Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu'na 18 Aralık 2002'de düzenlenen suikastla ilgili açılan davanın sanıklarından Nuri Gökhan Bozkır savcılığa gönderdiği dilekçede, Türkiye'ye Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) tarafından getirilmediğini ileri sürdü. Bozkır, 2 Ocak'ta Ukrayna istihbaratı tarafından Türkiye'ye getirildiğini ve Esenboğa Havalimanı'nda "gayrıresmi olarak" Milli İstihbarat Teşkilatı'na teslim edildiğini savundu.
DW Türkçe'den Can Bursalı'nın haberine göre Hablemitoğlu suikastına ilişkin11 Kasım'da hazırlanan iddianameden 22 gün önce, 19 Ekim'de savcılığa dilekçesini sunan Bozkır, 26 Aralık 2021'de, Türkiye'ye iadesiyle ilgili Ukrayna'da görülen davaya katılmak üzere Romanya'dan Ukrayna'ya geçerken gözaltına alındığını ve ardından Türkiye'ye getirildiğini ifade etti.
TÜRKİYE'DE OLDUĞUNU ERDOĞAN AÇIKLAMIŞTI
Bozkır'ın Türkiye'ye getirilmesi ise, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından 27 Ocak'ta duyurulmuştu. 8 Şubat’ta tutuklanan Bozkır hakkında konuşan Erdoğan, "Bu kişi Hablemitoğlu cinayeti zanlısı olarak, şu anda ülkemiz yargısına hesap veriyor. İstihbarat teşkilatımızın buradaki yakın markajı, muhataplarıyla olan sıkı diyaloglarla bu iş neticelendi. Bu olayın zanlısının yakalanıp ülkemizde getirilmesi, geçmişteki faili meçhul cinayetleri aydınlatma kararlılığımızın da bir ispatıdır" demişti.
'İŞKENCE GÖRDÜM'
Ukrayna'daki iade davası sürerken avukatları aracılığıyla verdiği dilekçe ile Türkiye'ye gelerek ifade vermek istediğini ancak bu süreçte Milli İstihbarat Teşkilatı'na teslim edildiğine değinen Bozkır, 2 Ocak'tan itibaren 24 gün MİT tarafından sorgulandığını ve işkence gördüğünü iddia etti.
Bozkır'ın dilekçesinde, sorgu sırasında suikastın tetikçisi olduğu ileri sürülen Tarkan Mumcuoğlu aleyhinde ifade vermemesi gerektiği iddiası da yer aldı. Bozkır ayrıca, sorguda kendisine "Bu işin Özel Kuvvetler tarafından işlendiğini söylemem ve telkin edilen dışında ifade vermemem gerektiğinin" söylendiğini savundu.
NE OLMUŞTU?
Akademisyen Necip Hablemitoğlu'nun suikast sonucu öldürülmesine yönelik soruşturma, Nuri Gökhan Bozkır'ın Türkiye'ye getirilmesinin ardından derinleştirilmiş, geçen haziran ayında eski Özel Kuvvetler Komutanlığı mensubu emekli albay Levent Göktaş'ın da aralarında bulunduğu şüphelilere operasyon yapılmıştı.
Göktaş, bu operasyon sırasında firar etmiş ancak Bulgaristan'da yakalanmıştı. 11 Kasım'da 10 sanık hakkında hazırlanan iddianamede Fethullah Gülen, onun sağ kolu olarak bilinen Mustafa Özcan ve eski istihbaratçı Enver Altaylı'nın suikastın azmettiricisi olduğu, emekli albay Göktaş'ın ise "kasten öldürme" ve "suç işlemek için örgüt kurma" suçlarını işlediği iddia edilmişti.
Gülen, Özcan ve Altaylı'nın ağırlaştırılmış müebbet, Göktaş'ın ise ağırlaştırılmış müebbet ve 8 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istenen iddianamede, cinayetin tetikçisi olduğu ileri sürülen Tarkan Mumcuoğlu hakkında ise "tasarlayarak kasten öldürme" ve "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak" suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 4 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Nuri Gökhan Bozkır ise "tasarlayarak öldürmeye yardım" suçundan 20, "örgüt üyeliği" suçundan 4 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanıyor.
Davadaki son gelişme ise 17 Aralık'ta yaşandı. Dosyanın firari sanığı Göktaş'ın, yakalandığı Bulgaristan'da görülen mahkeme sonucu Türkiye'ye iadesine karar verildi. Göktaş, Türkiye'ye iade edildi ve tutuklanarak cezaevine konuldu.