BORSANINGUNDEMI.COM
Yılbaşından bu yana gösterilen performanslara baktığımızda Kocaer Çelik (#KCAER) hisselerinin %49,85 getiri oranıyla dikkat çektiğini görüyoruz. Bu performans, Borsa İstanbul'un yükseliş trendindeki hisselerinden biri olarak Kocaer Çelik’i ön plana çıkarıyor. Ancak yatırımcıların yalnızca hisse senedi getirilerini değil, diğer yatırım araçlarıyla karşılaştırmalı analiz yaparak karar vermesi kritik.
Altın ve döviz performansı
Altın, 2024 yılında %51,53 ile Kocaer Çelik’ten bir adım önde yer alırken, küresel risklere karşı güvenli liman arayışının altını cazip kıldığı gözlemleniyor. Öte yandan, dolar (TCMB kuru) %18,71’lik getiriyle enflasyon karşısında nispeten daha zayıf bir performans sergiliyor. Döviz cephesindeki bu sınırlı yükseliş, yatırımcıları alternatif yatırım araçlarına yönlendirmiş durumda.
BIST 100 ve Kocaer Çelik karşılaştırması
BIST 100 endeksi, yılbaşından bu yana %34,01 artış göstererek enflasyonun altında kaldı. Kocaer Çelik %49,85 getiri oranıyla endeksin üzerinde bir performans kaydetmiş durumda. Şirketin finansallarına bakıldığında, özellikle dönen varlıklardaki büyüme %39,45 ve özkaynak artışı %134,23 güçlü bir bilanço yapısına işaret ediyor. Ancak, net kârdaki daralma ve faaliyet kârında yaşanan düşüş dikkat çeken unsurlar arasında.
TÜFE karşısında reel getiri
Yatırım araçlarının reel getirilerini değerlendirdiğimizde, 2024 yılı TÜFE artışının %42,91 olduğunu görüyoruz. Kocaer Çelik, %49,85'lik performansıyla TÜFE üzerinde bir reel getiri sağlamayı başarmış durumda. Buna karşın, BIST 100 endeksi ve dolar, TÜFE karşısında daha sınırlı reel getiri sunarken altın, enflasyon karşısında güçlü bir değer koruma aracı olarak öne çıkıyor.
Yatırımcıların yol haritası
2024 yılı, yatırımcılar için volatil bir ortamda fırsatları değerlendirme yılı oldu. Kocaer Çelik’in yılbaşından bu yana sergilediği güçlü performans, şirketin finansallarındaki büyüme ve piyasa koşullarındaki rekabetçi duruşuyla destekleniyor. Altın ve hisse senedi piyasalarının güçlü seyri, yatırımcıların portföylerinde çeşitlendirme yaparak risk-getiri dengesini korumasını gerektiriyor.