İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, Türkiye İş Bankası’nın 100. yılında ‘Atatürk Vizyonuyla Gelecek 100. Yıla Bakış’ Konferansı’nda Bloomberg HT'nin sorularını yanıtladı.
Aran'ın açıklamaları şöyle:
"İki gündür çok değerli konuşmacıları dinleme fırsatı bulduk. Sadece Türkiye'nin yüzyılına değil, Şevket Pamuk sayesinde Osmanlı da dahil iki yüzyıla bakma fırsatı bulduk. Bu yıl daha çok geleceğe odaklandık. Önümüzdeki dönemdeki fırsatları, trendleri dinledik. Sorunları nasıl aşacağımızın ipuçlarını bulduk. Çok yararlı oldu. Tüm katılanlara teşekkür ediyorum. Ben de kendi adıma çok şey çıkardım buradan. Umuyorum Bunları sadece banka olarak değil, ülke olarak da uygulayacak projelerin içerisinde yer alırız bir paydaş olarak.
Türkiye'nin en kıymetli hazinesinin beşeri sermayesi olduğunu düşünüyorum. İnsanımız çok değerli. Türk insanının çalışkanlığı ve yaratıcılığı, İş Bankası da bunun dışında olmadığı için, bizim için de geçerli. İş Bankası'nın yüzyılda bize kattığı değer, Türkler bankacılık yapamaz denildiği bir yerde, 100. yılda Türkiye'nin en büyük özel bankası olmasıdır. Bunu Türk gençleriyle başarmış olmasıdır. İş Bankası asıl bu gururu yaşıyorlar. Konuşmamda örneğini verdim; satranç gibi bir spora 2005 yılında bir desteği vermeye başladığımızda, 19 yıl sonra biz 2 büyük ustamızı biri 13, biri 15 yaşında bu topraklardan çıkarabiliyorsak, 16 büyük ustaya ulaşabiliyorsak bu Türk insanının neler yapabileceğinin başarısıdır.
Yönetim kurulu başkanımız Adnan Bey, bir konuşmasında şunu söylemişti; kadın voleybol takımının şampiyon olduğu bir ülkede her şey yapılabilir demişti. Ben bunun yüzyılın özeti olduğunu düşünüyorum.
"TEKNOLOJİK BAĞIMLILIĞIMIZIN ORTADAN KALKMASI GEREKİYOR"
Dışarıya karşı teknolojik bağımlılığımızın mutlaka ortadan kalkması gerekiyor. Ha deyince olacak bir iş değil. 10 yıllık yapılması gerekenlere baktığımızda bu bizim eğitim sistemimize götürüyor. Bu bizi özellikle teknolojinin kullanımı konusunda üniversitelerde ne kadar bilim ürettiğimize götürüyor. Üniversitelerin Amerika üniversiteleri hüviyetine ulaşması ve girişimcilik dünyasının desteğiyle geleneksel sektörlerimize bu çıktıyı uygulayıp verimliliğimizi artırma ve 10 yıllık yüzde 5'in üzerinde büyüme serisiyle biz bu orta gelir tuzağı deyin ne derseniz deyin, biz burada çıkıp gelişmiş ülkeler seviyesine çıkabiliriz.
Eğitime ve bilime istikrarlı yatırım olmadan bunları hep konuşuruz. Geçici başarılar elde ederiz, sabırlı olmalıyız.
En kolay çözebildiğimiz krizler, ekonomiye ve para politikasına bağlı krizler. Bizim yapamadığımız şey kalkınma programlarının sonunu getirmek. Çok güzel kalkınma programı yazıyoruz, sonuna kadar götüremiyoruz. Son 20 yıldaki programların sayısı 17. Okuyunca çok güzel ama sonuna kadar dayanamamışız. Parasal sorunları değil, asıl bunları konuşmamız gerektiğini düşünüyorum.
FAİZ İNDİRİM BEKLENTİSİNİ AÇIKLADI
Kasım ayındaki toplantıda ben 2,5 puanlık indirim bekleyenler tarafındayım. Ekim ayında bir faiz indirimi beklentisi bulunmuyor."