Grönland, Danimarka Kraliyet Birliğine bağlı dünyanın en büyük adası olarak biliniyor. Eğer aklınıza nefes kesici manzaralar, kuzey ışıkları ve inanılmaz derecede bir soğuk geliyorsa muhtemelen Grönland hakkında düşünüyorsunuzdur.
Vikinglerin de büyük bir geçmişinin olduğu bu bölgeye kelimenin tam anlamıyla muazzam denebilir. Dünyada doğanın en az bozulduğu bölgelerden biri olarak görülen Grönland’ın hakkında oldukça şaşırtıcı ve ilginç bilgiler de var.
Grönland hakkında bilgiler:
Grönland kıta olmayan dünyanın en büyük adasıdırGrönland, dünyanın en büyük Milli Parkı’na ev sahipliği yapıyor.Buzla kaplı olmasına rağmen neden ismi Greenland (yeşil bölge)?Motorlu taşıttan çok yelkenli taşıt varHala sibirya kurtları bir taşıt olarak kullanılıyorHavası buz gibi olmasına rağmen güneş yanığı olabilirsinizBuraya sadece İzlanda ve Danimarkadan ulaşabilirsinizKara yolu mu? Grönland kullanmıyorBurada balık yakalamak çok kolayGrönland Dünyanın en temiz havasına ve suyuna sahipYüzde 80’i buzla kaplıDünyanın en sert ve zorlu kayak parkuru buradaGrönland kıta olmayan dünyanın en büyük adasıdır.
Evet, Grönland çok büyük. Avusturya’nın 3’te 1’i ABD’nin ana kısmı kadar büyüklüğü olan Grönland, dünyanın en büyük 12. ülkesidir. Nüfus yoğunluğu da bu sebeple oldukça düşük. Tabii buzla kaplı olması da bu sebeplerden biri
Grönland, dünyanın en büyük Milli Parkı’na ev sahipliği yapıyor.
Grönland’ın kuzeydoğusunun tamamı devasa bir milli park olarak biliniyor. 1978’te kurulan bu bölgeye erişim için, Grönland Hükümeti’nden özel izin almak gerekiyor. Bu sebepten dolayı oradaki arktik yaban hayatı korunmuş oluyor.
Buzla kaplı olmasına rağmen neden ismi Greenland?
Grönland’ın ingilizce karşılığının Greenland (yeşil bölge) olduğunu çoğumuz biliyordur. Peki yüzde 80’i buzla kaplı olan bu adanın ismi neden Greenland? Aslında oldukça garip bir hikayesi var.
900’lü yıllarda cinayetten sürgün edilen Erik the Red (Kızıl Erik) isimli mahkum, buraya yerleşiyor. Kendisine daha fazla kişinin katılması ve yalnız kalmamak için yerleştiği bu bölgeye Greenland, yani yeşil bölge ismini vererek insanların, o bölgenin toprağının verimli olduğunu düşünmesini sağlıyor. İnsanlar Erik’e inanarak bölgenin daha sıcak olduğunu ve tarım yapılabildiğini düşünerek burada bir topluluk oluşturuyorlar.
Motorlu taşıttan çok yelkenli taşıt var
Evet, Grönland’da neredeyse hiç araba yok. Bunun sebebi ise açıkça, aslında ülkede neredeyse hiç yol olmamasından kaynaklanıyor. İnsanlar ulaşım için daha çok tekneler ve kızakları tercih ediyor. Aslında insanlar bu şekilde, arabayla yapacakları yolculuklardan daha rahat bir şekilde istedikleri yerlere ulaşım sağlıyorlar.
Hala sibirya kurtları bir taşıt olarak kullanılıyor
Çoğumuz, filmlerde veya videolarda sibirya kurtlarının birer ulaşım aracı olarak kullanıldığını görmüştür. Bu durum Grönland için oldukça sıradan, hatta kültürlerinin bir parçası olarak yorumlanabiliyor. Köpeklerin bu durumdan memnun olmadığı belli olsa da avcılar tarafından kurtlar ulaşım aracı aktif olarak kullanılıyor.
Neyse ki motorlu kar kızakları sibirya kurtlarının yerini almaya başladı. Bu durum sevimli sibirya kurtlarının daha rahat ve yorucu olmayan bir hayat yaşamasına olanak sağlıyor.
Havası buz gibi olmasına rağmen güneş yanığı olabilirsiniz
Hiç -30, -35 derece aralığında güneş yanığı olabileceğinizi düşündünüz mü? Bu durum kulağa oldukça garip gelebilir. Eğer Grönland’a bir gezi planlıyorsanız bavulunuzda güneş kremine yer vermenizi şiddetle öneriyoruz.
Bunun sebebi Kuzey Kutbu’nda güneşin çok kuvvetli olması olarak biliniyor. Bu durum kışın ortasında bile olsanız yanmanıza sebep olur. Güneş kreminin yanında güneş gözlüğü de çok önemli. Kar körlüğü, ve güçlü güneş ışınlarından gözlerinizi korumak için kesinlikle kaliteli bir güneş gözlüğüyle buraya gelmenizi öneriyoruz.
Buraya sadece İzlanda ve Danimarkadan ulaşabilirsiniz
Evet, Grönland için oldukça izole bir ülke diyebiliriz. Fakat bu kadarı da pes dedirtebiliyor. Buraya gelebilmek için ya Danimarka, ya da İzlanda’dan uçak bileti almanız gerekiyor. Bu da buraya ulaşılmasını hem daha masraflı hem de daha zor hale getiriyor.
Ancak bu şekilde olması oradaki popülasyonu daha az tutarak doğaya daha az zarar gelmesini ve korunmasını sağlıyor. Bu şekilde düşünürsek bunun doğru bir karar olduğunu anlayabiliriz.
Kara yolu mu? Grönland kullanmıyor
Tamam, deniz taşıtının araba sayısından fazla olması anlayışla karşılanabilir. Fakat bir ülkede yol olmaması oldukça tuhaf değil mi? Sonuçta yol olmayan yerde medeniyet olmaz gibi düşünülebilir. Bu söz doğru bir söz, fakat Grönland için değil. Çünkü Grönland'ın yolları aslında Atlas okyanusunun tam kendisi.
Bir ada ülkesi olup çoğunluğun buzla kaplı olmasından dolayı Grönland’da araba kolaylıktan çok zorluk olabiliyor. Bunun yerine motorlu kızaklar ve tekneler daha makul görülebiliyor.
Burada balık yakalamak çok kolay
Eğer hayatınızda bir kere balık tuttuysanız bunun ne kadar zor birşey olduğunu ve deneyim gerektirdiğini biliyorsunuzdur. Ancak eğer Grönland’daysanız ne deneyime ne de şansa ihtiyacınız olacak. Bu ülkede balık tutmak neredeyse bir çiçek koparmak kadar kolay.
Grönland suyunun temizliği sayesinde balıklar için inanılmaz bir üreme noktası ve bu da balık popülasyonunu oldukça fazla tutuyor. Zaten yerel halkın ana besin kaynağının da avcılık olduğunu söyleyebiliriz.
Grönland Dünyanın en temiz havasına ve suyuna sahip
Bazen, şehirden daha kırsal bir alana gidildiğinde bile nefes alışverişimizin oldukça değiştiğini rahatladığını bile anlayabiliyoruz. Gidenlerin söylediklerine göre Grönland'a ilk adım attıklarında sanki ilk kez nefes alıyormuş gibi hissettiriyormuş. Çeşitli ölçümlerle de bunun doğruluğu kanıtlanabiliyor.
Su konusuna gelecek olursak balık popülasyonunun fazlalığından bile anlaşılabilir. Zaten yapılan ölçümlerde dünyanın en temiz sularının Grönland’ın tatlı suları olduğu biliniyor.
Yüzde 80’i buzla kaplı
Grönland öyle bir ülke ki nereye bakarsanız bakın bir buzdağı kesinlikle göreceksiniz. Çünkü aslında buzla kaplı kara demek yerine, karayla kaplı buz demek daha doğru olabilir çünkü bu ülkenin yüzde 80’i buzla kaplı. Yaz aylarında bu oran oldukça düşse de kış aylarında tekrardan aynı yüzdeye çıkıyor. Bu da eşi, örneği olmayan bir ada ülkesi çıkarıyor karşımıza.
Dünyanın en sert ve zorlu kayak parkuru burada
Kuzey Kutup Dairesi yarışı, bizlere 160 km’lik kondisyon ve dayanıklılık parkuru sunuyor. Yarışmacıların 2 gün kamp yapıp, kendi yemeklerini pişirmekle yükümlü olduğu bu parkur -20 derece sıcaklıkta eklenince bizlere dünyanın en zor kayak parkurunu sağlıyor.
Yani burada kayak yapmak için sadece parkuru bilmeniz yetmiyor, bunun yanı sıra profesyonel bir kayakçı olmanız gerekiyor. Aksi takdirde çok zor şartlarda kalıp ölümle burun buruna gelmeniz bile söz konusu olabiliyor.