Satışa sunulalı tam 9 yıl olan ve yollarda sık sık rastladığımız Egea, Kuzey ve Orta Amerika ülkelerinde uzun süredir 'Dodge Neon' adıyla satılıyor.
Bu farklılığın altında yatan neden ise satış ve pazarlama stratejisinden başka bir şey değil. Gelin konuyu biraz daha açalım.
Aslında Fiat’ın bu stratejiyi uyguladığı tek modeli Egea değil.
Daha önce de eniştelerin gözdesi Doblo, 'Ram PromasterCity' adıyla Amerika kıtasına ihraç ediliyordu. Tofaş, Egea ile bu kıtaya ikinci modelini göndermiş oldu.
Egea projesinin başladığı ilk zamanlarda da Tofaş CEO’su Cengiz Eroldu, Dodge’un, Kuzey ve Güney Amerika’da bilinirliğinin yüksek olduğuna dikkat çekmiş ve şu sözleri kullanmıştı:
“Türkiye’de üretilen Egea Sedan modelimiz, Dodge Neon adıyla bu pazara ihraç edilecek. Egea Sedan ile Dodge markasını portföyümüze katarak Amerika kıtasında bir kapı daha açıyoruz.’’
Dodge, özellikle Kuzey Amerika’da uzun bir geçmişe ve daha güçlü bir marka algısına sahip.
Kısacası Fiat, Dodge markasının o bölgelerdeki gücünü kullanarak bu pazarlarda daha iyi bir satış performansı elde etmeyi amaçlamış. Aynı zamanda yeni bir marka ile ortaya çıkmak yerine, Dodge markasına güven duyan müşterilerin marka bağlılığını sürdürmeyi tercih etmiş.
Otomobilin ülkemizde Egea, Avrupa’da da Tipo adıyla satılması da bu stratejinin bir parçası.
Fiat’ın Avrupa ülkelerinde de Tipo adıyla satıldığını biliyoruz. Otomobil üreticisi, bu stratejiyi de Tipo'nun önceki dönemlerde de Avrupa'da daha çok bilinen ve sevilen bir model olması nedeniyle tercih etmiş.
Ülkemizde Egea adını kullanması da bir pazar araştırmasına dayanıyor. Fiat, Egea projesi başlamadan önce detaylı bir araştırma yaparak Egea adının çok sevildiğini keşfetmiş. Tofaş CEO’su Cengiz Eroldu’nun konu hakkındaki ‘’Aslında işin en zor kısımlarından biri de isim bulmak. Egea ismini en az 200 isim arasından seçtik’’ sözleri de bunu kanıtlar nitelikte.
Kaynaklar: Hürriyet, Hürriyet2Benzer içeriklere de göz atmayı unutmayın: