Göğüs Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Arif Keleşoğlu, Covid-19 geçiren hastaların yaşadığı nefes darlığına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Nefes darlığının genellikle akciğer ile ilgili rahatsızlıklar sebebiyle ortaya çıktığını belirten Uzm. Dr. Arif Keleşoğlu, KOAH, astım, bronşların aşırı duyarlılığı, sigara kullanımı, nefes borusunu tıkayan tümörler, akciğer zarında çeşitli nedenlerle oluşan sıvı birikmeleri, diyafragmayı etkileyen karın içi durumlar ve fazla kilonun nefes darlığına neden olan faktörler arasında gösterildiğini kaydetti.
Astım ve KOAH tanısının, sağlık kuruluşlarında uzman hekimlerce yapılan muayeneler ve solunum fonksiyon ölçümleri sonucunda konulduğunu ifade eden Keleşoğlu, kronik solunum rahatsızlığı yaşayan hastaların solunum fonksiyon takiplerini ev tipi basit spirometreler ile yapabileceğini söyledi.
NEFES DARLIĞI TEDAVİSİ
Keleşoğlu, ”Nefes darlığının nedeni belirlenip tedavi edildiğinde nefes darlığı iyileştirilebilir. Astımda, esas tedaviyi, içeriğinde düşük doz kortizon ve bronş genişleticilerin olduğu solunum yolu ile kullanılan gaz ve toz inhaler ilaçlar oluşturmaktadır. Bunun yanı sıra alerji ilaçları, astım hapları ve kimi zaman alerjiyi yatıştıracak biyolojik ilaçlar kullanılabilir. KOAH’da astım için kullanılan inhaler ilaçlar ana tedaviyi oluştururken, solunum kaslarını güçlendirici solunum egzersizleri ve yaşam stili değişikliği de önemli yer tutar” dedi.
KOAH başta olmak üzere nefes darlığına neden olan hastalıklarda içilen tütün ürünlerinin bırakılması önemli tedavi seçenekleri içinde olduğu bilgisini veren Keleşoğlu, “Bunun yanı sıra tümörlerde operasyonel seçenekler ve akciğer zarını ilgilendiren durumlarda da tıbbi ve cerrahi seçenekler de nefes darlığı tedavisinde kullanılmaktadır” açıklamasında bulundu.
NEFES DARLIĞI YAŞAYANLAR NELERE DİKKAT ETMELİ?
Nefes darlığı olan hastaların tedavilerinin doktor takibinde olması gerektiğini ifade eden Keleşoğlu, ”Sigara kullanımının nefes darlığı tedavisini bozan en önemli etken olması göz önüne alınarak sigara kullanımına son verilmelidir. İş ve sosyal yaşamda gereken önlemlerin alınması da hastaların dikkat etmesi gereken unsurlardır. Ayrıca, evlerde kontrolsüzce kullanılan temizlik ürünlerinin solunum sistemine zarar verdiği unutulmamalıdır.
Son iki yıldır yaşamı tehdit eden koronavirüs hastalığının başta akciğer olmak üzere tüm organlardaki mikrovasküler yatakta (kılcal damar sistemi) iltihap ve pıhtılaşma eğilimini artırdığı gösterilmiştir. Solunum sistemi muayene ve ölçümleri normal olsa da koronavirüsten bir süre sonraya kadar efor kısıtlanması ve nefes darlığı durumunun olacağı akılda tutulmalı, muayene ve takip göz ardı edilmemelidir” diye konuştu.
www.idrak34.com