İstanbul ve Antalya Havalimanlarında, Çin ve Hindistan'dan getirilen virüslü domates tohumlarının yakalanması endişe yarattı. Geçtiğimiz günlerde Antalya Havalimanı'nda ele geçirilen 11 kilo 500 gram benekli mozaik virüslü domates tohumu Çin'e iade edilirken, İstanbul Havalimanında ele geçirilen virüslü 110 kilo domates tohumu da Hindistan'a geri gönderildi. Türkiye, domates üretim kapasitesi olarak Çin ve Hindistan'dan sonra üçüncü sırada yer alırken, yıllık üretim kapasitesi ise 20 milyon tonun üzerinde bulunuyor. Gümrüklerde peş peşe virüslü domates tohumlarının ele geçirilmesi gözleri gıda savaşlarına çevirirken, uzmanlardan da çok önemli uyarılar geldi.
GÜVENLİK MESELESİ
Ankara Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümünden Prof. Dr. Nevzat Atık, virüslü domatesler için "şüpheli durum" yorumunu yaparken, "Ülkemizin gıda strateji ve güvenliği çok önemli. Türkiye'ye hastalıklı tohumları sokup, tarımsal üretime darbe vurmak isteyen güçler olduğunu biliyoruz. Çok sıkı tedbirler almalıyız. Çin ve Hindistan'dan getirilip, Türkiye'ye sokulmak istenen hastalıklı domates tohumları tespit edilmemiş olsa ekim alanlarında çok ciddi tahribatlar olacak, bu durum ekonomiye yansıyacaktı. Gıda güvenliği, Türkiye'nin geleceğine yapılacak en önemli ve yararlı çalışmalardan biridir" dedi.
EKONOMİ SARSILIR
İstanbul Topkapı Üniversitesi Gastronomi Bölümü öğreti üyesi Prof Dr Aziz Ekşi ise virüslü tohumların ekilmesi durumunda Türkiye'deki domates üretiminin olumsuz etkileneceğinin altını çizerken, "Böyle bir durum ülke ekonomisini de etkilerdi. Türkiye yılda 20 milyon ton domates üretiyor. Üretim kapasitesi olarak Çin ve Hindistan'dan sonra üçüncü sıradayız. Türkiye aynı zamanda dünyanın başlıca salça üreten ülkelerinden. Yılda yaklaşık 2.5 milyon ton domates salça işlerken 250 bin tonunu ihraç ederek döviz girdisi sağlıyoruz. Domates üretimi gerilediğinde çiftçiler zor durumda kalacağı gibi salça sektörü de sarsılacak, döviz girdisi azalacaktır. Topraklarımızı virütik bulaşmadan korumak için çok dikkatli olmalıyız" diye konuştu.
TOHUMLAR ÇALINIYOR
Bir başka gıda uzmanı ise benekli mozaik virüsünün domatesin yanı sıra, biber ve diğer sebze üretiminde de ciddi kayıplara yol açabilen bir hastalık olduğunu dile getirirken şunları söyledi:
"Türkiye'nin tarım sektörüne yönelik dış tehditlere karşı çok uyanık olmalıyız. Yurtdışından turist gibi gelip, yaban tohumlarını toplayan ve topladıkları tohumları kendi ülkesinde ıslah ederek verimi artıran kişiler var. Gümrüklerde kimseye göz açtırmamız gerekir. Türkiye'nin düşmanları gıda ürünlerine karşı saldırı düzenliyor."
İSRAİL’DEN SONRA SIRA TÜRKİYE’DE
Gıda Bülteni Yayın Yönetmeni-Araştırmacı Yazar İhsan Yılmaz da kahverengi buruşuk meyve virüsünün son derece tehlikeli olduğunun altını çizen isimlerden. Virüse karşı koruyucu hiçbir tedbir bulunmadığını sözlerine ekleyen Yılmaz, “İsrail bu virüs nedeniyle ülke çapındaki tüm seralardaki ürünlerini kaybetmişti. Türkiye'nin gıda güvenliği stratejik önemde. Tohumun yüzeyine değil içine yerleşen virüse karşı koruyucu bir tedbir bulunmuyor. İlaçlama işe yaramıyor. Bulaştığı toprakta yıllarca kalabiliyor. Ürün kullanılmaz oluyor” dedi.