Suriye'nin kötü şöhretli gözaltı merkezlerinin Esad'ın devrilmesinden sonra açılmıştı ve işkencelerin boyutu ortaya çıkmıştı.
Colani, devlet yayın kuruluşunun Telegram kanalında yayınlanan açıklamasında, işkencelere adı karışan rejim yetkilileri için af ya da bağışlama yapılmayacağını söyledi.
HTŞ lideri, “Onları Suriye'de takip edeceğiz ve adaleti sağlayabilmemiz için ülkelerden kaçanları teslim etmelerini istiyoruz” dedi.
HTŞ’nin kuzeydeki Halep kentine başlattığı sürpriz saldırıyla Esad rejiminin çökmesi ve yaklaşık 14 yıllık iç savaşın sona ermesinin ardından geçen iki haftada, rejimin komutanlarının peşlerine düşüldü.
Birçok üst düzey yetkili yurtdışına kaçtı ve bazılarının rejimin desteğinin geleneksel olarak en güçlü olduğu kıyılarda saklandığına inanılıyor.
130 bin kişi kayıp
Birçok insan hala rejimin gözaltı merkezlerinin koridorlarını tarayarak kaybolan sevdiklerinin nerede olduğuna dair ipuçları arıyor.
2011'de başlayan iç savaşta en az 300 bin işi öldürüldü.130 bin kişi ise hala kayıp. Bunların çoğunluğunun hapishane sistemi içinde kaybolduğuna inanılıyor.
35 ceset daha geldi
Şam'daki bir hastanenin morguna dün işkence izleri taşıyan 35 ceset geldi ve doktorlar, insanlardan hırpalanmış bedenlerinin fotoğraflarını incelemelerini istedi.
AFP haber ajansına konuşan patolog Yaser El Kasım, ölenlerin Uluslararası Af Örgütü tarafından “insan mezbahası” olarak adlandırılan başkentin kenar mahallelerindeki kötü şöhretli Sednaya hapishanesinden tutuklular olduğunu ve yakın zamanda öldürüldüklerinin açık olduğunu söyledi. Başkent Şam'ın eski kentinin güneyindeki işlek bir mahalle olan el-Midan'da, 2013 Tadamon katliamının kilit faillerinden birinin, işlediği suçlar nedeniyle halk önünde asılacağı söylentilerinin yayılmasının ardından binlerce kişi el-Eşmar Meydanı'nda toplandı.
Ancak yetkili kimse gelmeyince kalabalık dağıldı. Yine de bekleyenler intikam istediklerini söyledi. The Guardian gazetesine konuşan Deyrizor'dan 35 yaşındaki Areej "İnsanlar çok acı çekti. Bu sadece Tadamon ya da Sednaya ile ilgili değil" dedi.
Katliam, iki yıl önce The Guardian gazetesi tarafından ortaya çıkarılmıştı.
Gözleri bağlı ve elleri kelepçeli siviller, teker teker kurşuna dizilmiş, cansız bedenleri önceden hazırlanmış bir çukura düşmüş ve ardından yanan lastikler kullanılarak ateşe verilmişti.
Esad'ın askerleri tarafından çekilen görüntüler, 12'si çocuk olmak üzere en az 288 kişinin öldürüldüğünü belgeledi.