Enerji verimliliği uzmanı Altuğ Karataş, doğalgazla 1 derece ilave ısınmanın % 7 daha fazla tüketime yol açtığını açıklayarak, gereğinden fazla tüketilen enerjinin karbon emisyonunun daha da artmasına ve küresel ısınmanın hızlanmasına neden olduğu konusunda uyarıda bulundu.
Dünyada enerji üretimi daha çok fosil yakıtlı termik santraller ile hidroelektrik ve nükleer enerji santrallerinden karşılanırken enerji talebinin artması mühim çevre problemlerini da beraberinde getiriyor.
Bir metreküp doğalgazın yakılmasıyla 2,2 kilogram, 1 litre benzinin yakılmasıyla 2,3 kilogram, 1 kilogram kömür yakıldığında ise 2,42 kilogram karbondioksit gazı açığa çıkıyor. Enerji tüketiminden kaynaklanan bu emisyonlar küresel ısınmayı hızlandırırken hava, su ve toprak kirliliği yaratarak insan sağlığını ve biyolojik farklılığı da tehdit ediyor. Bu nedenle enerji verimliliğinin önemi her geçen gün artıyor.
Türkiye İsrafı Önleme Vakfının "2022 İsraf Raporu"nda yer alan bilgilere göre sadece prizde boşa takılı fişler, Türkiye'de elektriğin % 5'ini tüketiyor. Bu nedenle her ay ortalama 60 milyon lira çöpe gidiyor. Türkiye'de % 25 olarak tespit edilen enerji tasarrufu potansiyeli sadece konutlarda % 35'i bulabiliyor. Bir diğer ifadeyle konutlarda 100 liralık elektrik faturasının 35 lirasının tasarruf edilme imkanı bulunuyor.
Bina yalıtımı doğalgaz faturasını yüzde 35 ila 50 düşürüyor
AA muhabirinin sorularını cevaplayan enerji verimliliği uzmanı Altuğ Karataş, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
Türkiye'deki mevcut konutların yarısında yalıtım bulunmamakta. Bu evlere yalıtım yapılması mümkün olsaydı, harcamış olduğumuz 7 milyar doların üzerinde enerji maliyeti cebimizde kalırdı ama sadece enerji değil, karbon salımını da engellemiş olurduk.Karataş, sözlerine şöyle devam etti:
Eğer yaşı 20'nin üzerinde ve yalıtımsız bir binada oturuyorsanız yalıtım yaptırdığınız takdirde doğal gaz faturanız metreküp bazında minimum yüzde 35 ila yüzde 50 azalır. Şu anda bunun için de bir kampanya var. Çok uygun krediyle Enerji Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı bunu sağlıyor. Bizim yapmış olduğumuz hesaplamalara göre ilerleyen yıllarda elde edilen tasarruf, neredeyse krediyi karşılıyor. Çünkü beş yıllık bir kredi kullandırılıyor. Önümüzdeki yıllarda enerji maliyetlerinin artacağını düşünürsek ki tüm dünyada artıyor, belki de bir sonraki yıl kara geçmeye başlayacaksınız. Cebinizden hiç para çıkmayacak.1 derece daha düşük ısı bile enerji tüketimini mühim ölçüde düşürüyor
Enerji verimliliği açısından ısıtmada 1 derecenin bile önem arz ettiğini bildiren Karataş, açıklamalarını şu şekilde sürdürdü:Oda sıcaklıklarının belli bir derecede tutulması, uluslararası standartlara göre salonların ve yaşam alanlarının 22 derece, yatak odalarının 19 derece olması isteniyor. Siz 22 derece yerine salonunuzu 23 derece ısıtırsanız sadece 1 derecelik fark % 7 daha fazla doğalgaz tüketimine neden olur.Aynı hesaplamanın klima için de geçerli olduğu ilgisini paylaşan Karataş, evlerde ya da ticari binalarda 1 derecelik daha az soğutmanın, elektrikte % 7 tasarruf sağlayacağını aktardı.
