun yanında olacağız” denilerek öğrenci rahatlatılmalıdır.
ANNE-BABALARA YOL HARİTASI
- Sınava ilişkin bakış açısını netleştirin ve olumlu olmasına özen gösterin: Kaygı bulaşıcı bir duygudur. Anne baba söylemleri tutarlı olmalı ve gerekirse kendi aralarında fikir birliğine vararak konuşmalar yapabilmeleri önemlidir. Çocuğun değerini sınavdaki başarısıyla eş tutmak, sonuçlarla ilgili olarak korkutmak öğrencinin motivasyonunu değil kaygısını artırır.
- Beklentilerinizde gerçekçi olun: Beklentileriniz ile çocuğunuzun yapabilecekleri birbiriyle uyumlu olursa çocuğunuz daha az kaygı yaşayabilir. Örneğin, sözel yeteneği olan bir öğrencinin sayısal alandan tam puan almasını beklemek hata olur. Çocuğa ders çalışmanın isteğe bağlı bir durum olmaktan çok sorumluluk olduğunu anlatmak gerekir. Çocuğunuzun başarısı için maddi-manevi fedakârlık yaptığınız doğrudur. Yalnız bunu yaparken aşırı fedakârlık yaptığınızı ima eden ya da çocuğunuzun kendisini borçlu hissetmesine neden olacak ifadeler yerine görevlerinizin bilincinde olduğunuzu belirten ifadeler kullanmaya özen gösteriniz.
- Sonuçtan çok elinden gelenin yapmasına önem verin: Ailelerin sınava olumlu yaklaşmaları ve öğrencilerin eğitim yaşamlarındaki olağan aşamalardan biri olarak görmeleri önemlidir. Öğrenciye sınavların onun kişiliğini değerlendiren bir ölçü olmadığı, kazanmak kadar kaybetmenin de hayatın bir parçası olduğu anlatılmalıdır. Bu anlamda adayları, sınava hazırlık, kaygı, tercihler gibi konularda sözünü kesmeden dinlemek ve yeri geldiğinde onlara öneriler sunmak, birlikte çözüm arayışlarına girmek faydalı olacaktır.
www.idrak34.com