İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üyelerine hakaret iddiasıyla yargılandığı davada geçen günlerde karar çıktı. Mahkeme heyeti İmamoğlu hakkında 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası verdi. Kararın İstinaf ve Yargıtay tarafından onanması halinde İmamoğlu siyasi yasaklı hale gelecek.
Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya, bugünkü köşe yazısında İmamoğlu hakkında çarpıcı bir iddiayı gündeme getirdi.
Sarıkaya yazısında, "Ancak yakın zamanda ikinci bir müfettiş görevlendirilmiş ve Büyükşehir’de yeni bir inceleme başlatılmış. Yine iddialarına göre ikinci müfettiş 105 belediye çalışanını terörle iltisaklı bulduğunu belirten rapor vermiş. Üzerinde durdukları böyle bir sürecin başlaması halinde İmamoğlu’nun terör örgütleriyle iltisaklı kişileri işe alıp, onlara destek olduğu gerekçesiyle hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılıp görevinden açığa alınması" ifdelerine yer verdi.
Sarıkaya'nın yazısının ilgili bölümü şu şekilde:
"Şimdi gelelim asıl soruya…
Ankara’da yaklaşık üç saat kadar süren görüşme trafiği içinde Kılıçdaroğlu ile İmamoğlu Cumhurbaşkanlığı adaylık konusunu hiç konuştu mu?
Yakın çevrelerine aktardığına göre bu konu hiç ele alınmamış, daha çok dava ve gelebilecek soruşturma, kovuşturma ve mahkeme süreçleri üzerinde durulmuş.
Özelikle de yeni bir davanın yolda olduğu konusu üzerinde yoğunlaşılmış.
Anlattıklarına göre İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun uzun süre önce dile getirdiği, “belediye kadroları içinde terör ile iltisaklı kişilerin olduğuna” dönük iddiası üzerinden Büyükşehir Belediyesi bir soruşturma geçirmişti.
Ancak herhangi bir olguya rastlanmadığı belirtilmişti.
Ancak yakın zamanda ikinci bir müfettiş görevlendirilmiş ve Büyükşehir’de yeni bir inceleme başlatılmış.
Yine iddialarına göre ikinci müfettiş 105 belediye çalışanını terörle iltisaklı bulduğunu belirten rapor vermiş.
TERÖRDEN AÇIĞA ALABİLİR
Üzerinde durdukları böyle bir sürecin başlaması halinde İmamoğlu’nun terör örgütleriyle iltisaklı kişileri işe alıp, onlara destek olduğu gerekçesiyle hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılıp görevinden açığa alınması.
Bunun Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde olma ihtimali üzerinde de durulmuş.
Hukukçular, “Ahmak…” sözünün kanun gereği belediyedeki göreviyle alakalı olmadığı için İçişleri Bakanı’nın açığa alma yetkisinin bulunmadığını anımsatmış.
Ancak terör ile ilgili konularda bakanlık yetkisinin bulunduğuna vurgu yapmış.
Buna karşı nasıl bir siyasi taktik geliştirmeleri gerektiği üzerinde durulmuş.
Beklenti 6’lı masa ile de bağlantılı kalarak bu tür gelişmelere karşı kamuoyu oluşumunu sağlamak."