SEÇİM GÜVENLİĞİ /SEÇMENLERİN SORUMLULUĞU
ErolTUNCER – TESAV1Başkanı
Seçimlerdemokratik rejimin temelini oluşturur. Ülkeyi kimlerin yöneteceğiseçimlerle belirlendiği gibi Anayasaları değiştirecekçoğunluklar da seçimler sonucunda oluşur.
Toplumyaşamında bu kadar önem taşıyan seçimler, seçmen iradesinidoğru ve eksiksiz olarak yansıtmalıdır. Bunun için seçimsürecinin çeşitli aşamalarında seçim güvenliğinin sağlanmasıgerekiyor. Seçimsathı mailine (eğik düzlemine) girdiğimiz şu günlerde ülkegündeminin baş konusu da, hiç kuşkusuz, seçim güvenliğiolmalıdır.İktidaramuhalif olan kesimlerde, önümüzdeki seçimlerin güvenlikoşullarda geçmeyeceğine, her türlü hileye başvurulacağınadair kuşkular, kaygılar yaygın. Hatta kuşku ve kaygıların yeryer ümitsizliğe dönüştüğü görülüyor. Geçmiş seçimlerdeyaşananlara bakınca bu kaygılara hak vermemek elde değil. Ancakseçim güvenliği konusunda önde gelen engeli, seçmenlerdeki moralbozukluğunun oluşturacağı unutulmamalıdır.Önümüzdekiseçimlere ilişkin kaygıları gidermek, olası usulsüzlükleriönlemek üzere alınacak önlemler, yapılacak işler yok mu?Elbette var. Kaygıları bir yana bırakıp bize düşensorumlulukların gereğini yerine getirmemiz gerekiyor. Kuşku vekaygıları gidermenin öncelikli gereği budur. Seçimgüvenliği denilince öncelikle seçim günü oy verme ve oy sayımısırasındaki işlemlerin güvenilirliği akla gelir:Oykullanma işlemlerinde usulsüzlük yapıldı mı?Sandıktançıkan oylar doğru sayıldı mı? Tutanağa aslına uygun olarakgeçirildi mi?İlve ilçe birleştirme tutanakları doğru tutuldu mu?Elektroniksistem müdahaleye maruz kaldı mı?Oysaseçim güvenliğini; seçmen kütüklerinin düzenlenmesindenoyların sayım, döküm ve birleştirilmesine kadar uzanan genişyelpazede ele almak gerekiyor:Seçmenkütüklerinin düzenlenmesi,Seçimkampanyası süreci, Sandıkbaşı işlemleri,Oylarınbirleştirilmesi işlemleri,Elektroniksistemin işleyişi.Seçimgüvenliğini zedeleyen en önemli usulsüzlüklerin kampanyasürecinde yaşandığı unutulmamalıdır. Günümüzde bununçeşitli örneklerini yaşamaktayız. Ancak bu süreç yazımızınkonusu dışındadır.Seçimgüvenliğinin sağlanmasını öncelikle siyasi partilerden beklemekgibi bir alışkanlığımızın olduğu kabul edilmelidir. Oysa bukonuda siyasi partilerle birlikte seçmenlere ve örgütlü toplumkesimlerine düşen sorumluluklar ve görevler vardır. Bütünönlemlerin siyasi partiler tarafından alınmasını beklemek doğruolmaz. Bu yazımızda seçmenlere ve siyasi partilere düşensorumluluklara kısaca göz atmak istiyoruz.Herseçmen öncelikle kendisinin seçmen listesinde olup olmadığınıkontrol etmeli ve isminin listelerde yer almaması halinde itirazyollarını mutlaka kullanmalıdır. Gerekli kontroller için YüksekSeçim Kurulu Seçmen Sorgu Sisteminden deyararlanılabilir. Şimdi bir de evimizde kayıtlı olan yabancılarsorunu gündeme geldi. Bunu belirleyip önleyebilmek de seçmenleringörevleri arasına girmiş bulunuyor.
Seçimlerin14 Mayısta yapılacağı kesinleşmiş gibidir. Seçmenlerin birbölümü bu tarihte henüz yazlıklarına gitmemiş olabilirler.Seçmen kayıtları yazlıklarında olan ve o tarihte kışlıklarındaolacak seçmenlerin bu kayıtları kışlık evlerine nakletmelerigerekmektedir.
Seçmenlersistemin işleyişini, itiraz ve şikâyet konularındaki haklarınıöğrenmeli ve yeri geldiğinde bu haklarını kullanabilmelidir.Sandıkların açılması esnasında oy sayım işlemlerini izlemelive gerektiğinde müdahale edebilmelidir.Seçimgüvenliğinin sağlanması hususunda, kuşkusuz, siyasi partilerinde ağır sorumlulukları vardır. Muhalefet partilerinin bu konudaciddi çalışmalar içinde oldukları görülüyor.
Partilerdenbir beklentimiz de seçmenlerin çeşitli konularda aydınlatılmasınısağlamaları ve yereldeki parti örgütlerinin seçmenlere rehberlikedebilmeleridir. Bunu sağlamak için partilere önerimiz, sandıkya da sokak birimine göre örgütlenmeleri olacaktır. Bu ölçekteörgütlenme, seçmenlerle yakın ilişki kurarak, seçim süreciyleilgili bilgilerin seçmenlere ulaştırılmasınıkolaylaştıracaktır.
Sonuç
Herseçim elbette önemlidir. Ancak önümüzdeki “Cumhurbaşkanlığıve Milletvekili Genel Seçimleri”nin önemi her zamankinden fazladır. Bu seçimlerin sonuçları,rejimin ve ülkenin geleceğini derinden etkileyecektir.
Önümüzdekisüreçte seçmenlerin sorumlulukları, partilerden daha azdeğildir. Her seçmen, kaygılarını bir yana bırakıp, kendisinedüşen sorumlulukları yerine getirmeye çalışmalı ve mutlakasandık başına giderek oyunu kullanmalıdır.
Seçmenliğinomuzlarımıza yüklediği ağır sorumlulukları yerine getirmenin,ülkemize karşı kaçınılmaz bir borç olduğunu unutmayalım.
1Toplumsal Ekonomik Siyasal Araştırmalar Vakfı
(Erol Tuncer)***