“Kanser ve develer ne alaka?” diye düşünüyor olabilirsiniz ancak bu ilginç çöl hayvanlarının birçoğumuzun bilmediği özellikleri var.
Mesela bağışıklık sistemlerinin çok güçlü olması gibi. Peki bu bizim işimize kanseri yenmekte nasıl yarıyor?
Bilim insanları, develerin “nanobody” isimli minik antikorlara sahip olduğunu fark etti.
Develerin diğer akrabaları (lamalar ve alpakalar) dahil olmak üzere “nanobody” denen antikorlara sahipler. Bu antikorlar, normal antikorlardan daha minik olmasının yanı sıra çok daha dayanıklı ve zararlı hücreleri tanımakta iyi iş çıkarıyorlar.
İşte tam da bu yüzden araştırmacılar, kanser mücadelesinde develerin yardımının dokunabileceğini düşünüyor.
Kanser tedavisinin en büyük zorlukları arasında, tümörler bulunuyor.
Tümörler için, sinsi olduklarını söyleyebiliriz. Şekil değiştirebiliyorlar, saklanabiliyorlar ve hatta kimi tedavilere karşı direnç bile geliştirebiliyorlar.
Öte yandan develerdeki antikorların küçüklüğü, bizim bildiğimiz antikorların giremediği yerlere girerek gizli kanser hücrelerine çok daha kolay bir şekilde ulaşabiliyor.
Üstelik bu yerlere daha hassas bir şekilde bağlanarak sağlıklı hücrelere zarar verme potansiyelini (kemoterapinin en büyük dezavantajlarından biri) azaltıyorlar.
Bilim insanları da söz konusu antikorların doğrudan kanser hücrelerine erişmesine zemin hazırlayacak tedaviler geliştirmeye çalışıyor.
Erken kanser teşhisi için de test ediliyor.
Nanobody’ler dayanıklı olduklarından ve laboratuvarda kolay bir şekilde üretilebildiklerinden tümörleri fazla büyümeden veya yayılmadan tespit etmeyi sağlayacak görüntüleme araçları geliştirilmeye çalışılıyor.
Araştırmalar hâlâ devam ediyor. Belki de develer, kanser mücadelesinde gizli kahramanlar olabilirler…
Kaynaklar: Cancer Cell International, WHODeveler hakkında daha fazla içerik: