Lancet Sağlık ve İklim Değişikliği Geri Sayım 2022 Raporuna göre insan sağlığı, fosil yakıtların insafına kaldı.
Yedinci Lancet Geri Sayım raporu, aralarında Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Dünya Meteoroloji Örgütü’nün de bulunduğu 51 kurumdan 99 uzmanın çalışmalarını temsil ediyor ve University College London tarafından yönetiliyor. Rapor, 27. BM Taraflar Konferansı (COP27) öncesinde yayınlandı. Raporda şu tespitlere yer verildi:
- İklim değişikliğinin sağlık üzerindeki etkileri, birlikte var olan diğer krizlerin etkilerini hızla ağırlaştırıyor ve kötüleştiriyor. Bu durum gıda güvensizliği, bulaşıcı hastalıkların yayılması, sıcaklığa bağlı hastalıklar, enerji yoksulluğu ve hava kirliliğine maruz kalmaktan kaynaklanan ölüm risklerinin artmasına neden oluyor.
- İklim değişikliği yakın vadede gıda güvenliğinin düşük mahsul verimi, gıda güvensizliği ve kuraklık gibi her ayağı etkiliyor.
- Temiz enerjiye yatırım yaparak hava kalitesinin iyileştirilmesi yılda 1.3 milyon hayat kurtarabilir.
- Hükümetler ve şirketler, dünyanın her köşesindeki tüm insanların sağlığı ve refahı aleyhine fosil yakıt çıkarlarına öncelik vermeye devam ediyor. İncelenen ülkelerin yüzde 80’i sadece 2021’de 400 milyar dolar tutarında bir çeşit fosil yakıt sübvansiyonu sağladı. Bu net sübvansiyonlar 31 ülkede ulusal sağlık harcamalarının yüzde 10’unu, 5 ülkede ise yüzde 100’ünü aşıyor.
İSTİHDAM YÜZDE 5 ARTTI
Lancet Geri Sayım raporuna göre, petrol ve gaz şirketleri en ağır suçlular olmaya devam ediyor. İklim konusundaki iddiaları ve taahhütleri ne olursa olsun, en büyük 15 petrol ve gaz şirketinin mevcut stratejileri, sera gazı üretimlerinin 1.5 santigrat derecelik ısınmayla uyumlu emisyon paylarını 2030’da yüzde 37, 2040’ta ise yüzde 103 oranında aşmasına yol açacak.
- İstihdam konusunda, yenilenebilir enerji kaynaklarındaki istihdam fosil yakıt şirketlerindeki istihdamı aşıyor; yenilenebilir enerji istihdamı 2019’dan bu yana yüzde 5 artarken, fosil yakıt sektöründeki istihdam 2019’dan bu yana yüzde 10 azaldı. Ancak, iklim değişikliğinin yıkıcı ekonomik ve sağlık etkilerini önlemek için bu hızın artırılması gerekiyor.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, “İklim krizi bizi öldürüyor. Sadece gezegenimizin sağlığını değil, zehirli hava kirliliği, azalan gıda güvenliği, daha yüksek bulaşıcı hastalık salgını riskleri, rekor düzeyde aşırı sıcaklar, kuraklık, seller ve daha fazlası yoluyla her yerdeki insanların sağlığını baltalıyor. Fosil yakıt bağımlılığı kontrolden çıktıkça insan sağlığı, geçim kaynakları, hane bütçeleri ve ulusal ekonomiler darbe alıyor. Bilim nettir: yenilenebilir enerji ve iklim direncine yapılacak büyük, sağduyulu yatırımlar her ülkedeki insanlar için daha sağlıklı ve daha güvenli bir yaşam sağlayacaktır” dedi.
ÇARE YENİLENEBİLİRDE
Yenilenebilir Enerji Araştırmaları Derneği (YENADER) Başkan Yardımcısı Ali Karaduman, ülkelerin enerji sorunuyla başa çıkabilmek için yeni yollar aradığını ve çaresinin yenilenebilir enerji kaynaklarından geçtiğini belirterek, yenilenebilir enerjinin sürdürülebilir bir dünya için enerji krizi ile mücadelede uzun vadeli ancak daha garanti bir geçiş sunduğunu söyledi.
Karaduman, yenilenebilir teknolojiler kullanılarak elektrik üretiminin maliyetinin yıldan yıla düşmeye devam ettiğini aktardı.