Son dakika haberine göre İmamoğlu basın mensuplarına yaptığı açıklamada, 'Değişim isteğim hala aynı. Değişim kurul, heyet değişimiyle olmaz. Toplumun istediği değişime kulağını kapatarak olmaz' dedi.
İmamoğlu'nun konuşmasında satırbaşları şu şekilde;
Yaşananlar bir özeleştiri ve bir muhasebe gerektirir. Yapılması gereken hassas alanlar vardır. Şunun altını çizelim. Ne yazık ki 9 yılda üç kez seçim kaybettik. Cumhurbaşkanlığı seçimi kaybettik. Bu seçimlerden sonra da şunu yapamayız. Aynı şeyleri yapıp yol yürüme gafletine kapılamayız. Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en önemli partisidir. Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran siyasi partidir. Çok partili döneme geçiş yapan partidir. Dolayısıyla Cumhuriyet Halk Partisi irtifa kaybedebilecek bir parti asla olamaz. O bakımdan en üst seviyede bu sürecin irdelenmesi şart. Bu tabii genel merkezinden en ücra köşedeki örgütüne kadar bu muhasebenin şart olduğunun altını çizmek gerekir. Siyasete girdiğim her an itibariyle toplumun beklentisini çok önde tutan bir süreci yaşadım kendi ruh halimde. Bunu yaşamaya da devam ediyorum. Her zaman milletimiz ülkemiz her şeyin önünde durmuştur. Benim anlayışıma göre. Kaldı ki siyasi partilerin asla bir araç olmadığını bir amaç olduğunu her ortamda sıklıkla dile getirdim. Ben bu felsefeyi temsil etme konusunda kararlıyım.
Değişim meselesi önemli değişim çok önemli bir kavram. Ben geçtiğimiz hafta açıklamada aslında çok net olarak güçlü bir değişimden bahsetmiştim. Bir topyekün bir değişim anlayış değişim, köklü bir değişim içeren kavramlar ifade etmiştim. Ben aynı yerde duruyorum. Değişimi en güçlü şekilde talep eder durumdayım. Değişim sadece bir kurul bir heyet değişimiyle olmayacağını hepimiz biliriz. Değişim ihtiyacını ben tariflemiyorum, toplum tarifliyor. İnsanlar istiyor. Kulağını buna tıkayarak yol yürümek olmaz. Kulağımızın açık olması toplumun her kesimini dinlememiz ve her kesimin ne istediğini anlamamız gerekiyor.
Özellikle ülkemizde çok genç bir nüfusa sahibiz. Bunların ne istediğini görmeden siyaset olmaz. Ben o gün ne ifade etmişsem aynı yerde aynı duruşla yoluma devam ediyorum. Demokrasi de bunun için var. Demokrasi en ciddi şekilde değişimi tarif eder. Hayatımızda en önemli şeyin demokrasi olduğunu hep ifade ettim. Mesele bir makam ve bir kurul meselesi değil.
Soru: Kılıçdaroğlu ile geçtiğimiz günlerde iki görüşmeniz olmuştu. 'Ben değişime liderlik edebilirim' dediğiniz konuşuluyor. Bununla ilgili görüşünüzü alabilir miyiz? Bu değişime liderlik etme konusunda 'Ben varım' diyor musunuz?
Ben, elbette ki bütün bu duygu ve düşüncelerimi çok geniş kapsamlı şekilde kendisiyle paylaştım. Her zaman söyledim ideallerim uğruna her hususta görev almaktan çekinmedim, çekinmem. Demokrasinin bir neferi olmayı sürdüreceğim. Ben aynı yoldayım aynı yolda kalmaya devam edeceğim. Konuştuğumuz şeyler bunlar. Takip ediyorum süreci.
Soru: Kılıçdaroğlu'nun tavrı nasıl oldu size karşı? 'Baba-oğul kavgası' başlıkları var medyada...
Şimdi arkadaşlar çok fazla detay var. Bu detaylar benim hayatımda fazla yer işgal etmiyor. Siyasi yasak ne olacak? İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimi ne olacak? Bakın bunların hepsi cevapları verilmesi gereken sorular. Kervan yolda düzülür. Bu konular çok kolay bir şekilde halledilir. Mühim olan değişime karar vermek. Tabii ki detaylara ihtiyaç duyulduğunda kamuoyuna gerekli bilgiler verilir.