Türkiye sanayine yön veren uzak görüşlü bir girişimci; ülkesine, bayrağına ve insanına sevdalı bir vatansever; tek başına kendine özgü bir kalkınma modeli olan Kale Grubu’nun kurucusu merhum Dr. (h.c.) İbrahim Bodur, vefatının yedinci yıl dönümünde, dualar eşliğinde büyük özlem ve rahmetle anılıyor.
Zeynep Bodur Okyay: “Değerlerden taviz vermeden büyümek önemli ve zordur. O, bunu başardı…”
Kale Grubu Başkanı ve CEO’su Zeynep Bodur Okyay, merhum İbrahim Bodur’un tek amacının ülkemizdeki herkesin, her kesimin müreffeh bir düzeye erişmesi olduğunu belirterek, bu amacı gerçekleştirmek için son anına kadar büyük bir azim ve ferasetle çalıştığını söyledi. Bodur Okyay, “İbrahim Bodur, Türkiye’nin değişim öncülerinden biri, tek başına kendine özgü bir kalkınma modeliydi. Hayatı boyunca her zaman insana öncelik verdi, yaptığı her şeyin merkezine insanı yerleştirdi. Çanakkale’de, İstanbul’da, Türkiye’nin dört bir yanında genciyle yaşlısıyla milyonlarca insanın hayatına dokundu. İnsanlara hep iyilik ve güzellik vermeye çalıştı. Şimdi biz de onun izinden gidiyor, bize emanet ettiği bu anlamlı mirası gelecek kuşaklara aktarmayı boynumuzun borcu olarak görüyoruz” dedi.
İbrahim Bodur’un bir yandan kalkınma hamlesine hizmet ederken diğer yandan da önemli bir değerler ekosistemi ördüğünü vurgulayan Zeynep Bodur Okyay, “Değerlerden taviz vermeden büyümek önemli ve zordur. O, bunu başardı. Onun gönlünden, dilinden eksik etmediği memleket sevdası, insan sevgisi, üretim aşkı gibi değerlerini biz de kutup yıldızlarımız yaptık. Onun izinden giderek, yerel değerlerimizi kaybetmeden, geleneklerimiz ve yetkinliklerimizi birleştirerek ilerliyoruz” diye konuştu.
İbrahim Bodur, 8 Haziran’da gençler ve sosyal girişimcilerle anılacak
Kale Grubu, kurucusu İbrahim Bodur’u anmak için ilkini geçen yıl düzenlediği ‘Hayata Değer’ buluşmasını bu yıl da 8 Haziran’da Müze Gazhane’de gerçekleştirecek. Düzenlenecek etkinlikte; ilham veren konuşmalar, farklı deneyimler sunacak atölyeler, diyalog alanları ve pazar yerleri eşliğinde sosyal girişimciler ve gençler dönüşümün enerjisini ortaya koyacak.
Dr. (h.c.) İbrahim Bodur kimdir?
Çanakkale’nin Nevruz köyünden çıkarak memleketin sanayileşme yoluyla kalkınmasına vesile olan, ‘önce insan’ diyerek 88 yıllık ömrünü doğduğu topraklara vakfeden İbrahim Bodur, henüz 21 yaşındayken çalışma hayatına atıldı. Doğduğu toprakların insanıyla birlikte doymak, kalkınmanın Anadolu’dan başlamasına öncülük etmek temel arzusuydu. 1957 yılında nüfusu 1.000 kişiyi geçmeyen Çan’da seramik karo fabrikasının temellerini atarken, yerel kalkınmanın da ilk kıvılcımlarını ateşledi. Hayallerine yöre halkını da ortak etti. Bir olmanın, birlikte başarmanın temelleri orada atıldı. Yalnızca Çan değil tüm Çanakkale halkı ‘halka açık şirket’ kavramıyla tanıştı. Çanakkale Seramik Fabrikası’nın başarısına ortak oldu ve birlikte büyüdü. Pek çok genç eğitim olanağına kavuştu ve edindiği nitelikle yerel kalkınmaya destek oldu.
İbrahim Bodur’un inanç azim ve gayreti, yalnızca Çanakkale’de değil, Anadolu’nun her bir köşesinde vücut buldu. Mardin’den İzmir’e, Erzurum’dan Yozgat’a, Isparta’dan İstanbul’a sanayiyi götürdüğü her şehirde bölge halkıyla omuz omuza mücadele etmeye ve gayretle yerel kalkınmaya katkı sağlamaya devam etti. Yalnızca seramik sektörünün geleceğine yön vermekle kalmadı. Türkiye’nin her alanda öncü olması için birbirinden farklı sektörlerde yatırım yaptı. Topraktan başladı, gökyüzüne uzandı.
Yapılan sayısız yatırımı, eğitime verilen sürekli desteği sürdürülebilir kılmak adına Dr. (h.c.) İbrahim Bodur Kaleseramik Eğitim, Sağlık ve Sosyal Yardım Vakfını kurdu. Milli Eğitim Bakanlığı desteğiyle geliştirilen projeler, mesleki eğitim kursları ve yenilenen yüzlerce köy okulunun yanı sıra üniversite öğrencilerine verilen burslar sayesinde pek çok parlak genç başarıyla mezun oldu.
İbrahim Bodur, yarım yüzyıldan fazla süren sanayi yolculuğunda, attığı her adımda sosyal fayda sağlamayı ve ürettiği değerleri toplumla paylaşmayı önemsedi. Vefatının ardından hayata geçirilen İbrahim Bodur Sosyal Girişimcilik Ödül Programı da bu inanç doğrultusunda toplumsal sorunları çözmek için harekete geçen sosyal girişimcilere destek olmayı amaçlıyor.
İbrahim Bodur’un sanata duyduğu tutku sanayiciliğinin de öncesine dayanıyordu. Robert Koleji kütüphanesinde geçirdiği saatlerde yalnızca ders çalışmamış, edebiyatla da haşır neşir olmuştu. Şiire ve Türk Sanat Müziğine duyduğu hayranlık, daha o yaşta denemeler yazmasına ve Robert Koleji bünyesinde bir Türk Sanat Musikisi Cemiyeti kurarak konser verilmesini sağlamasına vesile olmuştu. İbrahim Bodur, büyük sanayi atılımı için harekete geçtiği ilk yıllardan itibaren sanat ile kurduğu gönül bağını korudu.
Onun değerlerinden bir gün olsun şaşmayan Kale Grubu, Karaköy Perşembe Pazarı’ndaki ilk genel merkez binasını dönüştürdüğü Kale Tasarım ve Sanat Merkezi ile sanat ve tasarım dünyası için yeni bir çekim merkezi oluşturdu.