AKP’nin kurucularından, eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, depreme işaret ederek, “seçimlerin ertelenmesi” gerektiğini savundu. “Anayasalar kutsal metinler değillerdir” diyen Arınç’ın bu çağrısı, “darbe girişimi” olarak nitelendirildi. Hukukçuların görüşleri şöyle:
Anayasa hukukçusu Şule Özsoy Boyunsuz: Zemin yokluyorlar. Kazanamayacaklar seçimi. “Ne kadar iktidarda kalabiliriz”in derdine düşmüşler. Kaynağını anayasada bulmayan hiçbir devlet yetkisi kullanılamaz. Kullanılmaya kalkılırsa yok hükmünde olur. Bu, Türkiye’yi iç savaşa sürükleyebilecek çok vahim bir şeydir. Bu darbedir. Darbeye nasıl direniliyorsa, buna da öyle direnilmesi gerekir. Hukuken sözün bittiği yer burası. YSK 4.5 ay boyunca ne yapacak? Herkes bulunduğu yerde oy kullanabilir. Yerleşim yerlerine göre ayrı sandık kurulabilir. Bunlara kafa yoracakları yere milli iradeye nasıl çökeceklerini mi düşünüyorlar? Ne ayıp. Millet can derdine düşmüşken iktidara çökmeye mi çalışıyorlar?
Cumhuriyet eski savcısı Bülent Yücetürk: Yasaların hiçbirinde YSK’ye seçimlerin ertelenmesi veya yapılmamış seçimin iptali konusunda yetki verilmiyor. Anayasamızın 78. maddesi, seçimlerin sadece savaş sebebiyle yapılmasına imkân görülmezse TBMM’nin kararıyla 1 yıl süreyle ertelenmesini öngörmüştür. Bu nedenle seçimlerin ertelenmesi mümkün değildir. OHAL yetkisine dayanarak anayasanın herhangi bir hükmünün değiştirilmesi mümkün değil.
Eski Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk: Seçim tarihi 18 Haziran, başlangıç tarihi ise 17 Nisan. Anayasanın 78. maddesi açıktır. Depremle büyük bir felaket yaşadık ama olağanüstü hal ilanına da neden olan bu tabii afet savaş değildir. Dolayısıyla bu maddeye göre seçimleri ertelemeye olanak olmadığı gibi bunun için anayasaya geçici madde biçiminde de olsa yeni bir hüküm koymaya gerek yoktur.