"Enerji verimliliğiyle karbon salımını engellemiş olursunuz"
Enerji verimliliğinin çevresel boyutuna da dikkat çeken Karataş, şu değerlendirmelerde bulundu:
İsraf ettiğiniz bir enerji var. Bu enerjinin de çoğunluğunu fosil yakıtlardan kullanıyorsunuz. Fosil yakıt demek karbon emisyonu, karbon emisyonu demek de küresel ısınmanın hızlanması, kirlenmenin artması demek. Dolayısıyla siz enerji verimliliği yaparak ne kadar fosil yakıtı engellerseniz otomatik olarak karbon salımını engellemiş olursunuz, dünyanın ısınmasını engellemiş olursunuz.
2017'de yayımlanan Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı'na göre Türkiye'nin 2023'e kadar enerji verimliliğinde % 14 artış hedefi olduğuna ve geçmiş senelerde yaklaşık 40-50 milyar dolar civarındaki enerji maliyetinin bu yıl 100 milyar doları göreceğine dikkati çeken Karataş, "Eğer evlerde, ulaşımda, fabrikalarda, endüstriyel tesislerde, ticari binalarda yüzde 20 gibi bir enerji verimliliği potansiyelini hayata geçirirsek bu, 100 milyar dolarlık bir enerji harcamasında 20 milyar dolar demek. Çok ciddi bir rakam." dedi.
Doğal gaz ve elektrik faturasını düşürecek öneriler
Evlerde en çok enerji tüketen ekipmanların beyaz eşyalar, elektronik cihazlar ve aydınlatma cihazları olduğunu açıklayan Karataş, doğalgaz ve elektrik faturalarını düşürmek için şu önerilerde bulundu:
Elektrik süpürgelerindeki filtrelerin sürekli temizlenmesi yüzde 10'a kadar tasarruf sağlayabilir.
Saç kurutma makinelerinde enerjinin yüzde 90'ı boşa gidiyor.
Bir buzdolabı 0,3 kilovatsaat elektrik harcarken saç kurutma makinesi bir saat çalışsa 2 kilovatsaat harcıyor, 6 katından fazla. Onun için saçın havluyla önce ıslaklığını almak çok önemli.
Aynı şeyi ütü için de söyleyeceğim. Bir ya da iki gömlek ütüleyecekseniz evde bir bardaktan daha az suyla bu işi yapabilirken ütüyü tamamen doldurup ısıtmaya kalkarsanız 2400 vat yani 2,4 kilovat kadar muazzam bir enerji harcarsınız.
Su ısıtıcılar da çok kullanılıyor. Evde yemek yaparken suyu bir su ısıtıcıda ısıtmakla doğal gazlı bir ocakta ısıtmak arasında iki kattan fazla maliyet farkı var. Doğal gaz daha ucuz.
Bulaşık makinesinin doğru biçimde doldurulması çok önemli. Mutlaka tam doldurmalıyız ama çok yüksek sıcaklıkta çalıştırmayalım. 50 derece ile 70 derece arasında yüzde 30 ila 40 elektrik tasarrufu sağlarsınız çünkü hem çamaşır makinesinde hem de bulaşık makinesinde esas elektrik enerjisini su ısıtmak için harcıyorsunuz.
Yemek yapılırken fırının kapağını bir kere açıp kapattınız, yüzde 10 ila yüzde 20 enerji gitti. Hatta belki zamanı iyi ayarlanabilirse son birkaç dakikasında fırını kapatıp o ısıdan istifade edilmesi de sağlanabilir.
Yine en önemli olan şey evlerde yemek yapılırken yemek tenceresinin kapağını kapatmak.
Bakın bu o kadar önemli ki o tencere için harcadığınız enerjiden yüzde 50 tasarruf elde edebilirsiniz. Enerji verimliliğinin bir kültür, bu kültüre sahip olmayanların davranış değişikliği içine girmesinin de oldukça zor olduğunu söyleyen Karataş, sözlerini şöyle noktaladı:
Şu anda Avrupa Birliği bu enerji kriziyle ilgili tüm AB vatandaşlarından bir anda konfor ısılarını, duş sürelerini azaltmalarını istiyor ama insanların alışmış oldukları konfordan vazgeçmeleri çok kolay değildir. Bu sebeple enerji verimliliğini yaşamımızda bir kültür haline getirmemiz lazım.